Bölüm 13

22 9 3
                                    

İyi okumalar...


Hira'dan...

Amir gidiceğimiz yerde 1-2 hafta kalıcaz dediği için kendimede Amirede 2 bavul hazırlamıştım.

-Amir bavullar hazır.

-Hadi çıkalım o zaman.

5-6saatlik yolun ardından kalıcağımız yere vardık. Sanki burda kış mevsimiydi. Kar yağıyor ve rüzgar esiyordu. Amir bunun için kalın giysiler almamı söylemişti. Çok üşümüştüm ama eve girdikten 2 dakika sonra ısınmıştın ev çok sıcaktı. Salonun bir köşesinde elektirikli şömine üstünde televizyon karşısında da koltuk takımı vardı.

Diğer taraftaysa açık mutfak vardı. Yukarı katta 5-6 oda vardı. Onlardan biri bizimkiydi. Diğerleride misafir odası olmalıydı sanırım. Odamızın tavanı camdı. Oda salon kadar büyüktü. Yani eve hayran olmamak elde değildi. Saat 9 sularıydı. Açlıktan karnım konser veriyordu. Aşağı inip yemek için bir şeyler hazırladım.

-Amir sofra hazır gelebilirsin.

-Ellerimi yıkayıp geliyorum boncuğum.

Boncuğum, bana bunun gibi sözler söylemesi hoşuma gidiyor ama nedenini bilmiyorum.

-Oooh, mis ellerine sağlık.

-Teşekkür ederim.

Sanki Amir önceki gibi değil başka biri gibi geliyor bana. Önceden hiç böyle şeyler yapmazdı ve tavırlarıda değişmişti.

-Amir sana bir şey sorucam.

-Tabi sor.

-Sen şirkete gitmiyorsun, kim ilgileniyor işlerle.
-Yalçın, en yakın arkadaşım. Neden sordunki?

-Öylesine, merak ettim.

Yemek bittiğinde sofrayı toplayıp yukarı çıktım. Çok yorgundum ve bir an önce uyumak istiyorum.

-Yatıyormusun?

-Evet çok yorgunum.

-Tamam iyi geceler.

-Sanada.

Pijamamı giyinip yatağa uzandım. Pamuk gibiydi çok rahatdı. Başımı yastığa koyar-koymaz uymuştum. Sabah gözlerimi Amirin kollatında açtım. Başımı boynuna koymuş ellerimde çıplak göhsündeydi. Oda beni kucaklıyordu. Bu hiss beni aşırı rahatlatıyor ve güvende hiss etdiriyordu. Kollarının arasından çıkmak için çaba sarf etsemde nafile, çok sıkı kucaklıyordu beni. Çaresiz kalıp Amiri uyandırdım.

-Amir, uyan. Amir, Amir, Amiiir uyaan.

-Noluyor? Bir şeymi oldu?

-Kollarını çekermisin?

Burnumuz bir-birine deyiyordu. Kalbim hızlı şekilde atmaya başladı. Nedenini bilmediyim bir sevinç yarandı içimde.

-Ha tamam, özür dilerim. Hira akşama hazırlan sana bir yere gidicez.

-Nereye?

-Sen sadece dediyimi yap.

-Tamam.

Akşama kadar zamanın nasıl geçtiğini anlamadım. Ama nereye gideceğimizide merak ediyordum. Banyoya girip duş aldım ve üzerime kırmızının en koyu tonunda, uzun kol, dizimin biraz altında bir elbise giyindim. Saçımı tarayarak açık bırakmakla yetinmiştim.

HARCANMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin