"Saliha, kızım yeter artık ne yeni gelin gibi gülüp duruyorsun?" biyoloji öğretmeni en sonunda arkasını dönüp sinirli bir şekilde konuştuğunda bakışlarımı Saliha'ya çevirdim. Dizlerini kendine çekerek oturmuş yanındaki Ela ile dersin başından beri bir şeye gülüyorlardı.
"Hocam ama anlatsam siz de gülersiniz." dedi haykırırken. Tüm sınıf onun gülüşüne gülerken ben dudaklarımı dişledim.
"Susun, dersi dağıtmayın." dedi Feridun hoca ve önüne dönüp tahta kalemi ile bir şeyler yazmaya devam etti.
Dersin başından beri dikkat çekmeyeyim diye bakmıyordum ona ama şimdi tüm sınıfın gözleri ona dönmüşken ben de doya doya izledim. Sınıf kapısı çaldığında bakışlarımı çevirip saniyeler sonra açılan kapıya baktım.
Uzun boylu, beyaz tenli, sarışın bir kız sınıfa girdiğinde tüm herkesin sesi kesilmişti. Boynundaki dövme aşırı dikkat çekici duruyordu. Benim de kolumda dövme vardı ama müdür kızıyor diye gömlekle kapatıyordum.
"Hocam, dersinizi böldüğüm için özür dilerim. Geçen gün kayıt olmuştum da bu gün geldim." dedi kendini açıklayarak. Biraz sert biri gibi görünse de oldukça kibardı.
"Aa evet görmüştüm seni müdürün odasında, gel bakalım. Otur bir boş yere." dediğinde kafasını salladı ve açık olan kapıyı kapattı.
Tüm sınıf onu izlerken, o sırtındaki çantası ile beraber sınıfa göz gezdirdi. Sınıftaki Mete ve benim yanım boştu sadece. Adımlarını bana doğru yönlendirdiğinde benim yanıma oturacağını anlamıştım. Sıradaki çantamı çekerken, o bana bakıp teşekkür eder gibi gülümsedi.
Ben de ona gülümserken sıraya çantasını koyup ardından yanıma oturdu. İlk oturduğunda direkt tahtaya baktı çünkü hoca dersi anlatmak için onun oturmasını bekliyordu. Hoca saniyeler sonra derse devam ettiğinde geriye yaslandı. Sınıftaki bazı bakışlar hâlâ bizdeydi.
"Ne zaman bakmayı bırakırlar?" diye sorduğunda bakışlarımı ona çevirdim. Rahatsız olmuş bir şekilde tahtaya bakıyordu. Sınıftaki bakışlardan rahatsız olmuştu, gülümsedim.
"İki derse tahliye olursun, göz hapsinden." dediğimde dişlerini göstererek sırıttı ve bana döndü. Ben de ona gülümsüyordum.
"Kader ben bu arada." dedi sıranın altından elini uzatırken. Elini tutup sıktım.
"Umay." dediğimde sanırım ismimi ilk defa duyduğu için sessiz bir şekilde bir de kendisi tekrar edip kafasını salladı gülümseyerek.
Bakışlarım bir an duvar kenarındaki Saliha'ya kaydığında bir kolunu sıranın üzerine koymuş, elindeki siyah kalemi hızlı hızlı çevirirken az önceki gülüşünden eser kalmayacak derece rahatsız olmuş bakışları ile bizim sıraya doğru bakıyordu. Bacaklarını hızlı hızlı titretirken, gözlerimiz birleşti.
Benim baktığımı görünce, bakışlarını çekip tahtaya yöneltti. Yanındaki Ela gülerek bir şeyler söylese de o şu an onu dinlemiyor gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMAMIN KIZI -LEZ
RomanceUmay: Ele gelince şapur şupur, bize gelince yarabbi şükür. Saliha: Siktir amk ibnesi. @khaleessiiii 'nin kitabının gxg şeklinde uyarlanmış halidir. {texting- metin karışık}