Harry eve doğru ilerlerken hava kararmaya başlamıştı. Eli ceplerinde yürüyordu. Kendini çok mutlu hissediyordu. Louis'i gerçekten sevmişti. Daha önce onunla konuşmamıştı hatta adını bile bilmiyordu. Bazı dersleri aynı olduğu için göz aşinalığı vardı. Hep bir köşede oturur sadece yanındaki Niall ile konuşurdu. Yanında Niall yoksa kitap okurdu. Harry dalgın dalgın yürürken aklına bir an sabah Parker ile yaptığı konuşma gelmişti.Parker bir anda ona sinirlenmişti. Telefonunu çıkarıp parker ile olan mesajlarına girip yazmaya başladı.
Harry: naber
O sırada salonda tekrardan pijamalarını giyerek oturan Louis telefonu eline alıp cevap yazdı.
Parker: iyi senden
Harry: bende iyi
Sabah biraz sinirlenmiştin bana
Parker: ah hayır sana sinirlenmedim
Sadece ters bir anımda kusura bakma
Harry: sıkıntı değil.
Gerçekten seninle ne zaman tanışıcam
Parker: Styles her konuşmada aynı şeyi sormaktan sıkılmadın mı
Harry: yoooo
Parker: Benimle görüşmeyeceksin
Harry: bari tanışıyor muyuz?
Yani daha önce diyaloğumuz oldu mu onu söyle
Parker: sayılır
Harry: sayılır derken
Parker: sayılır işte o kadar
Harry: ah peki üstelemiycem
O sırada dış kapının açılıp kapandığını duydu Louis. Annesi gelmiş olmalıydı.
Parker: neyse gitmem gerek görüşürüz
Harry: görüşürüz
Louis telefonu geri kanepeye bırakırken Salona annesi girdi.
- selam tatlım
- selam anne
Daha sonra jay üst kata çıktı. Yaklaşık 10 dakika sonra üzerini değişmiş bir halde aşağıya indi.
- ee günün nasıldı tatlım
- iyi
- sadece iyi mi
- evet iyi
Aslında süperdi Harry ile çok iyi anlaştık onu çok sevdim demek istiyordu. Ama sakin sakin cevap vermeye karar verdi.
- bugün arkadaşın gelecekti onu soruyorum Louis
- ah evet geldi
- ee nasıldı ne yaptınız
- ders çalıştık sonra kurabiye yapmıştım onları yedik yaklaşık yarım saat önce de gitti.
- keşke biraz daha erken gelseydim onunla tanışırdım.
- niye tanışıcaksın ki sadece arkadaş
Harry ile tanışman gerek anne gerçekten çok iyi biri demek istiyordu. Ama Harry'i daha yeni tanıyordu hemen bu kanıya varamazdı.
- peki karnın aç mı?
- evet çok açıktım
- peki ben bişeyler hazırlıyayım
Dedi Jay ve salondan çıktı.
Harry
Yaklaşık 20 dakika sonra Harry eve varmıştı. Ceketini askıya asıp ayakkabılarını çıkarttıktan sonra salona adımladı. Annesi oturmuş televizyon izliyordu.
- selam anne
- selam canım
Harry kendini annesinin yanına attı.
- ee nasıl geçti
- iyi
- sadece iyi değil Harry. Yüzündeki bu ifadeyi tanıyorum.
- ne ifadesi
- şapşal şapşal sırıtıyorsun
- yooo hiçte bile
- pekala öyle olsun
Bir kaç saniyelik bir sessizlik oldu, ve Harry dayanamayıp konuştu;
- Louis çok iyi biri . Okulda hiç konuşmamıştık ama bay Cooper iyi ki beni onunla eşleştirmiş.
Harry gözlerini televizyondan çekip annesine baktığında annesi ona şaşkın gözlerle bakıyordu. Harry annesine "ne oldu" der gibi baktı.
- tatlım senden böyle sözler duymak çok garip
Harry bişey demedi. Bir kaç dakika sessizce televizyona baktı. Daha sonra odasına çıkıp üzerini değiştirip kendini yatağa attı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Secret Number l.s
Teen FictionOkulun sessiz ve çekingen çocuğu bir gün okulun popüler ve basket takımının kaptanı olan çocuğuna gizli numaradan yazmaya karar verir. Louis!17 Harry!17