Eren yanında oturan kıza daha fazla bakmadı. Yeşil gözlerini ondan çekip tekrar öğretmene döndü.
"Anlaşacağımızdan eminim" dedi genç kadın.
"Bu gün ders işlemek yerine birbirimizi tanırız diye düşündüm."Eliyle kendisini gösterdi. "Ben Hange, 28 yaşındayım. Üniversiteden sonra yüksek lisans yaptım bu yüzden ilk öğrencilerim sizlersiniz."
Sınıftan herhangi bir kız elini kaldırdı. Söz hakkı alınca konuştu.
"İlişkiniz var mı hocam?"Eren böyle muhabbetleri cidden anlamıyordu. Bir insana tanıştıkları ilk an neden bu sorulurdu ki? Eren kızın sorusunu saçma bulmuştu ancak Hange kıza gülümsedi.
"Hayır, henüz bekarım."
Sınıftan başka biri "Nerelisiniz?" diye sordu.
"Paradis'de doğup büyüdüm" diye cevapladı Hange. Devam etti. "Yüksek lisans için olanı saymazsak ada dışına hiç çıkmadım."
Başka soru soran olmadı. Bu yüzden Hange ellerini sınıfa uzattı. "Şimdi kendini tanıtma sırası sizde," dedi gülümseyerek.
"Duvar kenarından başlayalım."Duvar kenarında en ön sırada oturan Hannah - Eren onun adını yoklamadan biliyordu - çekinerek sordu.
"Ne söyleyeceğim ki?""İsteğini söyle," dedi genç kadın. "İstersen sadece adını ve soyadını söyle, istersen bir sürü bilgi ver. Sana kalmış."
Hange nin söylediklerinden sonra Hannah Yalnızca adını ve soyadını söyleyerek oturdu ve sırayla ondan sonrakiler kendini tanıttı.
Yanına kişiler geldiğinde Hange öğretmenlerden duyduğu birkaç şey söylüyordu. Mesela sıra Armin e geldiğinde onun ne kadar akıllı biri olduğunu duyduğunu söyledi. Sarı saçlı oğlan bunun üzerine belli olmayacak derecede kızarmıştı.
Normal sırayla kendini tanıtma işlemi devam etti. Genellikle herkes adını ve soyadını söylüyordu, arada bazıları en sevdiği renk gibi gereksiz bilgiler de veriyordu ancak kafasına takan pek fazla kişi olduğu söylenemezdi.
Sıra cam kenarına geldiğinde Eren sıkıntıyla ofladı. Kendisini tanıtmak istemiyordu. Sonuçta onu tanıyıp ne yapacaklardı ki?
Bir arkalarında oturan Hitch kendini tanıttığında sıra durdu. Önce tüm sınıf başını çevirdi ardından Hange kaşlarını büzüp onlara baktı. "Bir sorun mu var?" sordu.
Konuşan Mikasa oldu. "Ben tanıtmıştım," dedi kısaca. "Gerek yok."
"Evet, gerek yok" dedi Hange onunla özdeşleşmiş olan gülümsemesiyle.
"Sen devam et."Eliyle kendisini göstermiş olmasına rağmen adını söylememişti. Oysa ki adını biliyordu, Mikasa ya oturması için yer gösterirken adını söylemişti.
Daha fazla beklenenin anlamsız olduğunun farkına vardığında ayağa kalkmaya gerek duymadan adını söyledi.
"Eren."Hange den çok bütün sınıf meraklı bir şekilde onun tarafına döndü. Yıllardır aynı sınıftaydı ama kendini tanıtmak için hiçbir çaba sarf etmemişti. Şimdi de adını söyleyince haliyle meraklanmış ve ona dönmüşlerdi ancak devamı gelmediği için hepsi istediğini alamadan önüne döndü.
Öndeki son iki sırada oturanlar da isim ve soyisimlerini söyleyince nihayet bu saçmalık bitmişti.
"Hepinize teşekkürler" dedi Hange. "Son olarak bir haber iletip sizi serbest bırakacağım."
Sınıfın bir kısmı pek umursamamıştı fakat diğerleri merakını açıkça belli ediyordu.
"Toplantı sonrasında öğretmenlerinizden biri sizleri daha iyi anlamamız gerektiği söyledi" diyerek açıklamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐒𝐚𝐯𝐞 𝐌𝐞, 𝐁𝐞𝐜𝐚𝐮𝐬𝐞 𝐈 𝐂𝐚𝐧'𝐭 𝐃𝐨 𝐌𝐲𝐬𝐞𝐥𝐟
Fanfic"Kurtar beni, çünkü kendim yapamıyorum." •••••• [Eren Jaeger × Mikasa Ackerman] •••••• [Küfür, kan, kendine zarar verme, smut vb. içerir. Rahatsız olacakların okumaması rica olunur.] [30.03.2022 / ?] •••••• [03.05.2022] #1 Eremika [30.06.2022] #1 Mi...