Yeni kişiler

30 4 0
                                    

Sabah olmuş herkes benim uyanmamı bekliyordu. Toparlanıp suyumu içtikten sonra nereye gideceğimize karar vermeliydik.

Cemil "Şehire inip erzak bulmamız lazım." dedi.

Haklıydı erzağımız çok azdı. Ayrıca sığınabilicek yerimiz yoktu.

Eray"Hepimiz gidersek riske girmiş oluruz kızlar ve Yusuf burda kalsın."

Yusuf karşı cıkmaya çalışsa bile karar verilmişti. Saklanıcak yerleri vardı burdan çıkmamalıydılar. Bizim gibi başka bir grup gelirse onlara zarar verebilirdi.

Hazırlanıp arabaya bindik ve şehire doğru inmeye başladık. Uzaktan boş gibi gözüksede zombilerin arasına girmek çok riskliydi. Şehirin girişinde gördüğümüz market ve eczanenin etrafında kimse yok gibiydi. Yavaşlayıp durduk. Çantaları alıp 100 metre ileride bulunan markete doğru dikkatli bir şekilde ilerledik. İçeride iki aylak bizi görmek üzereyken içeri girdik. Arkadan yaklaşıp birini bıçakla indirdikten sonra diğerine Eray koşup demiri sapladı. Hemen çantalara markette bulunanları doldurmaya başladık. Marketin kasasında her zaman bir silah olduğunu düşünüp çekmecelere bakmaya başladım. Bir makas ve gazeteyle sarılı pompalı tüfeği görünce gülümsedim ve hemen sırtladım. Mermilerini bulup ceplerime doldurdum.

Makası da Cemile verip eczaneye doğru çıkarken bir zombi grubu yoldan geçiyordu. Herkes arka tarafa geldi ve eğildi. Bizi görürlerse burdan çıkmamız imkansız hale gelirdi. Zombiler geçtikten sonra sessizce dışarı çıkıp eczaneye girdik ve ağrı kesici , antibiyotik vb. ilaçları çantalara doldurduk. Tam arabaya binecekken karşı kaldırımda bulunan karavanı gördüm ve kolaçan etmek için yaklaştım. Temiz görünüyordu. Arabayı Cemile verip Erayıda yanına yolladım. Karavanın anahtarlarını ararken gaz pedalının arkasına sanki saklanmış gibi bir halde buldum bir iple oraya bağlanmış gibiydi. Hemen alıp çalıştırdım ve bizimkileri takip etmeye başladım. Karavanın arka tarafından takır tukur sesler gelsede aldırış etmedim. Pompalı tüfek yanımdaydı. Karavanın torpidosuna bakarken bir silah daha buldum. Tekli tabancaydı şarjör boş mermileri yoktu.

Kamp yaptığımız yere doğru giderken Yusuf ve diğerlerini görememiştim. Araba sesleri duyuyordum ve gittikçe uzaklaşıyordu. Birileri bizden önce gelip bizimkileri kaçırmışa benziyordu.

Hemen peşlerine takılıp arkadaşlarımızı kurtarmamız lazımdı. Gözden kaybolmadan peşlerine düştük. Pek uzağa gidemezlerdi derken yavaşlayıp patika yoluna girdikten hemen sonra durdular. Bizi görmemişlerdi. 2 kişiydiler bizden büyük ve silahları vardı. Bir kulubeye girip etrafı kolaçan etmeye başladılar. Onlara görünmeden yaklaşmak imkansızdı. Arabaları uzakta bırakıp olabildiğince yaklaşmaya başladık. Dışarıya birisi çıktı ve ona doğru ilerlerken Eray dikkat çekmek için karşı taraftan taşlar fırlatıyordu. Adamın dikkati dağılmıştı ve pompalıyla arkasına geçip ona seslendim ve sessiz olmassa vuracağımı söyledim. Arkadaşı içerden seslenirken Cemil ve Eray kapının yanına geçip diğer adamıda yere yatırmayı başardılar.

Uzun boylu çirkin adam "Siz veletler bunu ödeyeceksiniz."

Diğer sıska adam "Size yardım edebiliriz"

Adamlar mızmızlanırken onları bağlayıp evin arkasına götürdük. İçeriye girdiğimizde bizimkiler iyi falat korkmuş gözüküyorlardı. Diğer odadan sesler geldiğini duyan Eray bakmaya gittiğinde yanında sınıf arkadaşımız İlkeride getirmişti. Fena halde dayak yemişe benziyordu ve çok aç bi hali vardı.

Hemen kendi kamp alanımıza gidip olanları konuşmamız lazımdı. İki adamın erzak ve silahlarını aldıktan sonra hızlıca arabalara binip yola koyulduk.

Cool (Z)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin