Selamın aleyküm bu benim ilk hikaye yazma deneyimim hatalarım olursa affola
1 Yıl Önce
Sonbahar yavaş yavaş yüzünü göstermeye başlamıştı. Yapraklarla bezenmiş dar sokakta düşünceli bir şekilde yürüyordu. O yürüyordu ama o an zaman yavaşlıyordu sanki, iki seçenek arasında kala kalmıştı. Gitmek.. Kalmak..
Gitmek istiyordu bu şehirden. Hayalinin peşinden koşmak için. Bir yanı ise kal diyordu çünkü ailesi öyle istiyordu.
Gülfem zaten hep onlar ne derse onu yapan bir kızdı. 11 12 yaşlarına gelince artık kapanmalısın Müslüman bir genç kız böyle olmamalı demişlerdi. Aradan birkaç yıl geçince de tesettürlü bir hanım kız namaz kılmadan olur mu hiç demişlerdi. Gülfem bütün istekleri yerine getirmiş namaza da başlamıştı. Oysa o aynadan göründüğü gibi olmayı hiç istemiyordu ki..
Üzerindeki bu aile baskısından kurtulmanın tek yolunun şehir dışında bir Üniversite kazanmak olduğunu düşünüyordu hem zaten arkadaşlarıyla aynı üniversitede olacaklardı. Ortama alışmak da pek zor olmayacaktı onun için.
Tabi ailesini ikna etmek işin en zor kısmıydı. Önce annesine söyledi bu fikrini.
"Ne işin var başka şehirde." dedi annesi.
Bir umut babamasına gitti. Çünkü babası annesinden daha yumuşaktı bu konularda.
"Hele bir sınava gir notun açıklansın bakarız."
Tabi babası onun Ankara Güzel Sanatlar Üniversitesi'ne gitmek istediğinden habersizdi. "Peki" diyebili sadece. Gitmek istediği Üniversitesiyi duyunca şok olacaklardı. İmam hatip lisesine gitmesi için çok dil dökmüşlerdi ama Gülfem bir şekilde oraya gitmekten kendini kurtarmıştı. Yine yapardı hayallerinin peşinden giderken karşısında kimse duramazdı..
Eve yaklaşırken düşüncelerden uzaklaşıp anahtarını aramaya koyuldu. Usulca kapıyı açtı. Eve birkaç saat geç dönmüştü fazla göze batmadan odasına çekilmeyi düşünüyordu. Kapıyı açar açmaz annesi karşısında belirdi.
"Gülfem, nerede kaldın 5 gibi gelirim anne dedin saat 7 kızım. Acaba senin zaman kavramında bir sorun mu var?"
Annesi oldukça sinirliydi. Babası kim bilir kaç defa nerede kaldığını sormuştu.
"Anneciğim çok özür dilerim. Açelya ve Beste'yi bilirsin. Yan yana gelince muhabbet bir türlü bitmiyor. Saat ne zaman 7 oldu hiç anlamadım."
İnandırıcı olması gerekiyordu kızların yanına uğramadığı anlaşılırsa olay çok başka bir boyuta evrilebilirdi.
"Ne Açelya'sı ne Beste'si sen kimi kandırıyorsun."
"Ne kandırması anne.."
"Gülfem boşuna nefesini tüketme kızım onlarla buluşmadığını biliyorum. Açelya seni aramış ama ulaşamamış. Telaşla beni aradı. Nesrin teyze ben Gülfem'e ulaşamıyorum yanındaysa verir misin çok önemli bir şey söylemem gerek diye. Senin yanına geliyordu dedim. Kız şok oldu. Yalan söyleyeceksen bir daha arkadaşlarınıda yalanına ortak et de ne yaptığın ortaya çıkmasın bare."
Ne diyeceğini bilememişti. Başından aşağı kaynar sular dökülmüştü sanki. Ne kadar da aptaldı. Yalan söylerken hiç düşünmemişti. Telefonun şarjı bittiği zaman Açelya'nın aramış olacağını düşündü yoksa duyması gerekirdi değil mi. Şimdi ne yapacaktı peki. Annesi bir yalanını daha yakalamıştı işte.
"Kimle Neredeydin? Söyleyecek misin?"
Uzunca bir sessizlik oldu. Halıyla bakışıyordu genç kız. Keşke elini uzatıp beni şu durumdan kurtarabilseydi. Yada en azından benim yerime cevap verebilseydi diye düşündü bir an. Ama annesinin sesi bu defa daha sert ve net çıkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜLFEM
Teen FictionHayat bize hep seçenekler sunar biz ise hep en güzelini seçtik sanırız. Oysa o yol dikenlerle doludur. Yolun sonu ise uçurumdur. Bu hikaye genç bir kızın iman ile küfür arasındaki savaşını. Dünya hayatındaki inişleri çıkışları. Yalan sevgi ve gerçek...