Tehlike

117 12 0
                                    

Cemil'in perdeyi aşağıya sarkıtmasıyla birlikte sessizce tutunup inmeye başladım. Etrafı kolaçan ettikten sonra Cemil'e işaret ederek onu bekledim. Her taraftan araba sesleri ve kaza sesleri geliyordu bütün herkes hayatını kurtarmak için uğraşıyordu. Zombi filmlerinden gördüklerimden esinlenerek elime taşlar almak için etrafıma bakındım ki o sırada Cemil bana işaret etti. Duvarın yan tarafında duran o iğrenç yaratık bizi görmek üzereydi. Yanımdaki taşı aldım ve sessizce yaklaştım. İçimi bir telaş kaplasada bu tehlikeye girmek zorundaydım. Kafasına gelen bir taş darbesiyle yere yıkılan zombiye bakakaldım. Başarmıştım soğuk kanlı olmalıydım. Cemil de bir tahta parçası bulup arkamdan sessizce gelmeye başladı.

Okula ön taraftan giren zombiler kedi avındaydı. Biz ise kantine gitmek zorundaydık çünkü açlıktan hem biz hemde sınıftaki arkadaşlarımız bayılmak üzereydi.

Kantinin yakınına geldiğimizde zombiler ön kapıda toplanmışlardı. Onlara görünmeden geçmek imkansız gibiydi. Cemil'i takip edip demirlere doğru yürüdük. Tırmanmaya başladık ki o sırada arkadan bir koşma sesi geldi. O heyecanla arkama döndüğümde Eray bir zombiden kaçıyordu. Hızlı bir şekilde yukarıya tırmanıp Erayı yanımıza çektik. Eray "Ben sizi takip ettim. Yardıma ihtiyacınız vardır diye geldim." dedi. Ben o sırada Eray'ı kovalayan zombiye bakıyordum yukarıya tırmanamıyordu demekki bu bir avantajdı. Demirliklerin üstünden giderek kantinin arka tarafından aşağıya indik. Etrafı kolaçan eden Cemil acele ile bizi çağırdı ve içeriye girdik. Girdiğimiz gibi Eray'ın arkasından yapışan zombi tam ısıracaklen Cemil elindeki tahta parçasıyla zombinin beynini dağıttı. Bu hastalık yaratıkların kafa tasları inceltmiş tek vuruşta kırılmasına neden oluyordu.

Kantin görevlisi olan zombinin işini bitirdikten sonra kapıyı kilitlemek için anahtarları aldık Eray kapıyı kilitleyin yanında getirdiği çantayı bana verdi. İçine ne bulduysak koyduk. Kantindeki poşetlerin ses çıkaracağını bilsekte doldurmaya başladık. Kantinin penceresinden birinin geldiğini farkeden Cemil kapıyı açmak için amahtarı istedi. Gelenin Hasan olduğunu farkettikten sonra rahatladık. Çılgın çocuk tek başına kaykayıyla yardıma gelmişti. Kaykayı kanlar içinde olan Hasan "acele edin zombiler beni farketti bi kaç tanesini parçaladım." diyerek elimdeki poşetleri aldı ve dışarıya doğru koştu Cemille Erayda cıktıktan sonra kapıyı kilitledim çantayı sırtlayıp sınıfın penceresine doğru koşmaya başladık. Bu sırada zombiler coğaldıkça coğaldı ve arkamızdan gelmeye başladılar. Hasan ile Eray çıktıktan sonra çantayı pencereye atarak Cemil'i bekledim ki o sırada zombiler etrafımı sarmış üzerime geliyorlardı. Cemil perdeyi bırakıp atladıktan sonra zombilere taş atarak dikkatlerini dağıttı ve ben oradan sıyrılıp ön cama koştum. Cemil ise beni kurtardıktan sonra perdeye tırmanarak içeriye girdi. Acele edip dolanmam lazımdı. Spor salonunun etrafından dolandıktan sonra yine perdenin olduğu cama geldiğimde perde yoktu. Sanki kasıtlı olarak içeriye çekmişlerdi. O sırada üst katın penceresinden Cemil perde atmaya çalışıyordu tam perdeyi tutup yukarı cıkmaya başlıyacaktım ki zombilerin biri ayağımı yakalamıştı. Ne yapacaktım? Nasıl kurtulacaktım?

Cool (Z)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin