Sorun Beomgyu'yu yanında çok güzel bir kadınla görmesi değildi. Sorun, o kadınla gözlerinin önünde öpüşmeleriydi.
Yu Ju onu ancak çok iyi bir fırsat yakaladığında yanağından öpebiliyordu. Ama Beomgyu kendi isteğiyle o kadar insanın arasında ve bilmeden de olsa Yu Ju'nun önünde, birkaç metre ötedeki limonata aracından gülerek birer bardak limonata aldıktan sonra eğilmiş ve o kızın dudaklarından öpmüştü.
Kız şirince gülümsemiş ve ayak parmaklarının üstüne yükselip onun yanağını öpmüş, Beomgyu da kocaman gülümsemişti.
Kaskatı kesilmiş bir şekilde onlara bakmaya devam ederken ne yapacağını bilemedi Yu Ju. Arkasına bakmadan kaçası vardı ama ayakları olduğu yere çivilenmiş gibiydi. Orada öylece durması da saçma geliyordu kaçmak istemesi de.
Kız kendilerine uzun uzun baktığını fark edince kostümlü Yu Ju'ya baktı. Yu Ju yutkundu ve kendisine yaklaşan ikiliye elinde tuttuğu afişi uzattı sadece. Kız afişi aldı ve incelemeye başladı.
"Güzel gözüküyor. Tatlım bir ara buraya da gidelim." Beomgyu'ya demişti. Beomgyu gülümsemiş, "Olur gideriz ama önce sen bu akşam bana gel." saçlarına öpücük kondurdu. Kız utanarak gülümsemiş ve başını sallamış ardından Yu Ju'nun yanından uzaklaşmışlardı.
Yu Ju yutkunamayarak orada öylece dikilirken yumruğunu sıktı. Maskenin altında gözleri dolarken dizlerinin bağı çözüldü ve olduğu yere diz çöktü.
"Bu bir hayal olmalı. Hayal olmalı. Hayal olmalı..."
Ağlamasını bastırmaya çalışıyordu.
"Hayal değildi."
~
Zar zor adım atarak kafeye girdi. İçerisi boştu. Hyunjin bir masanın üzerini siliyordu. Sana ortalıkta yoktu.
Kapının açıldığını duyunca gelene baktı Hyunjin. Yu Ju'ydu. Ayıcık kostün içinde paytak paytak geliyordu. Maskeyi çıkartmamıştı bile. Elindeki poşete baktığında onun boş olduğunu gördü.
"Woah, hepsini dağıttın mı? Tek bir günde hem de. Bu iş için doğmuş olmalısın."dedi Hyunjin. Birazda onunla uğraşmak istiyordu.
Fakat Yu Ju kıpırdamadan karşısında duruyor, hiç ses çıkarmıyordu. Hyunjin kollarını önünde kovuşturup kalçasını arkasındaki masaya yasladı ve alayla gülümsedi.
"Ne o? Maskeyi bile çıkarmadın. Çok mu sevdin kostümü? Oysa giymek istemiyordun."
Yu Ju dan tepki gelmeyince hafifçe kaşlarını çattı. Daha sonra maskeden dolayı boğuk çıkan bir iç çekiş sesi duydu. Ağlama sesi gibiydi.
"Sen,"dedi Hyunjin doğrularak. "İyi misin?"
Yaklaşıp maskeyi iki yandan tuttu ve onun başından çıkarttı.
Yu Ju'nun saçları terden alnına yapışmış, yüzü de tere karışmıştı. Fakat bunun haricinde gözleri ve burnu kızarmış, ter damlalarının yanında gözyaşları da vardı.
"Ağlıyor musun?"diye sordu Hyunjin ne diyeceğini bilemeyerek. Elindeki maskeyi kenardaki masanın üstüne koydu.
Yu Ju hıçkırarak ağlamaya başlayıp başını Hyunjin'in göğsüne yasladı. Elleriyle Hyunjin'in tişörtünün iki yanını sıkıp ona hafifçe sarıldı ve ağlamaya devam etti.
Hyunjin elleri havada kalmış bir şekilde ne yapacağını şaşırırken "B-beni aldatıyormuş."dedi hıçkırıklarının arasında. Daha şiddetli ağlamaya başlamıştı. Yere düşmemek için daha çok Hyunjin'e yaslandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love |♡| Hwang Hyunjin
Fanfiction"Bütün bu düzenbazlık üstüne kurulmuş dünyada doğru olanı yapmaya çalışmak aptallıktı belki de. Ama yine de, bir şeylerin güzelleşeceğini ve güzel şeylerin geleceğini biliyordum. Sen gibi..." Başlangıç tarihi - 23.01.22 Tüm hakları Hyunjinin gözünün...