6.bölüm

1.1K 138 93
                                    

2bin okunma oldukk🎉🎉

Satır arası yorumlarınızı bekliyorumm

İnstagram :cerisellaa

Oy ve yorum atmayı unutmayın

İyi okumalarr

Beyaz anka asırlardır görülmemiş bir güçtü. O kadar güçlüydü ki bütün güçler önünde diz çökecek kadar saygı duyardı. Şuan taşlar yerine oturuyordu bu ülke her zaman saklanmıştı çünkü bu güç onlardaydı. Bu gücü seven insanlar vardı ama sevmeyen insanlar bu gücü ele geçirirse kötü işlerine alet edebilirdi. Aslında kan bükme gücü bu türe özeldi ama asırlardır görülmemiş olduğu için efsane olduğu düşünülüyordu o yüzden kimse benim üstümde bu yüzden durmamıştı.

Beyaz anka duyulduğuna göre beyaz saçlı ve tenleri bem beyaz olan insanlardı. Ayrıca simsiyah kanatları olan bir türdü . Şuan kral ve kraliçenin kanatları görünmüyordu. Kaşlarımı çatarak kral Arthur'a

"Beyaz ankalar asırlardır yok efsane olduğunu düşünmeye başlamıştık. Ayrıca sizin kanatlarınız yok." dedim. Kraliçe hüzünle

"Asırlardı kanatları olan beyaz anka yok çünkü hiç birimiz kurta mühürlenmedik. Hepimiz kendi türümüzle mühürlendik." Dedi. Kaşlarımı yukarı kaldırarak Ales'e baktım. Göz göze gelince

"Neden asırlardır kurt ile mühürlen miyorsunuz?" diye sordum . Bu sefer kral söze başlayarak

"Atalarımız uzun yıllar önce kurtlarla savaşa girmiş sebebi ise mühürlenen beyaz ankanın kurtla birleşmek istememesiydi. Kurtla mühürlü olmasına rağmen başkasına aşık olmuştu. Kurtla mührünü tamamlamadığı içinde alfa öldü. Bu zamana kadarda hiç kimse kurt ile mühürlenmedi. Eğer mühürlenen olursa birleştikten sonra kanatları ortaya çıkar. Ama bu da çok fazla düşman demektir çünkü bebekleri olursa buradaki en güçlü tür olur ve ülke savaşlarıda başlar. "diyerek açıkladı. Kral konuşmasını bitirdiğinde Ales ile tekrardan göz göze geldik. Bu mührü kesinlikle saklamalıydık bizden başka kimse bilmemeliydi. Ben düşüncelere dalmışken zihnimde Ales'in sesini duyunca dışa yansıtmayarak irkildim

Mührü bizden başka kimse bilmemeli

Birleşme olduğunda eğer hamile kalırsam ve bunu başkaları da öğrenirse peşimize düşerlerdi. Bu mührü gittiği yere kadsar saklamalıydık. Aklımdaki soruları sormak için tekrar Kral Arthura döndüm

"Kanatlar nasıl ortaya çıkıyor? vücutta nasıl farklılıklar oluyor?" diye sordum. Bunlar kitapta yazıyordu ama beyaz anka olan birinden duymak daha iyi olabilirdi bilmediğimiz ayrıntıları öğrenme şansımız olurdu.

"Kurt ile birleşme olduğunda sabah kendini bir uçurumda bulursun. İlk önce sırtında yarıklar oluşmaya başlar ve bunun acısı çok kötüdür. Kanatların çıkmaya başlar beyaz ankaların kanatları genellikle siyahtır. Kanatların çıktığı an seninle bütünleşir onları kontrol edemezsin zaten onlar senin bir parçan olurlar. Vücudunda ise tenin daha da beyazlaşır saçında mühürlünün kürküne göre bir tutam oluşur. İkiside  uyandığında dahada güçlü hissedeceklerdir." Diyerek açıkladı. Ben kanadın nasıl çıktığını biliyordum ama saçla ilgili olanı bilmiyordum. Kütüphaneye gidip en kısa zamanda araştırmam gerekirdi.

Ailem olmalarının üstünde çok durmamıştım çünkü bunca yıl tek başıma ayakta kalmıştım şimdide bir ailemin olmasına gerek yoktu. Ben bu olayın yaşanmamış gibi olmasını isterdim ama beni yıllardır arayan bir aile için aynı şeyi söyleyemem. Ben düşüncelere dalmışken Ales'in bana yaklaşmasıyla ona bakmıştım.

Ailen seni almayı düşünüyorsa akıllarından bile geçirmesinler. Sen ve ben biriz ve bunu bozamazlar dedi.

Tabi ki de bozamazlardı biz her ne kadar yeni tanışmış olsakta ilk andan beri birbirimize bağlannıştık. Zaten bu bağ olmasada gitmezdim.  Kral Arthur'un konuşmasıyla ona baktım

TILSIM(KAN) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin