Annemin ve babamın acısını dindirmek çok zordu ben onlardan teselliyi ararken onları teselli etmeye çalışıyordum çok zor nasıl geçecekti bu acı geçer miydi kafa yememek elde değildi annem ve babam Dicle ,yi görmek istiyorum diyince ben ve doktor cengiz , doktor Erdal odadan ayrılıp asansöre binip bir üst katta çıktık yoğun bakım bölümüne doktor sadece pencereden görebilirsiniz dedi ve yoğun bakım odasını önüne geldik ve hemşirele hazır bekliyordu doktor göz işareti yapıp oda,ya gitmişti ve pencerenin önündeki perde çekildi annem pencereye dokunup tutunmaya çalıştı bir anne için çok zordu babamı göremiyordum ağlamaktan annem kızım uyan sende gitme bizi bırakma ne olur uyan diye feryat ediyordu babam ise şans meleğim uyan senle baba olmayı öğrendim uyan uyan uyan doktor artık yeter bu kadar anneme yetmezdi ama hemşire annemi kolundan tutup götürmeye çalışıyordu zar zor bende babamı götürmeye çalışıyordum ki babam diz çöktü yere artık babamda yıkılmıştı güçlü olan adamdan eser kalmamıştı belki bu daha iyi saatlerdir asansöre binip alt kattaki odamıza gittik bulut ,tu unutmuştuk belkide hepimizden daha çok canı yanıyordu küçüktür anlamaz diye ama öyle değildir ikisini kaybetmiş çocukluk oyun arkadaşı yoktur . Yarım saat sonra doktor geldi bilgi vermek için neyin bilgisini vercekti ki ablam ölü mü diri mı bilmediğimiz yattığını mı yoksa üç cansız bedeni morg köşelerinde olduğunu mu ...
Doktor dediği şey cenazeleriniz işlemleri yapılmış istediğiniz zaman alabilirsiniz diye neyi alacaktık ki alıp nereye götürcektik ben daha öldüklerine inanmamişken bide gömcem mi hayır bu çok ağır geliyor babam bana bakarak kalk der gibi ben baş salladım yapamam ama yapacak bişey yoktu babamla morg ,a indik cenazeleri arka kapıdan dışarı çıkartık dışarda tanımadığım birkaç adam ve iki kadın kim bunlar diyemedim babamı görünce Taner hoca başın sağolsun kalanlara Allah uzun ömürler versin ve ceneza aracı bekliyordu cenazeleri getirer personeller araca bindirdiler araçlara doğru gittiler ben baba annem deyince adamın biri kolumdan tutu merak etme kızım onu getirmeye gitti diye ve biz araçlara doğru giderken annem gelmişti bulut,a bir personelin kucağında arabaya bindirdiler annemi kolunda tutan bir genç kız az önce bahsettigi adamın kızıydı onlar araca binip gittiler ben ve babam o yanımdaki adamla başka bir araca bindik cenaze aracı gitmişti bizlerde arkadan nereye gidiyorduk diye düşünüyordum ki babam ve adam kendi aralarında konuşurken adam önce cenaze namazı kılalım dedi Taner hoca babam da olur murat dedi sonunda öğrenmiştim ismini murat bey herhalde babamın eski arkadaşı diye Murat bütün işlemler hazır babam sağol herşey için ve çok geçmeden camiye gelmiştik ve namaz kılıp yine yola çıktık mezarlıklar camiye yakındı ve sonunda istemediğim durağa gelmiştik araçtan indik mezarlığın içine doğru gidiyorduk cenaze aracı bizden önce çıktığı için o çokta gelmişti cenazeleri indirmiş bizleri bekliyordu biz mezar başına geldik ama annem daha gelmemişti diye baktığımda annemin ağlama sesi kulağımı çınlamıştı ağlaya ağlaya yanımiza geldi ve cenazeleri yavaş yavaş mezara indiriyorlardı bunlar son görevimizdi içim kan ağlıyordu annemi susturmak hiç kolay değildi babam bize güçlü durmak için kendini tutuyordu ama gözyaşları sel olup akıyordu bu iki insanı bir günde kaç defa öldürdüler insan kaç defa ölür ki ben , annem ,babam bugün defalarca ölüp diriltik cenazeler gömüldü toprakla üstüne atılmıştı ve annem kendini yağmur,un mezarına atarak küçüğüm sen daha küçüktün yağmur diye sonra annesin mezarına baktı anne içim yanıyor evlat acısıyla derdimi anlatacak bir annem bile yok anne anne diye bağırıyordu anne kızım sana emanet diye sonra dedemin mezarına baktı baba Taner,in annesi yoktu sen ona anne ve baba oldun sen şimdi onu hem öksüz hem yetim bıraktın diyince babam dedemin mezarına attı kendini ve baba ben bu acının altından nasıl kalkacam diye bütün herşey bitmişti son vedalar edilmişti ve annemin babanın kolunda tutup arabalara koymuşlardı eve doğru yol aldık ve hiç görmediğim evim ne umutlarla gelmiştik bütün umutlarım hevesim kaçmıştı bu şekilde kalmak istemiyordum güzel anılar biriktircetik ailece ne güzel anılarımız olacaktı ama hepsi mazi,de kaldı burdan sonra neler bekliyordu bizi yoksa sırada ablam mı vardı yok onu kaybetmeye kesinlikle ben dayanamam o bana abladan daha çok arkadaş dost herşey olmuştu belki bu acılı günümüzde yanımızda olsaydı bizi teselli ederdi sakinleştirmeye çalışırdı ah ablam
Eve varmıştık evimiz 9 katlı binanın altıncı katıydı etrafında başka binalar vardı ve binaların uzağında büyük bir market ,yol vardı arabadan indiğimizde etrafımızı insanlar sarmıştı şimdi anlamıştım dede,mı nene,mı babam ve anne,mi burası doğup büyüdükleri yer bunlar onların komşuları arkadaşları bu insanları görünce bir nefi acım dinmisti çünkü acımızı ortak olmuşlardı annemi kolundan tutup bina,ya götürdüler bizde onları takip ettik binaya girdik ilk girişte asansör vardı asansöre annemler binip gitmişti şimdi ben babam ve murat bey bindik 6.cı katta çıktık ve indik iki adımdan sonra bizim ev kapı açıktı bizim için açık bırakmışlardı içeriye indiğimde serilmişti herşey düzenliydi eşyalarımız erkenden gelmiş olsa gerek annem babam düzeltmişti diye düşünmüştüm ama öyle değilmiş sonradan öğrendim komşular düzeltmişti ya ne kadar iyi insanlardı içeri geçtim annemi yanına oturdum annem ellimden tutu şimdilik teselli bende buluyordu babam ve murat bey,de diğer oda,ya geçmişlerdi bulut,u bizim için hazırladıklarıni oda,ya götürüp yatağa koymuşlardı komşu kadınlar yemek yapmışlardı ve sofra koyup hep birlikte yedik çok geç olmuştu yavaş yavaş herkes evine gitmişti murat bey ve kızı kalmıştı.Murat bey istersiniz burda kalırız diyince babam yok dedi onlarda çıkıp gitti ve biz yanlız kaldık herkes geçmiş bir oda,da anıları düşünüp ağlıyordu tek umudumuz Dicle ablamın iyileşmesidi..
Sabah olmuştu dünkü acı ve yorgunluktan dolayı kalkmak zor geliyordu kalkıp salona gectigimde kahvaltı hazırdı annem ve babam belliki dün gece yatamamislardi babam hadi oğlum kahvaltı,ya diyince sizlerde gelir yoksa yemem diye tamam dediler biz masaya geçerken bulut,ta kalkıp yanımıza geldi annem öyle bir sarıldı ki yağmur,un yokluğunu onda buluyordu kahvaltı yaptık ve hastaneye gitmek için evden çıktık .
Aradan bir hafta geçmişti hergün nerdeyse hastaneye gidiyorduk ablamın durumu öğrenmek için ama doktorlar artık gelmenize gerek yok dediler zaten bir gelişme olsa ararız diye ama arada bir gidiyorduk herkes birbirinden gizli onca olaylardan sonra içimizi gidip ablama döküyorduk bu annem babam içinde geçerliydi.
Buraya geldiğime sevinemiyordum bile ama günler geçtikçe alışmaya çalışıyordum babam emekli olmuş sürekli evdeydi bulut iyileşmişti artık annem alışmıştı oraya bizlerden yavaş yavaş unutmaya başlamıştık okulların açılmasına kıza bir süre kalmıştı acaba ablam uyanıp okulla gelebilcek miydi bulut,u eve yakın bir okula kaydını yapmıştık bu süre içerisinde hayatımda değişik bir şey olmamıştı yada olmak üzereydi cenazede gördüğüm kız murat amcanın kızı Gizem belki acılarımın dinmesinin sebebiydi gizem o , da benim gibi üniversite kazanmış tesadüf mü kader mi bilinmez aynı bölümü okuyacaktı buna çok sevinmiş olmalıydım yanlız değildim, murat bey diye sesleniyordum ama bana murat amca de diyince artık öyle hitap etmeye başlamıştım.
Aradan bir ay geçmişti herşey düzelmiş gibiydi ama yine bir yanımız eksikti nenem ,dedem ve yağmurdan sonra ablam, mı diye bekliyorduk ama artık bir umudumuz kalmamıştı doktorlar umutlu bişey söylemiyordu
Bir sabah kahvaltısındayken babanın telefonu çalmıştı babam açıp konuştuğu esnada morari düşmüştü annem ne oldu kimdi arayan diye söyleniyordu ama babam telefonla konuşmaya devam ediyordu Allah'tan çok uzun sürmedi ve bize bakarak arayan doktor cengiz ,di
Bizi hastaneye bekliyor diyince ayaklarımızın bağları çözülmüştü ablama bişey olmuştu annem ne dedi onu de diyince babam hiç bir şey buraya gelip konuşalım diye ve biz anlaşmıştık kötü bişey olduğunu iyi bişey olsa zaten derdi doktor diye neyse uzatmadan hemen evden çıktık ve murat amcanın kapısını çaldık kapı komşuydu arabasını istedik adam hemen verdi anlıyorum babamla aralarında güçlü bir bağ var murat amca bende gelcem dedi o ara gizem ,de kapıya geldi ne oluyor diyince hastaneye gitcez dedi ve babasını bakarak bende geleyim mi diyince babası tamam kızım dedi ayakkabıları giyip indik aşağı ve araya bindik direksiyona ben geçtim sürdüm arabayı hastaneye doğru içimde kötü bir his ya bişey olduysa doktor demediyse annem arkadan Taner, ne oldu kızıma diyip duruyordu hepimiz endişeliydik gizem ve babası bizi sakinleştirmeye çalışıyordu ama ne kadar edebilmislerdi
Niyahet hastane önüne geldik arabayı park edip indik ve hızlı adımlarla hastane girdik doğrudan yoğun bakım bölümüne çıktık ordaki danışmana sorduk ablamı nerde bilecekti ki o sonra hemşire geldik bize beklememizi söyledi doktor bey gelecek birazdan o bekleyiş bitmek bilmiyordu nerdeyse dakkalları sayıyordum ve doktor cengiz bey gelmişti .
Hoşgeldiniz dedi annem kızım dedi doktor bey sakin olur biraz annem nasıl olayım doktor oğlum diye doktor tebbesüm etti ve ben gergindim doktorun bu tavrı sinirlimi bozuyordu çok rahat bir şekilde davranıyordu ve babama baktı nasıl diyip bende bilmiyorum beklemiyorduk böyle bir şey diyince ben ve ailem kesin bitti dedik ama doktor gözünüz aydın kızınız uyandı bir mucize oldu bizim içinde
O kadar şaşırmıştık ki ablam uyanmıştı annem o annem yere diz çöktü babamda o da eğilip diz çöküp sarıldı o kadar mutlulardı iki aydan sonra yüzümüz gülmüştü ve ben o sevinçle gizem,e sarıldım o ,da karşılık verdi sevinçten ne yaptığımı bilmiyordum ve murat amcay,la göz göze gelince anladım teşekkür ettim gizeme sevinçime ortak olduğu için belki daha çok olayı ,mı ortak olacaktı babam annemi kaldırdı ve ablam yine ablalığını göstermişti bana söz verdim bir daha ablamı kırmayacam yeterki iyi olsun benle olsun
Annem kızımı görcem deyince doktorla bir alt katta indik asansörle koridorlarda yürüyorduk kızınızı durumu iyi onu yoğun bakımdan çıkartıp normal bir odaya aldık annem babam sevinçten ağladılar bir kez daha evlat acısını yaşamadıklarını için ve oda gelmiştik o kadar heyecanlıydık sanki yıllar olmuştu ablamı görmeyeli ve içeri girdik ablam yatağında uzanmış bizi beklercesini bekliyordu bizi görünce gözlerinde yaş geldi acaba olanlardan haberi varmıydı doktorlar demislermiydi içerde hemsirede vardı annem hemen gitti ablama sarıldı ellini tutu yüzünü öptü ablam bir tuhaf bakıyordu bize niye acaba hepimiz sarıldık öptük onca ayın özlemini gidermeye çalıştık ve sonra murat amca ve gizem geçmiş olsun dedi ablama ablam sağol dedi ve annemle babamla konuşmaya başladı anne nasıl olduğunu anlamadım kaza oldu ve ben gözümü açtığımda hastanedeydim ve dedi ablam nenen ,dedem ikizlerim nerde onlar nasıl dedi hepimiz birbirimize bakıp durduk zamanı değildi bişeyleri söylemek babam iyi diye yalan söyledi ilk defa babamın yalan söylediğine şahit oldum belki daha öncede yalan söylemiş olabilir miydi babam diye geçti içimden
Ablam iyi o zaman onlarda hastanede mı şimdi diyince ağlamamak için kendimizi zor tutuk ah ablam senin hiç bir şeyden haberi yok sanki kaza daha yeni olmuş gibi sanki birkac saatti uyumuş gözlerini kapatmış gibi hissediyordu ah Ablam iki aydır uyuyorsun ve bilmiyorsun babam bişey belli etmemeye çalışıyordu evet kızım onlar şimdi iyiler bunları sonra konuşuruz diye şimdi sen iyi ol o bize yeter ablam iyiyim baba bak kazayı hafif atladım uyandım görüyorsun babam evet şans meleğim dedi ve ablamı öptü annemde öpmeye doyamıyordu ve bana baktı gel başımın belası diyince çok özlemiştim ablamı bana sataşmasını özlemiştim ailece sarıldık ablama sonra doktor bu kadar yeter yormayalım diyince çıktık ama sonunda ablam iyiydi odadan ayrıldık koridora çıktık boş bir yer bulup oturduk bu hastanede acı içinde ayrılmıştık ama şimdi ise mutlu bir şekilde ayrilcağız annem, babam ve murat amca bizden uzaklaştı ben ve gizem yanlız kaldık aramızda fazla mesafe yoktu az çok konuştuklarını duyabiliyordum ablam hakkında konuşuyorlardı nasıl diyicez diye haklılar nasıl diyiceklerdi ablam nasıl bu sürece atlayacaktı her neyse onlar hareder benim arkam onlara dönüktü ve benle gizem sohbet ediyorduk bir ara ikimiz de sustuk ve murat amca baba bişey dedi acaba ne demek istedi ben anlamamıştı ve dediği şey
O kız bu kız mı
Bu ne demekti o kız bu kız neyi ifade etti aslında merak etmiştim ama ablamın iyi olması gizemin daima yanımda olmasi bana yetiyordu ve hastaneden ayrıldık üç gün sonra ablam taburcu oldu gayet iyiydi hep nenem dedemi ikizleri soruyordu hep yalanlarla kandırıyorduk ama çok sürmeyecekti bu yalanlar gerçekleri öğrenince ne yapacaktı nasıl teselli edecektik
Bunlarda geçer diye umuyordum geçecekti ablam biliyorum benim gördüklerimden sonra ben nasıl alışmaya çalıştıysam sende alışacaksın benim gibi tek değilsin ben tek başıma mücadele ettim annem babam vardı onlarda teselli aramıştım bulamamıştım çünkü onlar benden daha çok teselliye ihtiyaçları vardı ama şimdi senin yanında üçümüz ve bulut var.
Hastane,den çıktık eve doğru yol aldık
Burdan sonraki süreç nasıl devam edecekti
Hep babam derdi zaman ilaç gibidir yavaş yavaş iyileştirir haklısın aslan babam
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Seni Sevdim
Fiksi RemajaAcı gelen aşkı mıdır yoksa aşık olduğumuz insanlar mıydı,aşık olduğumuz insanlar ne yapsa yine affeder miydi aşk Ben aşkı onla tanıdım, tadım ne kadar uzak olsa bile yanımdaymış gibi yaşıyordum ruhumu işgal etmiş benliğimi benden almıştı ben bir...