Oğuz, hepimizi eve bıraktı . Eve gidince herkes düşüncelere boğulmuştu. Hiçbirimiz ne yapacağımızı bilmiyorduk. Kafayı yemıştık. Hergece feda bana yazıyordu. O çok ağırdı. Her zaman aynı konu. Ben yapamıyorum diyordu. Çok üzülüyordum ona. O da iaşırıyordu ne yapacağını. Ve bana en son yazdığo şey.
Bana yazmayın, herşey için teşekkür ederim bye bye. Ben ise
Hayır asla. Dedim.
(1 saat sonra )
Bir haber kanalı açtım. Ve hayır bu olamazdı sınucu şöyle diyordu.
Antalya nın manavgat ilçesinde bir intihar olayı gerçekleşti. Fedanur s. Adlı şahıs dayanamıyorum diye kendini 5. Kattan attı.
Biz şok oldu bu feda idi bizim feda. Olamaz dedim . Ve çıktık yola fedanın evinin önüne gittiğimizde. Etrafı girilmez diye şeritler ile sarmışlar. Ağlamaya başladık. Buda olmazdı yanı . Bir göz daha yummuştur bu olayda. Neo arkasına dönerek.
Aaa ceylin dedi. Titrek bir ses ile. Bizde. Ceylin de kim dedik. O ise
Benim ortaokul arkadaşım ama burda e işi var bilmiyorum. Dedi.
Ceylin in elinde poşetler vardı. Neo
Ceylin. Diye seslendi. Ceylin fefanın kanlarını görünce elinde ki poşetler düştü. Ve galiba neo onun bayılacağını anladı. Hemen koşup tuttu. Ceylin bayılmıştı. Ve ceylin bir kenara çekip yatırdılar uyandırmaya çalıştırdılar ve ceylin sonunda uyan mıştı eve gidip feda için ağladık. Bu gözler dinmeyecek idi.
( 5 hafta sonra)
Gizli numara hala akıllanmadınızmı hala dışarı çıkıyorsunuz diyordu mesaj. Ve ardından esra lavobadan çıktı. Ve
yemek sipariş edelim mi ben acıktım dedi. Bizde onu üzerine yemek sipariş ettik.
Kapı çaldı yemek lerin gelmesini ümit ederek kapıyı açacaktım esra dediki
Sen kapıyı aç ben bi tuvalete girip geliyorum ve tam kapıyı açacağımda irfan mesaj geldi.
O kapıyı açma
Dışıma doğru ne dedim. Yok buda olamaz idi. Biri bizi gözlüyor idi. Bunun başka sonucu yoktu. Ne olabilirdi başka bir şey değildi. Ama ben gizli numaraya inat açtım. Ama keşke açmasaydım.
( 1 hafta önce)
Oğuz
Bu esra da çok olmaya başladı anca tuvalete gidiyor her gittiğinde ise gizli numaradan mesaj geliyor. Çok garip. Dedi. Gerçekten de çok gariptir bu bir olasışık olabilirdi fakat bence değildi.
( günümüz)
Esra sürekli kaçıyordu anlayamamıştık. Bir gün ben bizim gruba.
Ben esrayı arkadan takip edicem. Dedim onlarda doğruladı. Eğitim ve kapının ardından ona baktım. Cebinden başka bir telefon çıkardı. Şok oldum fakat izlemeye tam gaz devam ettim. O telefon dan bişey yazıyodu mesaj. Ve hemen bir mesaj geldi. Dıdıdıdıdıttı. Kahretsin telefonumun sesi açık kalmış. Şuan lanet okumalık zamandı. Esra birden
Orda birimi var . Dedi. İşte şimdi hapı yutmuş tüm. Yavaştan gözükme de ordan sıvıştım. Ve içeriye girip susmalarını işaret ettim. Esra içeriye gelip.
Naber millet . Dedi. Bizde güler yüz yaparmışcasına. Gülümsedik. Ve İYİ dedik . Bize mesaj gelmişti bir kaç dakika önce. Açıp baktık. Boşluk mu? Ne yani boşlukta ne demektir şimdi. Çok anlamsız.
... Gerçekten sizi seviyorum . Bu grubu seviyorum. Her an yanım da düşsem kaldırdınız. Baskın adlı yıldızımızın altında düşünmek nede güzel. Bir yere düşmeden kaldıracaksınız. Bende sizi...
11/ A sınıfından mesaj geldi.
Haftaya salı günü sarıkent kolejinde balo olacağını söyledi. Diyordu. Ama bir sessizlik geldi. Hepimiz aynı anda
SARIKENT Mİ! . Dedik. Sarıkent Koleji bize yazan numaranın biyografi sinde yazıyordu. Bizde son bir defa daha biyografisi kontrol ettik ve şöyle yazıyordu.
SARIKENT KOLEJİ SİZİN ÖLÜM YERİNİZ! Diyordu. Ozaman oraya gitmenin tek bir yolu vardı oda kılık değiştirmek! Haftayı beklerken kılık değiştirmeyi düşüneceğiz. Ben başka birine döndüm adıma seray koydum. Herkes adınıda değiştirmişti.
