TILSIM(KAN)

9.bölüm

6 bin okunma oldukk🎉

Kapak tasarlayan bilecek kişiler instagramdan bana ulaşsın.

İnstagram:cerisellaa

İyi okumalarrr 🖤

Denizin buz gibi suyu ikimize de şok etkisi yaratmıştı. Ales belimi bırakmadan sert bir şekilde kavrayıp su yüzüne çıktı. Boynuna sarılıp kahkaha atarken Ales derin nefes alıp hayranlıkla bana bakıyordu. Başını göğüs oluğuma koyup bir kaç saniye orada durdu. Gülerek Ales’e bakıp

“Bilmeden atlayınca daha heyecanlı oluyormuş” dedim. Kafasını göğsümden kaldırıp

“Burayı sürümle gezerken keşfettim ve aklıma ilk gelen seninle buradan atlamamız gerektiğiydi. “Dedi. Kafamı sallayıp

“Burası bir doğa harikası burayı hemen keşfetmene sevindim .”

“Gerçekten çok güzel bir yer buraya daha sık gelirim artık. “Kafamı sallayınca belimi sıkı bir şekilde tutmuş ve kıyıya yüzmeye başlamıştı.

Kıyıya vardığımızda ikimizde çıplak bir şekilde kumlara uzanmış gökyüzünü izliyorduk. Kolunu belime sarıp beni göğsüne yatırmış ve saçımı okşamaya başlamıştı. Biz huzurlu bir şekilde dururlen Alesin kafasını uçurumdan atladığımız yere çevirince bende oraya bakmıştım. Ales'in sürüsünden biri bize bakıyordu Ales doğrulunca göğsünden ayrılıp yüzüne baktım. Ales kurttan bakışlarını çekip bana baktı ve

“Lisa ormanda yaralı bulunmuş.” Demesi bana yetmişti.

Hemen kalktık Ales kurda dönüşünce sırtına bindim en kısa sürede saraya vardık. Beni kapıda elinde cübbeyle Ayza karşıladı. Elindeki cübbeyi giydim ve beraber revire gittik. Lisa kurt halinde revirde karnından akan kanlarla şifacılar tarafından müdahale görüyordu. Ales yanına gidip kafasına dokununca Lisa'dan derin nefes bırakma sesi duyduk. Alfa acısını dindirmek istiyorsa ellemesi yeterdi. Lisanın acısını biraz azaltmıştı. Şifacılar Lisanın acısının azalmasıyla güçlerini kullanmaya başlamıştı. Karnındaki yaradan akan kan durunca yarada iyileşmeye başlamıştı. Kurt olmaları yaralarını hızlı iyileşmesini sağlıyordu. Ales her ne kadar yeni gelmiş olsa da sürüsüne hemen alışmış ve Lisa'ya bakarken endişesi gözlerinden okunuyordu. Şifacılar Ales'e bakıp

“yarası iyileşiyor bir gün burada kalsın yarın yara almamış gibi kalkacaktır.” diye açıklama yaptı. Ales kafasını sallayıp Lisanın başını okşadıktan sonra yanımıza gelmiş ve dışarı çıkmıştık.

“Lisa bana ormanda deve benzeyen boynuzları olan bir şeyin saldırdığını söyledi.” Kaşlarımı çatarak Ayza'ya bakıp

“savaşçılara ormana gidip bakmalarını söyle .”dedim kafasını sallayıp yanımızdan ayrılınca Ales bana dönüp

“anlattığım türü biliyor musun ?”

“evet Dazarlar her yıl buraya gelir ve savaşçılar onları öldürene kadar her şeye zarar vermeye devam ederler. Bu sene bunu unuttuk. Normalde gelecekleri zamanı bilir ona göre önlemimizi alırdık.”

“dazarların ne gibi özelliği var ?”

“ağızlarından ateş çıkarıp her yeri yakıyorlar. Lisa'yı boynuzlarıyla yaralamış olmalılar.” kafasını sallayınca elini tutup saraya yürümeye başladım

“kralın bunu bilmesi iyi olur.”
Saraya vardığımızda kapıdaki muhafıza

“krala önemli bir bilgi vermem lazım .”

“kral odasında ben sizin geldiğinizi haber veriyim.” Deyip koridor da yürüyüp gözden kayboldu. Ales elimi baş parmağı ile okşayınca ona baktım.