Chapter : Nine

1.1K 86 231
                                    

➕ Evet arkadaşlar, aslında bu yoktu... Aslında bu yoktu, öyle bir içimden geldi. 😂🤷🏻‍♀️

➕ Bölüm günlerini hafta da bir gün olarak düzenleyince, bir çoğunuz üzüldünüz, bu yüzden arada süpriz bölümler yayımlayabileceğimi söylemiştim ve şimdi sözümü yerine getirmek istedim. 🌸 4 günde, 3 bölüm yayımladım, kendi kendimin rekorunu kırdım. 😂

➕ Bu arada birçok kez değindiğim bir konuya tekrardan değinmek istiyorum. Arkadaşlar, bölümü okuyanlar ya oy vermeden geçip gidiyorlar ya da oy verenler, hiçbir şekilde düşüncelerini belli etmek amacı ile yorum yapmıyorlar. Hem oy verip, hem yorum yapan nadir insanlara teşekkür ediyorum ama bu bahsettiğim kesim için konuşmak istiyorum. Ben satır arası yorumlarınızı okuyup, acaba bu yazdığıma ne tepki verdiniz, hoşunuza gitti mi diye bilmek istiyorum. Tıpkı arkadaşınızla beraber bir film izlerken tepkilerinizi birbirinizle paylaştığınız gibi kitabı okurken ki tepkilerinizi de birlikte paylaşalım istiyorum. Lütfen bu konuda daha duyarlı olalım, sizleri seviyorum...🤍🌸🦋

➕ Beğendiğiniz bir bölüm olması dileği ile iyi okumalar...

➕ Bölüm Şarkısı ; Alan Walker - Lily

➕ Bölüm Şarkısı ; Alan Walker - Lily

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️

Areum;

Korku, tüm bedenimi ele geçirmişken, hızlanan kalp atışlarımı önemsememeye çalıştım. Kafamı, yavaş bir şekilde çevirerek, demin kulağımın dibinde konuşan kişiye bakışlarımı diktim.

Kocaman açtığı masmavi gözleri ile çantasından acele bir şekilde, bir şeyler çıkartmaya çalışan kızı görünce, deminden beri tuttuğum nefesimi, sert bir şekilde dışarıya verdim. Bir anda boşalan sinirlerim yüzünden, düşüp bayılmamak için lavabonun, mermerden tezgahına tutundum. Ellerimin içinin bile, stresten cayır cayır yandığını, soğuk zemin ile temasa geçince anca anlayabildim.

"Şey, ben senin çok büyük bir hayranınım da, acaba bir imzanı alabilir miyim?"

Sakinleşmek için kapattığım gözlerimi yavaşça açtım ve kızın, titreyen elleri ile bana uzattığı kağıt ve kaleme baktım. Ben öldürüleceğimi düşündüğüm için şuracıkta bayılabilecekken, aslında benden istenilen sadece bu muydu? Sinirimi belli etmemeye çalışarak, yüzüme zoraki bir gülümseme kondurdum. Aslında, sinirim ona değildi, en ufak bir durumda bile aklını yitirecek kadar korkan kendimeydi. Kağıdı ve kalemi kızın elinden yavaşça alırken, sorgulayıcı bakışlarımı çok kısa bir süre, bana masum bir heyecanla bakan kıza çevirdim.

"Şirkete nasıl girdin? Şu sasaeng fanlardan birisi değilsin değil mi?"

Bana hayran olduğunu söyleyen ve sadece imzamı isteyen birisine karşı, böyle bir soru sorarak belki çok ayıp etmiş olabilirdim. Fakat başıma gelenlerden sonra en azından, kendi çapımda bazı tedbirler almalıydım maalesef. Tabii kızın, bu soruma karşılık direkt 'evet, ben bir sasaeng fanım' diyecek hali de yoktu ama bunu öğrenmek için elimde başka seçenekte yoktu.

Serendipity : 8th Member (°JJK°)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin