Esaret Kırgınlıkla başlar

2 0 0
                                    


Esaret Kırgınlıkla Başlar - 1

"...Ve ne yazık ki yüreğinin kıyılarındaki engin denizlerin görseli bile korkutuyor insanı. Her sabah kanatlanması gereken duygular ürkek bir şiir gibi uyanıyor güne; gün, son nefesini vermek üzere..."

Hayat mumyalanmış bir muamma; zaman bükülebilir, kırılabilir, durdurulabilir. Tahtaya takım elbise giydirmişler, kısa kollu hitabet ve ezberletilmiş renkler... Neden iftira atanların akıbeti kitaplarda okunmaz ki? Ve duyduklarına inanmadan önce sorgula!

Mumyalanmış mantıkların şüpheyle dans etmesi hazin biraz, biraz da absürt. Ve ne yazık ki yüreğinin kıyılarındaki engin denizlerin görseli bile korkutuyor insanı. Her sabah kanatlanması gereken duygular ürkek bir şiir gibi uyanıyor güne; gün, son nefesini vermek üzere. Uzun cümlelere sığdırılmış "belki" ler, "yarın" lar...; neden farkına varamıyoruz, durağan değil zaman. Bir kuşun kanat çırpması kadar kısa.

Kaça bölünüyor insan?

Taş değil ki ikiye bölünsün.

Milyona bölünüyor. İçi yangın yeriyken topluyor parçalarını.

Yaşamdaki en gerçek kırılma ne fay hattında, ne kalemde kâğıtta olur; en gerçek kırılma insanda olur. -Sen beni nasıl kırdın ve bana nasıl kıydın, hala anlamış değilim.-

Hüznün merdivenlerini gıcırdatmadan kırılır insan. Pas tutmuş özlemlerin kapı kollarında, kilitlerin kırılan anahtarlarında yosun tutmuş eyvahlar yıkar şafakları. Bir nedamet şarkısı yılların koridorlarında toplar paçayı. En bilindik tütün kokusu mantığın küllüğünden dağılır başa. İflas eder beklentiler kıtası, ölümüne arzulanan hiçbir mektup düşmez posta kutusuna ve yine kırılır insan.

Kırılma, hem kalpte olur hem kemiklerde. İkisi de iz bırakır insanda ama kalbin kırgınlığı genç helezonlar açar gök kubbeye doğru. Mayın döşenir sessizce özgür ruhun narçiçeği gülüşüne. Esaret kırgınlıkla başlar. Acele eder ecel, yelpazeler hüzün kitapları.

Anılar arı kovanı; istesen de istemesen de o kovana akar hislerin ve illaki her gülüşünü parçalar iğneler. Aklına düştüğü an kırgın bir mazi; dev bir cehennem gelir oturur yüreğine, kırılır bir mavi. Geriye dönüp baktığında geçtiğin tüm yollar mavi mezarlığı. -Oysa gülüşün en güzel mavimdi.-

Esaret kırgınlıkla başlar; geceye tutulursun, şiire, özleme, kitaplara, anılara, yalnızlığa... 

Huzursuz Yürekler ÜlkesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin