İMAMIN KIZI -LEZ

otuz iki

"Eğer zil çalmadan kantine giderseniz, hepinizi yok yazarım." dedi beden hocası, anında itiraz sesleri yükselmişti.

"Ama hocam işte hazır buradayken sıraya girmeden alıyoruz." dediğinde hoca sinek kovalar gibi ellerini savurdu ve yüzünü buruşturdu.

"Konu kapandı." dediğinde yoklama defterini doldurmaya başladı bir elinin üzerine defteri tutarken. Gözlerimi devirip Kader ile beraber banklara yürüdüm.

"Bu hoca gerçekten piçliğine yapıyor." dedi Kader.

"Her hocanın yaptığı işte."

"Deme öyle, Hayat hoca aşırı tatlı bir kadın." dediğinde kafamı salladım, evet o iyi bir kadındı. Banka oturduğumuzda iyice bir yayılıp gerindik.

"Ee sizin Saliha ile durumlar nasıl?" dediğinde sırıttım.

"Çektiriyorum öyle." kaşlarını çattı.

"O sana sinirli değil mi lan?" diye sordu anlamayarak. Sırıtarak kafamı salladım.

"Orası öyle." dediğimde yine anlamamıştı ama üzerinde durmadı.

Gözüm gizli saklı okulun içine giren Saliha'ya kaydığında, dudaklarımı yaladım ve ayağa kalktım. Kader telefonunu cebinden çıkarmışken bana baktı.

"Nereye lan?"

"Ayıcığımı bir kenarda sıkıştırmaya gidiyorum." dedim sırıtırken. Onun da gülme sesini duyduğumda hızlı hızlı okul binasına doğru ilerledim.

Okul binasına ben de onun gibi gizlice girip, etrafıma bakındım. Hiçbir hocaya denk gelmezken, ilk tuvaletlerin olduğu yere ilerledim ama daha sonra aklıma gelen fikirle soyunma odasına doğru yürüdüm.

Saliha beden derslerinde muhtemelen hep soyunma odasında oluyordu. Bazen yanında bir oğlanla giderken, bazen de güneşte yanmamak için soyunma odasındaki küçük köşeye girip uzanıp telefonuyla oynardı.

Soyunma odasına vardığımda iyice bir dizinin içindeymiş gibi hissediyordum. Etrafıma bakıp kapıyı açtığımda umarım bir oğlanla yan yana görmezdim o piçi. Soyunma odasındaki kırık masayı onun götüne sokardım.

İçeri girdiğimde onun olduğu kısıma yürüdüğümde uzandığı yerden hafifçe doğrulmuş, endişeli gözlerle gelen kişiye bakıyordu. Beni görünce rahatladı ama ardından kaşlarını çattı.

"Ne işin var burada orospu çocuğu?" diye sorduğunda sırıtarak üzerine ilerledim.

"Seni öpmeye geldim." dediğimde kafasını olumsuz anlamda salladı.

"İzin vermem." dediğinde çocuk gibi elini dudağına kapatınca kahkaha attım.

Hızla yanına ilerledim ve hemen sıranın kenarına, onun baş ucuna oturdum. Hâlâ ağzını tutarken gülümseyerek uzanıp yanağından öptüm.

"Yavrum hadi ama.." dedim ısrarcı bir şekilde. Yavrum dediğimde hafiften kıpırdandı.

Gülümseyerek elini dudaklarından çektiğimde, uzanıp dudaklarına dudaklarımı değdirdim. Çok küçük bir öpücük kondurduğumda elini yattığı yere koydu. Dilimi uzatıp dudağını yalayınca nefesi hızlandı.

"Özledin mi beni aşkım?" diye sordum fısıdayarak. Yutkundu.

"Özledim." dedi kısık bir sesle

"Anlamadım?" diye sorduğumda dudaklarımı hafiften değdirdim alt dudağına.

"Özledim aşkım."

Hipnoz olmuş gibi konuşuyordu ve bu etkiyi benim yarattığımı bilmek aşırı bir haz veriyordu bana. Dayanamayıp dudaklarına yapıştım.