ve bu onun, çok fazla hoşuna gidiyordu⁵

446 62 179
                                    

(Allah için yorum yapın kurban olduklarım valla kriz geçieicem)

(Allah için yorum yapın kurban olduklarım valla kriz geçieicem)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


İyi Okumalar

Kalabalık ortam; durmadan atılan kahkahalar ve çalan yüksek sesli müziğe eşlik eden insanlarla doluydu. Kimisi alkol sınırını aşıyor, kimisi çoktan kafayı bulmuş bir şekilde birbirleri ile yiyişiyordu.

Ve bütün bu kalabalığın ortasında, insan soyunu etkileyen bütün şeylerden uzakta iki beden vardı. Ne alkol etki ediyordu onlara ne de başka bir şey.

Siyah saçları anlına dökülen Kim Doyoung sinsice gülümseyerek elinde ki bardakta salınan viskiden ufak bir yudum aldı. Yaslandığı duvardan her şey çok net görünüyordu ve onun görmek istediği şey ise, tam da karşısındaydı zaten.

Onu diğer bütün şeylerden soyutlayan şey ne sahip olduğu doğaüstü varlığı, ne de başka bir şeydi. Onun bütün hücrelerini etkileyen tek şey karşısında ki beden, Kim Jungwoo'ydu.

Kim Jungwoo; pilatin sarısı yapılı saçlarıyla elinde ki kadehten kan kırmızısı şarabını yudumlarken o karanlıkta bile belli olan kan kırmızı gözleriyle avına odaklanmış bir şekilde önünde ki masanın arkasında duruyordu.

Onlar birbirleri için yaratıldıklarına en derinden inanan iki safkan vampirlerdi. Yüzyıllar boyunca birlikte yaşamış, her bir anlarını birbirlerine bağlanarak geçirmiş ve soylarını şaşkına uğratmış vampirlerdi. Bir safkanın kendisine bulduğu bir fâniyi kendisi için dönüştürmesi ve onu tabiri caizse kölesi yapması her zaman beklendik olandı.

Ancak bir safkanın, bir safkana bağlanması çok nadirdi.

Onlar en nadir aşıklardı.

'Farkına vardı Jungwoo-yah,' diye geçirdi içinden Doyoung, Jungwoo ise onun ipeksi sesinin kafasının içinde yankılanıp yüzünde ki gülümsemesinin genişlemesini sağladığında ufak bir baş onayı verdi. Karşı masada duran iri yarı adam ona doğru gelirken kadehinden son yudumlarını aldı. Üzerinde ki siyah gömleği ve siyah kumaş pantolonu ile güzel vücudu insanların gözlerini şenlendirirken, masaya dayadığı kolu ise gömleğini geriyor ve açık bıraktığı ilk üç düğmesi yüzünden beyaz tenini gözler önüne seriyordu.

"Merhaba, genç adam." karşısına dikilen adam sanki dövmeli iri kollarını gözler önüne sermek istiyormuş gibi kendini sıkarken Jungwoo onun bu hâline bıyık altından gülmüş ancak belli etmemeye çalışmıştı. İnsan soyundan tam anlamıyla tiksiniyordu. Onlar kendilerine bir besin olmadığı ve hizmet etmediği sürece gözünce hiç bir şeydi ve bu yıllardır onun için böyleydi.

Bloody Darling° nctHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin