6

2.1K 121 10
                                    

Birden kapının açılmasıyla elimde ki jileti yatağa doğru fırlatıvermiștim. Ah tanrım ne kadar aptaldım kapıyı kilitlemeyi nasıl unuturdum?

"Jimin oppa ne yapıyorsun?"

Mina'nın geldiğini görünce içim bir nebze olsun rahatlatmıştı.
Eğer annem beni bu halde yakalasa jileti elimden alıp kendi beni öldürürdü.

"Mina kapıyı kapatır mısın  lütfen "

Sesim ağlamaklı bir şekilde çıkmıştı gene.
19 yaşındaydım nerdeyse hayvan  kadar olmuştum ama hala bebek gibi herşeye mızmızlanıp ağlıyordum.

"Jimin oppa yine gözlerin kıpkırmızı"

Mina dan utanmıyordum çünkü o yaşadığım herşeyi bilen tek kişiydi.
Tekrardan kafamı kaldırıp dolu gözlerle yeğenime baktığımda onunda gözleri dolmuştu.

"Artık böyle bir hayat yaşamanı istemiyorum oppa "

Bende istemiyordum.
Kimse istemezdi.

"Sana karışan çocukların adreslerini ver sen bana hatta dur ben direk okula baskın yapayım da görsünler  sana bulaşmanın ne demek olduğunu"

Bu halde beni güldürmeyi başarabildiği için ona tekrardan minnettar olmuştum.
Mina yavaşça yaklaşıp gözlüklerimi çıkarıp eliyle gözlerimi silmişti.

"Oppa bana güveniyor musun?"

Bunu neden sormuştu ki tabii ki güveniyordum hatta o güvendiğim tek insandı.

"Tabii güveniyorum"

Mina tatlı bir şekilde gülümsedikten sonra ellerimden tutup beni oturduğumuz yataktan ayağa kaldırdı.

"Artık eski park jimin değil yeni bir park jimin görmek istiyorum ve bunu seninle birlikte bu 2 hafta içerisinde gerçekleştireceğiz."

Nasıl gerçekleştirecektik ki?

"Hadi gidiyoruz"

Mina tekrardan kolumdan çekip koşmaya başladığında ona ayak uydurmaya çalışıyordum fakat o baya heyecanlıydı.

"Mina sakin ol hem nereye gidiyoruz?"
 

"Oppa hemen montunu giyin ve geri kalan herşeyi bana bırak
Pişman olmayacaksın"

Ne olursa olsun ona güveniyordum ve bu güvenimi boşa çıkarmayacağını da çok iyi biliyordum.




















Tüm Ataturk düşmanlarını gotten sikeyim kardesler bi an içimden geldi

LOSER//JİKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin