Ders bitiş zili çalmasıyla kalkıp yerime oturdum. Bulut yanıma geldi ve konuştu.
Bulut: Aaa, Gece Hanım, bensiz ne yapıyorsunuz bakalım ?
Bu dediğine gülmüştüm, bu bir gün içinde ikinciydi. Hiç gülmeyen ben, bir gün içinde iki kez gülünce haliyle garipsedim. Kendime gelip ona bakınca sanki gözleri yüzümü incelercesine yüzüme takılıp kalmıştı, gözlerine baktığımda o da gözlerime baktı. Kendine geldiğinde gözlerini kaçırdı. Anladım, o iyi biriydi ve de utangaç biri. İlk defa arkadaşım oldu, hem de 1 tane değil, 2 tane. Bana döndü ve konuştu.
Bulut: Gece, bi' şey sorcam.
Gece: Tabii
Bulut: Hiç böyle; güzel arkadaşların falan yok mu ?
Bu dediğine kahkaha attım, o ise yeşil gözleriyle şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Birde o kumral saçları yüzüne düşünce daha bi' komik olmuştu. O sırada, bize bakan Sahra dikkatimi çekti, bense Bulut'a cevap verdim.
Gece: Sahra'dan başka hiç kız arkadaşım yok ve olmadı da.
Bulut: Şaşırdım, aslında iyi bi' kızsın. Neden hiç kız arkadaşın yok peki ?
Gece: Aslında ben de bilmiyorum, zaten şu an'a kadar sen ve o tek arkadaşımsınız.
Bulut: Yaaa
Üzmüştüm galiba onu, hemen konuyu değiştirmek için konuştum.
Gece: Sen ve Sahra, yani ne biliyim... Yakışıyorsunuz aslında. Hâtta sizden tatlı bi' çift olurdu.
Bu dediğimle yanakları fena kızardı. Anlaşıldı, utandığına göre var bi' şeyler. Sahra'ya baktı, Sahra zaten ona bakıyordu. Sahra kafasını hızla çevirdi. Bulut ise Sahra'ya tatlı tatlı gülümsüyordu. Bu hâlleri çok tatlıydı. Bulut şöyle söyledi;
Bulut: Aslında amacım oydu, yani senin bi' arkadaşınla onu kıskandırmak. Onun belki duygularını öğrenebilir ve bana karşı ne hissediyor anlayabilirim.
Gece: İyide bana söyleseydin ya, sana söz elimden geleni yapıcam.
Bulut: Ciddi mi ?(!)
Gece: Hıhı, evet.
Bulut: Olley be!
ani bir hareketle sarıldı, ilk kez böyle hissettim. Annem ve ablam öldükten sonra, kimse bana böyle davranmamıştı. Şaşkınlığımı üstümden atınca; tebessümle sarıldım ve konuştum.
Gece: Eğer sarılmaya devam edersen; Sahra'nın sana karşı olan bi' duygusu varsa da onu da kaybedecek,çekil hadi.
Bu söylediğimle hemen çekilip suratıma baktı ve zil çoktan çalmış. Hoca sınıfa girince anladık.
Ders başlamıştı, Sahra ise sürekli arkaya bakıyordu. Sahra'nın da Bulut'u sevdiğini anlamıştım. Bulut'a derste olduğumuz için kağıda mesaj yazdım;
Gece: "Bulut, çaktırmadan arada Sahra'ya bak"
kağıdı Bulut'a uzattım, okudu ve Sahra'ya baktı. Sahra ise ona, hemen yazdı ve ben de okudum.
Bulut: "Ne zamandır bakıyo"
Cevap yazdım ve tekrar uzattım.
Gece: "Dersin başından beri"
Bu yazdığımı okuduğu gibi çok şaşırdı.
Hoca ders sonunda yoklama aldı. Sıra bana geldi ve ismim okundu.
Edebiyat hocası: Gece Yeniay!
Gece: Burda!
Edebiyat Hocası: Sen yeni olmalısın, kendini tanıt istersen.
Gece: Hocam arkadaşlarla tanıştık ama yine de tanıtayım. Ben Gece, 19 yaşındayım, daha önce 1-2 kez okul değiştirdim. Bildiğiniz diğer kızlardan da farklıyımdır. Yani bence bu kadarını bilmeniz yeterli hocam.
Edebiyat hocası: Tamam Gece oturabilirsin, ayrıca numaran da '972' bilgine.
Oturdum. Bu dersten bir şey bile anlamamıştım.
Dersler bitmişti ve çıkış saatiydi. Sahra'yla konuştum.
Gece: Sahra, ben Edebiyat'ı anlamadım. Bana anlatır mısın ?
Sahra: Ne zaman buluşalım, ne zaman müsait olursun ?
Gece: Fark etmez, akşama kadar boşum. Sonra, yemek yaparım falan sonrası dolu işte.
Sahra: Tamam, o zaman şöyle yapalım: sen bana numaranı ver, şimdi evlere gidelim, sonra da haberleşiriz.
Gece: Olur, numaram 053...
Telefon numaramı verdim ve eve gittim. Eve gelince; duş alıdım ve üstümü değiştirdim. Yemek yedim ve bi' bildirim geldi.
*Mavi Dolunay grubuna eklendiniz*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece'nin Savaş'ı
Novela JuvenilAşka inanmayıp birbirlerinden ilk gün nefret edip ikinci gün aşık olup zorluklarla mücadele eden iki aşığın hikayesi... +++++++++++++++++++++++++++++++ ... Savaş kravatını yapmaya çalışıyordu. Pek becerememişti. Karşısına geçip kravatını açtım...