zaman akarken

5 0 0
                                    

Aradan iki hafta geçmişti. Gül,balayindan dönmüştü. İclal sabırsızlanıyordu. Bir yandan da korkuyordu. Zeynep Ankara'ya tekrar dönecek diye. Hatta o kadar endiseliydi ki bu hafta işten izin almıştı. Uzun zamandır kullanmadığı yıllık iznini 20 gününü kullanacakti.Gül döndükten bir gün sonra pastanesi i açmak için ise gelmişken. İclal'in kapının önünde oturduğunu gördü.Kot pantolon üstüne de beyaz bir tişört giymişti. Nadiren spor giyinirdi İclal. Ya üzgünken ya spor yaparken yada hastayken onda bile çok şık olur giydiğini yakistirirdi kendine.Gül'ün anlamadiği bir şey daha vardı oda bu pastanenin anahtarı İclal de de Zeynepte de vardı.Bir tek Emre'ye vermemislerdi. Zira kendisi acaip oburdu . Ocağına incir ağacı indirebilirdi Gül'ün.Gül , -" İclal hayırdır bişey mi oldu noldu?"-" yok ta konuşmamız lazim""İyi hadi geç içeri sana çay koyayım kendimde ıhlamur iceyim."İclal olanı biteni anlattı. Gül renkten renge giriyordu."Bir şey olmuş mu var mıymış biseyi"dedi." Yok yok ta koluna geçici platin takılmış haftaya çıkaracak doktorlarSana söylemememi istedi"."Ben ona sorarım soz vermişti bana ya söz vermisti nasıl motor alır nasıl canını tehlikeye açar ah ah Zeynep deli baş Zeynep!"Hemen telefona sarildiGül acilen çağırdı Zeynep'iÖnce sıkıca sarıldı .Zeynep delici bakışlarla İçlal'e baktı. Eğer bir bakışla birisi öldürülebilse, Zeynep, İclal'i öldürebilirdi.Gül sonra bir tane tokat yapıştırdı.- "sen beni bırakıp gidecek mıydın . Sen benim düğününe gelmeyecek mıydın sen nereye gidecektim zeynep?!"Zeynep ağzını acacarkken- "Hiç pazarları yalnız kahvaltı edilmiyor bilmem ne deme ben evimde sana oda yaptım. Yusuf seni kizkardesi bildi. Sen anca Emre ile İclal'i kandirirsin . Sen kendini öldürmek istedin değil mi ?""Gözlerime bak Zeynep."Zeynep bakamadi bakmak istemedi Gül'ün gözlerine. Bir kere baksa icini okurdu Gül ,Zeynep'in. Çünkü bunca zamana kadar asla birbirlerine yalan soylememistiler. Zeynep asla Gül'e verdiği sözü cignememisti. Ama Gül biliyordu ki bazı zamanlarda Zeynep için ya hep ya hiç vardı. Onca yıl herşeye rağmen ailesi bilmişti. Kardeşlerinin yanında ezilse de can demiş bağrına basmıştı. Ama bir yalana tüm ömrü feda etmesi işte Zeyneb'e çok ağır gelmişti. Biliyordu Gül onun içini kendi içi gibi biliyordu.Zeynep sadece sarıldı güle başını omzuna koydu. -" gitmedim gidemedim sizden başka ailem yok ki. Bu kokona olmasa kim giydirecekti beni senin düğününde . Sen olmasan havuçlu keki kim yapacaktı. O salak Emre olmasa ilk öpücüğümü kim çalacaktı. İşte burada üçü aynı anda "adalar da "diye bagırmışlardı.Zeynep, İclal ve Gül gözyaşlarını silmislerdi. Ve Kirac'in yıllar sonra şarkısını avaz avaz soylemeye başlamışlardı.Sanki tüm dertler bu şarkıyla yok olmuş gibiydi şimdilik....

Zeynep, güllerin üst katına taşınmıştı. Eyupte iki katlı bahçeli bir evdi. Gül üst katının boş olduğunu duyunca Zeyneb'e sorma gereği bile duymamıştı. Biliyordu ki Zeynep asla onlarda kalmazdı. Ve kafaya gitmeyi koyduysa geri döndürmesi zor olurdu. Kazadan bahsetmişti kolundan bahsetmişti. Ama Zeyneb'in bahsetmedigi birsey daha vardı.Gözlerine bakınca görmüştü Gül. Gül ile Zeynep hal diliyle anlasirlardi. İclal ve Emre artık bunun nasıl olduğunu anlamaya çalışmayı bırakalı çok olmuştu. Zeynep'in hüzünlü yani sanki hep Gül'e aitti. Oraya biri dokunsa tılsım bozulacak gibi hissediyorlardı.Gül, Zeynep'i bı sure kendi haline bırakma kararı almıştı.Zeynep bir  özel eğitim okulunda müdürdu.Yanına bir yardimci gelecekti bugün.Okulun sahibi okula otizmli öğrencileri de almaya karar vermişti.Zeynep bugün biraz ciddi giyinmeye karar vermişti.Başarılı olduğunu düşünüyordu. Kot pantolon kareli bir gömlek ve converse ayakkabılarıyla gayet ciddi göründüğünü düşünüyordu.Gelecek olan müdür yardimcisini çok merak ediyor, anlaşıp amlasamayacaklari konusu kendisini ayrı tedirgin ediyordu.Okulun sahibi ton ton bir teyzeydi.Zeynep odasında volta atarken kapı çalındı.Okulun sahibesi emine hanım ile yanında . Uzun boylu gözlüklü sarışın siması çok tanıdık biri içeri girdi.Zeynep emine hanıma hoşgeldiniz der demez. Çığlığı basmıştı." İnanamıyorum, Timur sen burada "diye koşup sarilivermisti.Emine hanım boğazını temizler gibi yapıp kendi varligini belli etmişti. Zeynep - "özür dilerim Emine hanım, Timur benim liseden arkadaşım onu böyle karşında görünce çok sevindim". Emine hanım , tebessüm etti -" ah gençlik "dedi.Sonra - "sevindim o zaman yeni mesai arkadaşın hayırlı olsun" .Zeynep şaşırmıştı ," nasıl yani?"Yeni müdür yardimcimiz "Timur mu "? -" evet" dedi. Emine hanim- "Sen işleyişi anlatırsın. Şimdilik bir senelik sözleşme imzaladık . Memnun kalırsak karşılıklı sözleşmeyi yenileriz ." d edi.Zeynep duyduklarında gorduklerine inanamıyordu. Timur hep saygılı efendi bir cocuktu .Zeyneb'in kendi grubu dışında arkadaşlık ettiği güvendiği tek kişi.İclal ısrarla Timur'un Zeyneb' e aşık olduğunu söylese de Timur dan aşka o yönde bir ima ve söz gelmemisti.Timur , Zeynep'in olduğu kurumu araştırmış. Pozisyon boşluğunu bilerek ise basvurmustu. Lise de cocuktular ama artık birer yetişkin nolmuşlardı. Emre ile yüzleşecekte rekabet edecek gücü de vardı artık ama bunu şimdilik Zeynep'i bilmesine gerek yoktu...

VUSLATADAİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin