Ay Çocuğun Oyuncağı

522 50 75
                                    

Tek kurtuluş yolu günbatımına doğru,
Yok elinden tutan, yardımına koşan
Kendinden başka kimseyi düşünmeyen insanlardan,
Kurtulsan yeter.
Nere ne farkeder?

________

"Neysen bahsediyorsun?" Hürkan Gügen elinde, sabahın yorgunluğunu üzerinden alması için aldığı acı kahvesi bulunan kağıt bardağının etrafını dahada sıktı. 

"Oh... Hürkan." Ali konuştuğu grup arkadaşlarıyla konuşurken, arkasında gelen sesle arkasına doğru döndü. Sakin değildi, gergindi. Hürkan bakışlarından ve cebinde olmadığı ellerinden anladı. "Ömer, okuldan ayrılacağını söyledi." 

Hürkan'ın bakışları durgunlaştı. "Nasıl? Neden?"

"Bilmiyorum."

Hürkan nefesini tuttu, dün geceyi hatırlarken kalbine ağrı çöktü. Ne yapmıştı o? 

Ali'nin bakışları kuşku dolu bir hal alırken, Hürkan oradan kaçmak istedi. "Ne yaptın?" Ali sordu. 

Hürkan geriye bir adım attı. Gözleri etrafta dolaştı, koca bir grup ona bakıyordu. "Odadan çıkın." Ağzı kururken söyledi. "Odadan çıkın!"

"Sana ne yaptın dedim!" Ali bir eliyle Hürkan'ın omuzunu ittirdi ve sendelemesini sağladı. "Sen onun peşinden gittin dün! Değil mi? NE DEDİN DE GİTMEYE KARAR VERDİ!" 

Ali, Hürkan'ın üzerine gitmekte kararlıydı artık. 

Odadaki ortam gergin bir hal adı. Gergin bir şekilde ağırlığının kollarına verdi Hürkan. Gerçekten sadece bunun bitmesini istiyordu. Bir kaç gün önceki garip okul hayatına geri dönmek istiyordu. "Onu öptüm." Hürkan'ın ağzından bir dikenli gül gibi akıp gitti. 

"Dışarıya çıkın." Bu sefer Ali söyledi. Grubun geri kalanı Ali'nin sözü ile ayrıldı. 

Ali ve Hürkan'ın gözleri kilitlendi, ikisi de bir adım bile atmadı. Hürkan'ın yerdeki fayansla bir olup betona yapıştığını hissetti. 

"Nasıl oldu?" Hürkan ilk kez Ali'nin ciddi ses tonunu duyduğunda, anında emire itaat etti. 

"Uzun bir hikaye. 15 tatil bitiminde ki partide dans da onu seçmem ile başladı. Bu kadar ileriye gideceğini bilemezdim. Ama gitti." Hürkan, yorgundu. "Benden hoşlanıyormuş." 

Hürkan, Ali'ye bakmadı. Tepkisini görmek istemiyordu. Sadece bir adım geriye atıldığını hissetti. 

"Yeni fark etmene şaşırdım." Ali'den büyük bir tepki almadı. "Onu neden öpmek istedin Hürkan?"

"Çok çelimsiz gözüküyordu, belki-"

"Öyle bir şey olmayacaktı. Ona sarılsaydın belki daha iyi bir tepki alırdın." 

"Onu neden öptüğümü bile bilmezken, sarılmak çok zor geliyor." Hürkan, ağırlık ile çöktü yere. 

"Kendisini açığa aldırmakta kararlı. Paten üzerinde devam edecekmiş. Seneye Ocak ayında olimpiyatlara katılacak. Şansın varken onu ikna et. Sevgili olamasanız bile onunla arkadaş ol. Bir arkadaşa, bir destekçiye ihtiyacı var..." Ali derin bir nefes alarak, elini Hürkan'In omuzuna koydu. "Haftaya ki müzik yarışması işini ben hallederim." Ve Ali odadan ayrılarak Hürkan'ı bir başına bıraktı. 

Yalnız, bir başına, duyguları ile, karmaşık kafası ile, yorgunluğu ile. 

2 saat boyunca, orada durdu. Onu tekrar gerçek dünyaya getiren, yanı başında duran gitarının çalınmak için parlamasıydı. Hürkan gitarı elleri arasına aldı, telleri tıngırdattı. 

Hit & Run - PorgolaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin