KAÇAMAK (+18)

Çikolatalı Öpücük

Eve geldiğimde annem evde yoktu saat de erkendi ama sanırım eve hiç gelmemişti. Bunu söylemişti zaten bana o yüzden hiç endişe etmeden odama doğru yol aldım, zaten annemin işi gereği çoğu zaman evde olmuyordu alışmıştım. Tam odama girecektim ki karnımdan bir ses geldi ve bu sesle birlikte uzun süredir bir şey yemediğim aklıma geldi yönümü değiştirip mutfağa doğru döndüm ve kendime atıştıracak bir şeyler yapmaya karar verdim. Yoksa zaten açlıktan bayılacaktım.

Yaklaşık yarım saatin sonunda bir sandaviç yapmayı başarmıştım, açıkçası bu yemek işlerinde pek başarılı olduğum söylenemezdi. Annemin bana öğretmeye pek fırsatı olmadı ama zaten bende meraklısı değildim. Ben yiyici tayfanın arasındayım annem hep bana bu gidişle evde kalacaksın diyip durur ama bu da benim umrumda değil açıkçası.Sandaviçimi de alıp odama gittim ve biraz ders çalışmaya karar verdim. Yemeğimi de yiyerek yaklaşık 1 buçuk saat ders çalıştım ve sonra gözlerim ağrıdığı için kulaklığımı da alıp kendimi yatağıma attım ve playlistimden otamatik oynatmayı açtım.Çalmaya başlayan şarkının sözlerine bende eşlik ettim bu gün diğer günlere kıyasla daha mutlu bir gündü.Biraz müzik dinledim, biraz söyledim sonra tam saate bakmak için telefonu elime alıyordum ki bildirim geldi.
Atlas Bey'den bir yeni mesaj
Ekranı okudum ve hemen heyecanla uygulamaya girdim.

-Nasılsın, ne yapıyorsun bakalım?
Mesajı okuyup hemen cevap yazmaya koyuldum.
-İyiyim, müzik dinliyordum asıl sen ne yapıyorsun hallettin mi işini?
Tedirgince sordum bu soruyu çünkü intikam alacağı her halinden belliydi incinmesini hiç istemiyordum, umarım kötü bir şey olmamıştır.
-Hallettim işte Kumsal boşver şimdi işi falan sen yalnız mısın evde?
-Evet yalnızım annem bir kaç gün gelmeyecek büyük ihtimal işi yüzünden.
-Hmm... Peki o zaman neyse benim işim var sonra konuşuruz.

Bu da neydi şimdi? Hem kendi yazıyor hem de beni başından savıyor, sanki ben yazdım ne bu tavırlar yani ya sabır.
Atlas'ın böyle yapması canımı sıktığı için kalkıp mutfağa gittim, küçüklüğümden beri ne zaman üzülsem kendimi çikolata yerken bulurum ve bunun gibi acil durumlar için evde hep çikolata bulunur. Bir kutu kocaman çikolatamı alıp yatağıma geri döndüm ve paketten hıncımı çıkarır gibi açtıktan sonra bir 3,4 parça birden ağzıma attım. Birden o kadar çok çikolatayı ağzıma almıştım ki yarısı ağzıma sığmadı ama kırma gereği duymadım ve yemeye devam ettim ağzımın her yeri çikolata olmuştu, şu an çikolataya bile sinirliydim o derece ama tabi asıl sinirli olduğum kişi Atlas'tı çikolatadan sadece sinirimi çıkarmaya çalışıyordum.

Birden kapı çaldı ve annemin geldiğini düşünerek ağzımı silmeye bile tenezzül etmeden miskin miskin kapıya yöneldim. Kapıyı açtığımda ise donakalmıştım, Atlas tam karşımda dikilmiş kaşının kenarına dirseğini yaslamış çarpıcı gülümsemesiyle bana bakıyordu çok çekici görünüyordu ve ben şuan kendim için kesinlikle aynı şeyi söyleyemezdim. Bir an kapıyı suratına kapatmayı bile düşündüm ama sonra bunun beni daha da rezil edeceğine karar verip bu düşünceyi kafamdan sildim ve konuşmaya karar verdim.

"Atlas ne yapıyorsun sen burada?"
"Bunu kapıda mı konuşacağız cidden?"
diyerek içeriye daldı.
"Tabi canım geçebilirsin kendi evin gibi rahat et hatta direk sağa dön koridorun sonunda benim odam var." kinaye yapmıştım tabi ki ama ilginç bir şey oldu Atlas sağa döndü ve koridorda yürümeye başladı. Arkasından seslendim

"Atlas delirdin mi nereye gidiyorsun?"
"Odana gidiyorum Kumsalcım sen söyledin ya"

Bu adam beni gerçekten sinirlendirmekten zevk alıyordu bunun başka açıklaması olamazdı. Hızlı adımlarla peşinden koştum ve odama girdiğimde onu kolları kafasının arkasında yatağıma uzanmış vaziyette buldum. Benim aksime gayet keyifli görünüyordu. Hayır anlamıyorum bu cesareti nereden buluyor, cidden çözemiyorum. İyice sinirlendim, gittim ve yanına oturup komidinde duran çikolatamdan bir parça daha aldım o ise o lanet olası çok çekici olan gülümsemesi ile beni izliyordu.