Ariana Grande, Into You
Uyarı: Altı ay zaman atlaması yaşandı.
Ayrıca bir iki paragraf The Originals kitaplarından spoiler içeriyor. Spoiler içeren kısmın başladığı ve bittiği yerleri belirteceğim.Atlanta, Georgia
13 Şubat 2010"Soleil, sahne için hazır mısın?" göremesede başımı sallayarak cevapladım.
Kendimi zorlukla tuvalete atıp dizlerimin üstüne dirseklerimi, avuçlarımın üstünede çenemi yasladım. Tuvalet kapısı tıklatıldığında kaşlarımı çatıp, "Evet?" diye seslendim.
"Sahneye gecikemezsin herkes seni bekliyor." dedi sürekli etrafımda pervane olmak zorunda kalan kadın. Bahse girerim benimle ilgilenmek yerine Paul veya İan'la ilgilenmekten daha memnun olurdu.
"Sadece bir dakika." ve sifonu çekip kapıyı ittirdiğimde ona çarptım. "Canın acıdı mı?" omuz silkip bana arkasını dönerek musluğu işaret etti.
"Yapmam gereken şeyleri bana göstermene gerek yok ayrıca işin yoksa sen çıkabilirsin." dediğimde bile hâlâ beni küçümsüyormuş gibi bakıyordu.
Sesli bir nefes alıp ellerimi yıkayıp boynumu ıslattım ve saçlarımı kulağımın arkasına almak için elimi kaldırdığımda, "Hacmi bozulmasın peruk yeni tarandı zaten." dedi.
Alt dudağımı içe doğru kıvırırken burnumdan nefes aldım ve ağzımdan nefesimi geri üfleyerek başımı salladım.
Sıcak kahverengi peruğa dokunmamak için ellerimi arkada bağladım. Sahne için stüdyodan dışarı çıkıp diğer stüdyoların arasından geçtik. Sonunda yeşil ekranlar, koşu bantları, eski bina kalıntıları, koltuklar, şaraplar ve dahasının bulunduğu bir alan beni karşıladı.
Bölgeyi inceleyerek karakterimi süzgecimden geçirmek sahne öncesi için bir numaralı ihtiyacım diyebilirdim sanırım.
Vivianne, birinci sezonun sonunda tabutundan çıkarak dirilmişti. Sezonun son sahnesi değildi tabii ancak bir öncekiydi. Bir anda Vivianne'ye sempati duymaya başlamıştım ki olması gerekende buydu. Karakterimi sevmeliydim.
Set ekibine yaklaştıkça aralarda sandalyesine oturan Julie'ye gözüm takıldı. Sanki beni hissetmiş gibi arkasını dönüp kaşlarını kaldırıp gülerek el salladı.
Ona tebessüm ederek el sallarken gözucuyla sahneyi inceledim. Şu an Nina performansını bitirmişti. Tanrım, İan'la olan çekimleri inanılmaz görünüyordu.
Julie'nin yanıma doğru yaklaştığını fark ettiğimde başımı biraz eğdim. "Hey Julie."
"Hey Beth heyecanlı mısın?" selamı söyledikten sonra sahneye bakarak cümlesini tamamlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ECLİPSE: İNTERSTELLAR
Teen FictionDünyanın en entrikalı sektöründe doğan bir çocuksan eğer düşmanın dostundan daha yakında olduğunu bilerek masadaki satrancı iyi yönetmelisin. Sen daha, önceki hamlendeyken oyun birden değişir ve iki hamle sonrasında bulursun kendini. Tüm bunlar olur...