4.bölüm

1K 115 55
                                    

İnstagram :cerisellaa

Satır arası yorum yaparsanız çok sevinirimmm

Medya : Ales

İyi okumalarr

Sabah uyandığımda saçımı örüp topuz yaptım üstümede rahat kıyafetler giydim. Evimden çıkıp yemekhaneye yürürken bir tane muhafız bana koşup

"Efendim kral sizi yemeğe çağırıyor." dedi kafamı sallayıp saraya yürüdüm.

Kapıya vardığımda muhafız kapıyı açtı kral kraliçe ve prens masada oturmuş beni bekliyorlardı.
Hafif bir şekilde dizlerimi kırıp selam verdim ve prensin yanında ki sandalyeye oturdum. Kral eliyle başlayın işareti yapınca herkes sessizce yemeğe başladı. Yemek bittiğinde çalışanlar önümüzden yemekleri topladı. Kral boğazını temizleyerek söze başladı

"Sen ve Ales dağda ki hep gittiğin mağaraya gideceksiniz oraya büyü yapıp sizi haps edecez zaten sana zarar veremez. Sabah gelir açarız." dedi ben kafamla onayladım. Ales konuşunca ona baktım

"Bu dolunayda dönüşmezsem ne olacak?" diye sordu kral

"O zaman büyücüler işe karışır ve seni dönüşmeye zorlarlar." Dedi . Ales kafasını sallayınca

"Dünyada dövüş eğitimi alıyor muydun?"

"Evet küçük yaşımdan beri alıyorum" dedi kral kafasını sallayıp

"Bu iyi oldu en azından şuan sadece kurt tarafınla ilgilenecez." Dedi. Kraliçe

"Buraya geldiğimizde bu eğtimleri görmemesi için küçük yaşta öğrenmesini uygun buldum." Dedi. Kral kafasını sallayıp

"Tamam Tılsım sen çıkıp işlerine döne bilirsin." Dedi. Sandalyeden kalkıp kafamı eğdiikten sonra dışarı çıkıp okula gittim.

Her gün göreve gidenlerle daha çok gelişmemiz için karşı karşıya dövüşürdük. Şuan biraz geç kaldım ama en azından bitmeden yetiştim. Soyunma odasından tayt ve sporcu sütyeni giyip içeri geçtim.  Ayza oturaklarda oturmuş dövüşenleri izliyordu yanına gidince elimi uzattım. İlk önce elime sonra bana bakıp sırıtarak elimi tutup kalktı.

Minderlerde karşı karşıya gelince ilk hamleyi ben yaparak yumruk attım çevik bir şekilde hamlemden kurtuldu. Dirseğini karnıma geçirip ayağıma çelme takınca yere düştüm. Sırtım yere çarpar çarpmaz atik bir şekilde ayağa kalkıp arkasına takla attıktan sonra dizlerine vurdum. Önümde diz çökünce kolumu boğazına sardım ve çok sıkı olmayacak şekilde sıktım. Ayza çevik bir hareketle elimi tutup ters çevirdikten sonra sırtıma koyup beni yere itti. Yerden dizine vurunca acıyla inliyerek o da yere düştü. Göz göze gelince gülmeye başladık

"bir kere bile bir birimizi yenemedik." dedim.

"Aynen" dedi ve gülmeye devam ettik.

Minderde dövüşen ferah ve yalını izlemeye başladık.
İkiside hamlelerini çok iyi yapıyordu. Onlarda küçüklüğünden beri ders aldıkları için bir birimizi yenmemiz sadece bir şekilde olurdu o da dikkat bozukluğu. Şuan Yalın'a olan şey gibi kapının açılmasıyla oraya bakarken dikkati dağıldığı için yeri boylamıştı. Ferah Yalın'a elini uzatarak yerden kaldırdı. Onlar sohbet ederek soyunma odasına girdiler bizde Ayza'yla kalkıp soyunma odasında duş aldıktan sonra üstümüze rahat şeyler giyip yemekhaneye gittik. Yemeklerimizi alıp her zaman oturduğumuz masaya geçtik. Bora bize bakarak

"Bu sefer kim yendi?" diye sordu alayla. Sırıtarak

"Kimse" dedim . Gülüp

"Zaten ne zaman bir birinizi yendiniz ki. " deyip kafasını yemeğine çevirip yemeye başladı.

TILSIM(KAN) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin