7. BÖLÜM : "ÇİÇEKTEN KOPAN KÜL"

118 38 25
                                    

✦ Oy vermeyi ve yorumlarınızı benimle paylaşmayı unutmayın. Bölüm sonunda görüşürüz.
Öpüldünüz <3 ✦

꧁꧂

7. BÖLÜM : ÇİÇEKTEN KOPAN KÜL

Cem Adrian & Mark Eliyahu - Kül


"kaçtığım sandığım her şeyin, bir anda karşıma çıktığını gördüğümden beri boşveriyorum. olsun, acı mühim değil, ben artık hissetmiyorum..."*

꧁​꧂

Karşımdaki o tozlu, soluk gri rengi bina bir anda parladı. Alevlerin getirdiği kızıl parlaklık binayı sarmıştı ve ben, bu binayı ilk kez bu kadar parlak görüyordum. Absürttü, koskoca bir yangın ki ne büyük canlar alan, ne büyük şeyler öldüren; böyle güzel ve güzel olduğu kadar da korkunç bir parlaklık doğuruyordu.

Ufak gözlerim, karşımdaki manzaraya anlam vermeye çalışıyor, bir yangının neler yapabileceğinden habersiz, öylece gözlerini alan alevlerin birbirleri ile olan dansını izliyordu. Çocuk aklıydı işte, ardındaki çığlıkları değil, yaktığı yeri değil, yıktığı enkazları değil; sadece ve sadece ilk defa gördüğü bu manzaranın ilginç bir büyücülüğünü seyir ediyordu.

Bir şeylerin ters gittiğini hissediyordum ancak bunun ne olduğunu kestiremiyordum. Koskoca alevler bu binayı sarmıştı ve etrafta göz gözü görmüyor, içeriden çığlık sesleri kesilmiyordu. Madem bir şeyler ters gidiyordu, öyleyse neden etrafta benden başka kimse yoktu? Eğer bu alevler kötü bir şeye işaretse ki insanların çığlıkları bunu gösteriyordu, neden kimse yardım etmiyor, buna mâni olmuyordu?

Kendimi düşündüm. Ben niye gelmiştim? Şu an niye buradaydım ve buradaysam neden bir şey yapmıyordum?

Acıyan gözlerimi kırpıştırdım ve nefes alma eylemim bile imkansız hâle dönüşürken birkaç adım geri çekildim. Bir şey yapmıyordum, fakat eğer yapabileceksem önce bunu bilmem lazımdı. Bilmiyordum. Ne yapacaktım?

Burada, bu yanan binada, belki de birazdan artık olmayacak olan binada, bana ait bir şey vardı. Evet, bunun için burada olmalıydım. Öyleyse bana ait olan bu şeyi alabilmek için harekete geçmeliydim. Ama bana ait olan neydi? Ve ben onu nasıl alacaktım? Bunları düşünmem yolumu bulmak için bana bir şey mi kazandırıyordu, yoksa dakikalar birbirini kovalarken bir şeyler mi kaybediyordum?

İçeride biri vardı. Hayır, birileri vardı. Fakat içlerinden biri bana aitti. Bana aitse onun orada ne işi vardı?

Buraya ilk gelişim değildi bu. Daha önce de gelmiştim. Hatta bana ait olanı görmüştüm, evet. Bana onu Kartal göstermişti, yanımda o da vardı, hatta ondan öğrenmiştim onun bana ait olduğunu. Öyleyse o şimdi neredeydi? Neden yanımda değildi? Evdeki Cevdet Abi bana kızmıştı. O gün bana çok kızmıştı, az para getirmiştim galiba o gün. Ya da ne galibası; Cevdet Abi bana bir tek para getirmediğimde kızmıyor muydu zaten? Anımsıyor gibiydim, o gün bana kızmıştı evet, fakat her günden farklı kızmıştı. Beni tehdit etmişti. Beni, bana ait olan gibi yapacağını söyleyerek tehdit etmişti. Bana ait olan nasıldı ki beni o gibi yapacaktı? Bunu merak etmiştim ve Kartal'a sormuştum. O ise gelgitleri sona erdiğinde bana onu gösterebileceğini söylemişti. Kartal ben bile bilmezken, benim olduğunu söyledikleri şeyi, nasıl bilebiliyordu? Bunun üstünde durmamıştım çünkü o gün aklımdaki tek şey, o şeyin neye benzediğiydi ve Cevdet Abi beni nasıl o gibi yapabilirdi?

HAZİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin