1.bölüm

2.4K 136 58
                                    

İyi okumalar

İnstagram :cerisellaa

Medya: Tılsım

Yaşadığım gezegenin adı Septün. Yaşadığım ülkenin ise  Welen. Burada herkesin bir gücü vardır. En yaygın olan telekinezi ama bundan başka güçler de var. Krallık onları bulup eğitim veriyor. Benim gücüm kan bükme eğitimimi almış biri olarak krallık ta aktif görevlere çıkıyorum.

22 yıl önce olan savaşta bazı aileler Dünya'ya kaçmak zorunda kaldı. Savaş bittikten sonra hayatta kalan ailelerdeki çocuklara eğitim verilmeye başlandı.Ben de o çocuklardan biriyim. Benim ile birlikte eğitim gören kişiler de şu an Dünya'da o aileleri arıyor. Çünkü çocuklar eğitim almazsa güçlerini kontrol edemezler. Bizim aramızda Aura okuyan bir kız olduğu için nerede olduklarını bulup getiriyoruz. Bazı çocukların farklı yetenekleri de olabiliyor.

Kendimden bahsedecek olursam ben Tılsım adımı Kral koymuş. Anne ve babamı tanımıyorum muhtemelen savaşta öldüler. Diğer insanlardan farklı olarak beyaz saçlarım var. Beyaz saç rengi ile uyumlu olan buz mavisi gözlerim ve küçük burnum dolgun dudaklarım var. 1.75 boyumla 25 yaşında biriyim.

Şu an ise Tanya'nın aura hissetmesi ile 5 kişi olarak dünyaya ışınlanıyoruz. Gelin size o 5 kişiyi tanıtayım. Ferah toprak kullanıcısı  kahverengi saçları ve yeşil gözleri ile bunun için yaratıldığı belliydi. Ayza düşünce okuya biliyor kızıl saçları ve mavi gözleri ile çok güzeldi. Yalın'ın ışınlanma gücü var. Gücünü geliştirerek bizi Dünya'ya gönderecek güce ulaşmıştı. Siyah saçlı gri gözlü yakışıklı biriydi.Son olarak da Bora beynine girip seninle oynaya biliyordu. Sarışın mavi gözlüydü. Zaten bu gruba alacağınız kişiler  gücüne göre değişe biliyordu.

Tanya yanımıza gelip aurasını aldığı kişinin bir ateş kullanıcısı olduğunu söylemişti. Bu yüzden her şeyi yakmadan ona yetişmeliydik. Dünya'ya ışınlanddığımız da kendimizi bir okulun arka bahçesinde  bulduk. Bizimle beraber gelen Tanya'ya döndüm gözlerini kapatmış bir şeye odaklanıyordu gözlerini açınca bayaz göz bebekleriyle bana dönüp

"okulun içinde sinirlenmeye başlıyor hemen yanına gitmeliyiz." dedi. Kafamızı sallayıp hemen okula girdik. Sinirlenmek demek aşırı güç kullanımı demektir. Birilerini öldürmesini istemeyiz.

Tanya bir sınıfın kapısında durunca camdan sınıfa baktık. Bir hoca tahtada kahverengi saçları olan kızılımsı gözlere sahip 15 yaşında olan çocuğa kızıyordu. Tanya çocuğa bakıp hemen bana döndü

"gücü patlayacak gibi" dedi. Derin nefes alıp hâlâ çocuğa kızan hocaya bakıp kalbine acı gönderdim. Hocanın kalbinin kanını bir yerde durdurunca bütün gelen kan orada sıkışmıştı. Hoca kalbini tutup acıyla inleyince. Dudağımın kenarı yukarıya kıvrıldı. Acı çekmeleri bana zevk veriyordu bunu her ne kadar devam  ettir diyen tarafım olsada arkamdan birinin benim kolumu tutmasıyla adamdan gözlerimi çektim ve beni tutan kişiye baktım Ferah

" Tamam yeter öldürme. Hemen çocuğu çıkaralım." dedi. Kafamı sallayıp

"Tamam biz çocuğa çıkaralım hocaya da ne yapacağını biliyorsun." dedim Bora'ya bakarak. Bora kafasını sallayıp sınıfa geçti. O sınıfa geçince ben de çocuğa ilerledim. Çocuk ona ilerlediğimi görünce kaşlarını çatıp bana bakmaya başladı

" sakin ol sana zarar vermeyeceğim. Sadece sakinleş." dedim. Çocuk gözlerime bakınca biraz olsun sinirleri geçti. Gözlerini arkamda gezdirdiğinde diğerlerininde arkamda olduğunu anladım. çocuk tekrar bana bakıp

" Siz kimsiniz" dedi.

"kim olduğumuzu söyleriz ama buradan çıkalım." dedim. Çocuğun bana güvendiğini hissediyordum kafasını sallayıp. Sınıfına döndü ve donup kaldı çünkü sınıfın hepsi donmuş bir şekilde sadece tahtaya bakıyordu. Çocuk yutkun bize döndü şuan Bora'nın sırıttığına kalıbımı basarım. Bana bakarak

TILSIM(KAN) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin