-1-

1.2K 95 165
                                    

"Full of lonelinessThis garden bloomedFull of thornsI bind myself in this sand castle

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Full of loneliness
This garden bloomed
Full of thorns
I bind myself in this sand castle..."

°•●°●●°●°○°○°●●°●°°●°●●°●

Uzandığım koltukta rastgele kanalları çeviriyordum,izleyecek bir şey bulamıyordum.

"Buda ne? Ne sikime yarayacak?"
Dedim televizyonda gördüğüm saçma reklama.

Hiç bir şey bulamayacağımı farkettiğimde offlayarak televizyonu kapatıp kumandayı tekli koltuğa fırlattım.

Gözlerimi kapatır kapatmaz tekrar açmış ve duvarda asılı olan saate bakmıştım.

"Nerede kaldın Yeonjun?"
Dedim kendi kendime duvardaki saatten gözlerimi ayırmayarak.

Saat çoktan gece üçü geçmişti,ilk kez böyle oluyordu.Normalde en fazla saat bire kadar eve gelmiş olurdu,geç geleceği zamanlar arayıp önceden haber verirdi.

"Yazsam mı acaba?"
Dedim telefonu elime alarak.

Mesaj yazıp göndermiştim ama mesajım ona ulaşmamıştı.Bu kaşlarımın çatılmasına sebep olmuştu.

Bu sefer telefon rehberine girip aramıştım.

'Aradığınız numaraya şu anda ulaşılamıyor,lütfen daha sonra tekrar deneyiniz.'

Öperatör kadının sesi odada yankılandığında içimdeki endişe gitgide artmaya devam ediyordu.

Kalp atışlarım hızını artırmıştı ve sakinleşmek adına elimi kalbime götürmüştüm.Negatif düşünürdüm hep.

"Sakin ol Yoo Jung...gelir birazdan..."
Ben bunları düşünürken telefonuma gelen mesaj bildirimi sesi ile irkilmiş ve hızlı bir şekilde gönderenin kim olduğuna bakmıştım.

Ekranda onun yazdığını görünce içime su serpilmişti.

Sevgilim♡:
-Jung benim biraz işim var sen beni bekleme,git uyu.

-birazdan gelirim.

Ben:
Yeon saatin farkındasın-
değil mi?
Çabuk ol lütfen...
(Görüldü)


Mesajıma görüldü atmıştı ve sıkıntıyla iç çekmiştim.

Ayaklarımı yatak odasına doğru yönlendirdim.
İçeri girip ışıkları kapatıp yatağa uzandım ve battaniyemi üzerime çektip örttüm.

Gözlerim kapanmak üzüreydi,çok yorgundum ama uyumak istemiyordum bir taraftanda.

Yeonjunun gelmesini bekleyecektim.Çok endişeliydim.

Bakışlarımı cama doğru çevirdim.Ay ışığı odayı çok azda olsa aydınlatıyordu. Uyumadan önce hep bu güzel manzarayı izlerdim,Yeonjun ise arkamdan belime sarılıp benimle izlerdi.

Şimdi ise yalnız hiss etmiştim.Abartmıyordum bir şeylerin ters gittiğine emindim.6cı hisslerime güveniyordum.

Odamın kapısı açıldığında uzandığım yerden dikleşip baktım.

Yeonjun gelmişti.
O kadar dalmıştım ki düşüncelerime,dış kapının açılma sesini bile duymamıştım.

"Uyumadın mı hâla?"
Dedi tişörtünü çıkarıp yatağın diğer tarafına uzanarak.

Sesi normalde çıktığından çok daha soğuktu,moralsizdi.

"Gördüğün üzere hayır,seni bekledim."

"Beklememeni söylemiştim."

"Evet? Ama bekledim çünkü saat neredeyse dört olmak üzere ve sen şimdi geliyorsun."

"Ve?"

Kaşlarımı çattım.Neden böyle tuhaf konuşuyordu ki?

"Ve ne Yeonjun? Sence bu normal mi? Hem neden sen böyle konuşuyorsun? Neredeydin?"

"Uyu Yoo Jung,bunların sırası değil."

"Bana hesap vermek zorundasın!Böyle geçiştiremezsin.Yerinde ben olsay-"

"Değilim Yoo Jung, sana hesap falan vermek zorunda değilim.Lütfen karışma ve uyu,iyi geceler."
Demiş ve sırtını bana dönerek uzanmıştı.

Şaşkınlıkla dudaklarım aralanmıştı ve gözlerim bulanıklaşmıştı.

İşte o gece bana karşı tamamen farklı olan Yeonjunla karşılaştığım ilk gecem olmuştu.

------------


Merhaba ilk bölüm.
Umarım beğenmişsinizdir <3
Luv U!
Oy ve yorumlarınızı unutmayın lütfen.

Truth Untold || Choi YeonjunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin