Secret Number l.s

Bölüm.2

Louis sabah erkenden kalkmıştı. Okula erken gidip bahçede oturmayı severdi. Bahçede kapıya bakan banklardan birinden oturur ve okula giren insanlara bakardı. Gözlem yapmayı çok severdi zaten çoğu zaman sadece gözlem yapardı. İnsanlarla konuşmaya çok çekinirdi. Çok fazla arkadaşı yoktu sadece Niall vardı. Onunla ilkokulun ilk günü aynı sıraya oturduklarında tanışmışlardı ve o zamandan beri en yakın arkadaşlardır. Niall Louis'in aksine çok özgüvenli biriydi. Louis bazen onun nasıl bu kadar özgüvenli olduğuna şaşıyordu çünkü kendi hiç öyle biri değildi. Niall ile her an beraberlerdi bazen birbirlerinde kalırlardı. Birbirlerinden hiçbişey gizlemezlerdi.Neyse nerede kalmıştık heh Louis erkenden kalkmıştı. Yataktan çıktı üzerine düz beyaz bi tişört, kapüşonlu hırka , siyah kot pantolon ve her zaman ki gibi vanslarını giyinmişti. Çantasını alarak aşağı indiğinde annesini görememişti onun yerine masanın üstünde bir not vardı.
Acilen hastaneden çağırdılar tatlım o yüzden erken çıktım. Akşam geç gelebilirim seni seviyorum -annen
Louis'in annesi bir hemşireydi bazen acilen hastaneden çağırırlardı Louis alışkındı. Notu bıraktı ve çantasını alıp dışarı çıktı. Canı kahvaltı yapmak istemiyordu. Kulaklıklarını çıkarıp kulağına takıp müzik dinlemeye başladı. Okulu ile evi arası 15 dakikaydı. Okula vardığında saat daha erkendi çok az kişi vardı. Her zamanki gibi gidip banka oturdu ve insanları izlemeye başladı.  O sırada kapıdan giren Harry ve arkadaşlarını gördü. Harry , Louis'e göre çok daha uzun boylu (çoğu kişi gibi) , derin bir ormanı andıran yeşil gözleri ,kıvırcık kahverengi saçları , basketbol oynadığında dolayı yapılı bir vücuda sahipti. Okuldaki herkes Harry'i tanırdı. Harry herkesle kolay kolay konuşmazdı. Ama kaba biri de değildi. Harry'nin yanındaki çocuklar; Zayn ve Liam. Harry'nin en yakın arkadaşlarıydı ve onlarda basketbol takımındaydılar. Zayn; esmer siyah saçlı ,ela gözlüydü ve Harry'den çok az kısaydı. Çoğu kişi Zayn'den çekinirdi. Zayn Harry'e göre asabi biriydi. Liam; kumral saçlı ,kahverenli gözlüydü ve hemen hemen Harry ile aynı boydaydı. Liam, Harry ve Zayn'nin aksine daha konuşkandı. Zayn gibi asabi değildi. Louis onlara bakarken Sarı saçlı ve Mavi gözlü en yakın arkadaşı yanına gelmişti.
-yine insanları mı dikizliyorsun?
-insanları dikizlemiyorum sadece gözlemliyorum arada çok fark var
-peki sen ne diyorsan o olsun
Louis dün Harry'e attığı mesajlardan daha Niall'a bahsetmemişti.
-Niall
-öföndöm
Niall her zaman ki gibi bişeyler yiyordu.
-ben dün bişey yaptım
- ne yaptın
-Harry'e mesaj attım
- Basket takımının başkanı olan Harry'e mi?
- evet
-niye ki
-bilmem
-ne dedi
Louis bişey demeden telefonunu çıkardı. Mesajları açtı ve telefonu Niall'a verdi. Niall sessizce okuyup telefonu Louis'e geri verdi ve konuşmaya başladı
-gerçekten meraktan mı yazdın
-evet
- iyi de sen insanlarla konuşmazsın ki ayrıca Harry'i neden merak ettin
Louis sessiz kaldı. Gerçekten niye Harry'i merak etmişti ki... kendi bile bu sorunun cevabını bilmiyordu
-dostum yoksa sen Harry'den mi hoşlanıyorsun?
Dedi niall yüksek sesle. Louis hemen elini Niall'ın ağızına kapattı.
-Niall! Kapa çeneni yok öyle bişey
Yavaşça elini Niall'ın ağızıdan çekti .
-ayrıca tanımadığım birinden hoşlanamam.
- o zaman niye merak ettin ki.
-ne bileyim...
-ee ne yapıcaksın Joe Goldberg
-bilmiyorum
Saatine bakan Louis zilin çalmasına az kaldığını gördü. Niall ile birlikte dolaplarına gittiler.ikisinin dolabı yakın değildi o yüzden sınıfta görüşmek üzere ayrıldılar. Dalgın dalgın yürüyen Louis o sırada birine çarptı. Bilin bakalım kim? Doğru tahmin. Çarptığı kişi Harry'di. Louis sanki o an Harry ona yazan kişinin Louis olduğunu anlayacakmış gibi panik oldu. O sırada Harry konuştu;
-dostum önüne baksana
-ö-özür dilerim dalmışım
Harry bişey demeden oradan uzaklaştı. Louis resmen olduğu yere yapışmıştı. Kendi kendine ne yaptım ben...niye yazdım ki... diyordu.