( 1 hafta sonra)
Alarmlarımız çaldı. Sanki robotcasına uyanıp kahvaltıya geçtik. Fakat mutfağa girdiğimizde bütün her şeyin aslında hazır olduğunu gördük. Şaşırmıştık. Kafamızı tezgaha doğrulttuğumuzda Esra yı gordük. Galiba kahvaltı yı o hazırlamıştı. Masa adeta ye beni ye benı diyordu. Hepimiz masaya oturduk . Tabağımıza yiye bileceği miz kadar fazla doldırdukki bir gün boyunca tok tutsun.
Hala Esra nın rolünü unutmamıştık. Esra hala ize gizli numaradan yazmaya devam ediyor. Ama artık okadar korkmuyoruz. Üstleri mizi giydik makyaj larla kendimizi biraz daha değiştirdik. Ve SARIKENT Koleji'ne gidişata koyulduk. Yolda giderken hava ne kadar açıkta olsa azda olsa yıldızlar gözüküyordu. Her zaman ki gibi gökyüzünü süslemiş leri. Ve galiba anladımki benim yıldızlara zaafım var.
Ve sonunda 1 saatlik yolculuğun ardından saat akşam 7 de vardık. Her yeri süslemiş leri MÜKEMMEL heryer harika ve kusursuz bir şekilde süslenmişti. Çok güzel giyin mıştı herkes. Etrafı turladıktan sonra şarkı başladı herkes dans etmeye başladı. Bu coşkulu bir müzik idi. Bizde topluluğa ayak uyduruyor muş gibi yapıp eğlenmeye başladık. Elleri sallıyorduk. Dönüyorduk dans ediyorduk. Konser gibi. Sudem
Burası çok güzel ama bizim bulmamız gerekenbazı şeyler var. Dedi. Aslında gayette haklıydı bizim bulmamız gerekenbazı şeyler var. Ki dakika bir gol bir Esra kayboldu. Kesin mesaj gelecekti ve dedimki.
Üç iki bir mesaj! Evet biliyordum Esra gizli numaramız. Dedim. Ve ardından mesajı okuduk mesaj da ise
Beni takip etmeyin yoksa arkanızdaki tetik çekilir!
Ne! Diye bağırdım ve arkamı döndüm. O an ne de göreyim. Tetikte bir silah. Hemen bir çığlık attım. Ortalık karışıktı herkes buraya yaklaşırken adam havaya bir ateş etti. Ve bu sefer tek çığlık atan ben olmamıştım. Herkes çığlık atmıştı. Ve bizde bu anı kullanıp dışarı çıkmak çok iyi olur bence. Ve dedimki oğuz a.
Oğuz bizimkilere haber ver çaktırmadan çıkalım şurdan. Dedim. O da tamam dedi ve dışarı çıktık hep birlikte. Ve hemen karavana bindik. Hızla ordan çıktık. Dedikki direk eve gidelim. Ve de esrayı almadık. Eve tekrar 1 saat sonra döndük. Oğuz hemen söze atlayıp.
Evimiz evimiz güzel evimiz. Dedi.
Ve güldük.Hepimiz gülmek ne kadar güzel bir şeydi ki. Zil çalma sesi geldi ve kapıyı açmaya gittim. Ama önce göz deliğinden dışarı baktım. Ama ceylin arkadan
dur diyerek bağırdı.
Ne oldu dedim. Acaba ne olmuştu.
Dediki birlikte açalım dedi.
Neden ki . Dedim o ise
Ne olur ne olmaz. Dedi bende PEKİ demek zorunda kalakaldım. Ve açtık.
ESRA dedik bağırarak. Ceylin ordan
Şerefsiz ! Diyerek bir tokat attı. Esra isesaldırmaya kalktı ben ise ceylin korumaya çalışırken tam bize tokat atıcaktım biri elini arkasından tuttu. Ve kelepçe ledi. Arkasından kelepçeleyen kişi gözüktü. Mavi üniformalı ve yaka kartında Süleyman Bodur yazıyordu. Galiba bu bir polistir
Ve bize dönerek.
Gerisini biz hallederiz. Dedi bizde teşekkür ederek kapıyı kapatıp içeriye geçtik.
Herkes üstüne rahat birşeyler giyip oturmuştur. Bir flim açtık ve izlemeye başladık. Ben mutfağa gidim herkese patlamış mısır patlattım. İçeriye girdim dağıttım. Daha sonra oturduk ve flime devam ettik ki tekrar zil çaldı. Neo ayağı kalktı ve.
Allah Allah bu da kim şimdi. Dedi ve kapıyı açtı. Ve elindeki kumanda yere düştü. Bizde ne oldu diye yanına gittik fakat bizde birden şaşırmıştık. Benim gözümden yaş gelmişti gelen ise...
Devam edecek...
