Çok okuma az oy var. Sınır koymak istemiyorum.
Yoongi sabahın erken saatlerinde gözlerini açtı. Mayışık bir şekilde etrafa biraz baktı. Karışmış kıyafetleri süzdükten sonra yanında huzurla uyuyan Taehyungu gördü.
Dağılmış saçları, mor boynu ve şişmiş dün gece kanatılmış olduğu belli olan dudakları ile uyuyordu.
Gülümsedi yoongi. Dün gece eğlenceliydi.
-
Çalan telefon ile gözlerini açtı Taehyung.
Telefonu alıp Jungkook yazdığını görünce hemen açtı. Jungkooka kısaca iyiyim felan açıklaması yapıp bir kaç başarılı yalan ile telefonu kapattı.
Boş yatak ile kaşlarını çattı. Doğru ya dün gece banyo etmeden uyumuşlardı.
Kalktığı an hissettiği acı ile yüzünü buruşturup, birazcık beklemişti. Daha sonra kalkıp topallayarak duvara tutundu ve odanon banyosuna baktı.
Orada yoktu. İçini korku kaplamıştı. Telefonunun ekranını açıp saate baktı.
Öğlene yaklaşmıştı. Mutfakta olabilirdi. Acıkmış olmalıydı.
Taehyung üzerine bir kaç bol kıyafet geçirip duvara tutunup paytak adımlar ile aşağı inmeye başladı. Merdivenlerin başına geldiğinde yavaşça inmeye başladı.
Mutfağa baktı.
O zaman tamamen emin olmuştu. Yoongi gitmişti...
Gözyaşlarını bıraktı.
Hıçkırarak ağlayarak kendini koltuğa bıraktı ve bacaklarını kendine çekti.
Telefonunun ekranını açtı. Ne yapabilirdi ki? Kimi arıyacaktı.
Jimin veya abisi kesinlikle olmazdı. Başka kimi vardı ki?
Jini aramaya karar verdi. Hızlıca numarayı çevirdi.
"j-Jin"
Sesiyle Jin korktu.
"Taehyung ne oldu?"
"bana gel anlatacağım"
Seokjin kabul ettikten sonra telefonu kapatıp beklemeye başladı.
Seokjin ise aceleyle pijamasının üzerine bir yelek geçirip kapıya koştu.
Namjoon onu hep görmezden geldiği için takmıyordu.
Namjoon ise çatık kaşlar ile şaşırdığı Seokjine bakıyordu.
Seokjin genelde okul dışında dışarı çıkmazdı. Arkadaşıda yoktu. Taehyung geldiğinde o yüzden o kadar konuşmuş oynamış ve yanlarında kalmıştı.
Seokjin okuluna gider eve gelirdi. Saatleri belliydi. Şuan dersi olmayan bir gün çıkıyordu. Üstüne üstlük acele ile pijama ile yeni kalktığı sadece yüzünü yıkamış haliyle.
Namjoon pencereden baktığında Seokjinin sevimli bir şekilde karşıdaki eve koştuğunu gördü.
Niye o yavşak oğlanın evine koşuyordu ki?
Umursamazca omuz silkip geri yerine oturdu ve kitabını eline aldı.
Seokjin içeri girince Taehyunga şöyle bir baktı.
"ne oldu san-HASİKTİR boynun..."
"Seokjin..."
"siz.. Yattınız mı?"
"evet ama sabah uyandığımda gitmişti. Hiçbir şey yoktu. Ne not ne bir başka bir şey."
"ah... O gerçekten... Hadi sen bir banyo et. Bende o sırada sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STRAWBERRY SWEET - JİKOOK/TAEGİ/NAMJİN
FanfictionTaehyung ve Jungkook yeni taşındıkları mahallede hızlıca arkadaş edinmişlerdir. Jimin ilk başta normal sandığı ama kısa süre içinde kendini bir vampirle aşk hayatı içinde bulduğunda ise artık çok geçtir. Jungkook ise Taehyungu korumak için elinden g...