We Were Children ☾ Wolfstar

HI BITCHES

Öncelikle bu bölümü @milenia_89 ' a ithaf ediyorum. Biraz da onun için yazıyorum çünkü hikayeye daha başlamadan nerede bitireceğime karar vermiştim yani bu bölüm tasarımda yoktu. Aynı sebepten r bu bölümün diğerlerinden daha iyi olacağının teminatını veremem. BURAYA KADAR GELDİYSENİZ OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM <3 KEYİFLİ OKUMALARR 🤍

----------------------

^ilahi bakış açısı (yazar ağzından)

Harry'nin treni gözden kaybolduktan sonra Lily, James, Remus ve Sirius eve doğru yürümeye başlamışlardı. Herkes derin bir hüzünle yürürken aniden Lily'nin yüzü şaşkınlıkla gerildi. "ALİCE!" AMAN TANRIM İNANAMIYORUM, FRANK!". Lily, koşarak çiftin yanına gitti. Erkekler de aynı heyecanla kızı takip etti. "Lily! Ne zamandır görüşmüyoruz biz? Çok özlemişim sizi!". Arkadaşlar birbirlerine sarıldıktan sonra Lily ve James'in evine yürümeye başladılar.

A: Düğünümüze gelmediniz! Düğün boyunca sizin yolunuzu gözledim!
F: Gerçekten, dostum, en az Alice kadar hayal kırıklığına uğradım. Ya size ne demeli Sirius ve Remus? Düğününüze bizi çağırmadınız bile!
S: Ihm.. aslında biz henüz evlenmedik..

Sirius yanında oturan Remus'a umutla bakıyordu.

R: Bilirsiniz.. o zamanlar Voldemort ve yandaşları terör estiriyordu. Düğün gibi karmaşıklık için hazır ortamlara girmemeye çalışıyorduk. Yoksa elbette sizi düğününüzde yalnız bırakacak değiliz.
A: Anlıyoruz Remus! Aynı görevlerde çalıştık. Görevi riske atmamanın önemli olduğunun farkındayız. Yalnızca eğleniyorduk. Hem belli mi olur belki de sizin düğünden sonra biz de arkadaşlar arasında düğünü tazeleriz.
Sirius elindeki çay kupasıyla balkona yöneldi. "Bizim düğünü beklerseniz işiniz zor.". Sirius'un moralinin bozuk olması ortamı bir anlık sessizliğe bürüdü. "Frank, evde işlerimiz vardı hatırladın mı? Neville'ın odasını yenileyecektik, sürpriz olsun diye. Hadi kalkalım biz.". Remus yerinden veda edip Sirius'un yanına giderken Lily ve James, Alice ile Frank'ı kapıya kadar geçirmeye gittiler.

R: Sirius? Konuşalım mı?
S: Ne hakkında?
R: Evlilik.
S: Aslına bakarsan evlilik hakkındaki düşüncelerini merak ediyorum Remus. Şu ana kadar hiç evlenme planlarından bahsetmedin.
R: Sirius, seni sevdiğimden şüphe etmeni istemiyorum. Çünkü seni şu dünyada sevebileceğim her şeyden daha çok seviyorum. Ama biliyorsun.. Regulus'un mektubu-
S: Ne önemi var Remus? Annem bizden yeterince uzaklıkta! Söylediğin mektup on bir yıl önceydi, Harry bile yoktu ortada! Lily ve James yeni evlenmişti! O zamanlar korkuyorduk çünkü 18 yaşındaydık Remus!
R: Sirius, o kadının sana zarar vermesinden korkuyorum! Biliyorsun şeyin ölümünden bu yana akıl sağlığı daha da bozuldu.
S: Babamın ölümünden sonra..
R: Siri seni üzmek istemed-
S: Önemi yok Rem.. *Sirius burukça gülümsedi* Seni evlenmek için zorlayacak değilim. Ama eğer cidden niyetin ciddiyse bunu bilmek isterdim.
R: Niyetim tabii ki ciddi! Bunca yıl seninle gönül eğlendirdiğimi düşünmüyorsun herhalde?! Sadec-

Sirius, Remus'un cümlesini bitirmesine müsaade etmeden elindeki kupayı balkondaki masanın üzerine bırakıp oturma odasına geri döndüğünde James ve Lily'nin meraklı bakışlarıyla karşılaştı. Lily aniden ayaklandı. "Ee ben bir Remus'a bakayım. Yani şey mutfak biraz dağınıktı.". Aslında herkes durumun sebebini biliyordu. İkinci sınıftan beri Lily ile Remus'un dostluğu, James ile Sirius'un dostluğunun başka bir versiyonu gibiydi.
"Bilmiyorum, Lily, ya annesi Regulus'un bizi uyardığı gibi Sirius'a zarar verirse?" Lily anlayışla arkadaşının gözlerine baktı. "Remus, sence de Regulus abartmış olamaz mı? Sonuçta o sıralar Sirius ve Regulus arasındaki buzlar yeni erimeye başlıyordu. Regulus daha yeni bulduğu abisini tekrar kaybetme korkusuyla abartmış olamaz mı? Hem Sirius'un dediği gibi. Tüm bunlar 11 yıl öncesiydi. Ne biz bu kadar güçlüydük ne de Sirius'un annesi bu kadar güçsüz.". Remus'un aklı gitgide karışıyordu. Bir yanda canından çok sevdiği kişiyi ondan uzaklaşıp kaybetme korkusu bir yanda ise canından çok sevdiği kişinin bu dünyadan göçmesine sebep verip kaybetme korkusu içinde kendini derin ve karanlık bir boşlukta buluyordu. Aniden arkadaşının yüzüne yayılan anlamsız gülümsemeye mana aramaya çalışırcasına kafasını kaldırdı. "Remus! Bir ay sonra ne var?" 1 Kasım'da hiçbir şey yoktu. En azından Remus, Lily'nin söylemeye çalıştığı tarihi anlamamıştı. "1 Kasım'da ne var ki?" Lily'nin yüzü asıldı. "Ciddi olamazsın Remus! 1 Kasım'a iki gün ekle! Dur zahmet etme ben söyleyeyim, 3 Kasım!". Tabii ki! Sirius'un doğum günü. Remus'un içi heyecanla doldu. Fakat Remus hâlâ Lily'nin ne düşündüğünü anlayamamıştı. Lily de bunu fark etmiş olacak ki Remus'a dünyanın en aptal kişisiymişçesine bakıyordu. "Evlenme teklifi et, Remus! Bugünden başlar her şeyi planlarız! Sen 29 yaşındasın, Sirius ise 30! Yeterince gençsiniz, herneyse çabuk ol ve orijinal bir o kadar da şahane bir organizasyon düzenleyelim. Aman sakın James'e belli edeyim deme. Ya ağzından kaçırır ya da belli eder.". Remus'un içi kıpır kıpır olmuştu. Peki bir ay boyunca Sirius ile ilişkileri nasıl olacaktı?

---------------------

Umarım fazla sıkıcı olmamıştır. Lily'yi seviyorum. Ayrıca James ve Lily'yi 18 yaşında evlenmiş gösterdim ki Sirius ve Remus bu yaşa kadar niye evlenmemiş demeyin. Gerçi 29 yaşına kadar evlenmemiş olmaları da saçma bence. Okul biter bitmez çocuk yapmalılardı 😩 
Herkesten çok senin beğenmeni umut ediyorumm umarım beğenirsin @milenia_89 🤍

HEPİNİZİ ÖPTÜM 🤎