16. Bölüm

23.3K 2.6K 3.1K
                                    

Merhaba 💛

Eşliğinize minnettarım, iyi ki varsınız. Oy vermeyi ve görüşlerinizi belirtmeyi ihmal etmeyin lütfen. 🌸

Keyifli okumalar.

☀️

"Allah çarpsın çocukluğumdan beri şu apartmana yaşıt birisi gelsin diye bekliyordum." diyen Berkay, höpürdeterek içtiği çayını masaya bırakıp Batuhan'ın omzuna geçirdi elini. "Seninle İstanbul'un altını üstüne getireceğiz. Adam gibi adamsın."

İnci'lere kahvaltıya çıkan Batuhan'ı görür görmez genç adamın peşine takılmış ve kendisini zorla kahvaltıya davet ettirmişti Berkay. Masaya oturdukları andan bu yana da susmuyordu.

"Sağ ol Berkay, gezeriz bir gün tabii ki." diye yanıtladı onu ağzına attığı domatesi çiğneyip, yutan Batuhan.

Oldukça şen şakrak görünen Berkay ise, aldığı sözle kafasını salladı ve tabağındaki omletten büyük bir parça keserek ağzına attı.

Lokmasını çiğnerken buruşan yüzüyle İnci'ye dönüp, "İnci abla, sen yaptın bu omleti değil mi?" diye sordu. "Çok tuzlu."

Elindeki çay bardağından bir yudum daha alarak ona gözlerini deviren İnci ise, sandalyesini geri itip ayağa kalktı. Sonra da kıkır kıkır gülerek Berkay'ın yanağından makas aldı.

"Mutfağın yerini biliyorsun, daha iyisini yap da biz yiyelim Berkay'cım." diyerek bakışlarını Zeynep'e çevirdi. "Efe'ye bakayım çıkalım Zeyno'm."

"Mutfaktaki çayın altını yakıver İnci, soğumuş çay." diyen Fikoş'u da yanağından öptü.

"Tamamdır." dedi İnci ve enerjik adımlarla salondan çıkıp mutfağa geçti.

Ocaktaki çayın altını yakarak, Efe'nin odasına ilerleyeceği an çalan zil ile adımlarını kapıya çevirdi. Araladığı kapının ardında obezite problemiyle başı dertte olan Berkay'ın 12 yaşındaki kardeşi Mert'i görünce kocaman gülümsemeden edemedi. Çocuğun da tombul yanaklarının etkisiyle kısılmış gözleri İnci'yi görünce gülmeye başlamasıyla biraz daha kısılmıştı o saniyelerde.

"Aşkııııım nerelerdesin sen?" diyerek hasretle kollarını açtı çocuğa İnci. "Hiç denk gelemedik Mert."

Gülerek ona sarılan çocuk "Arka mahalledeki mobilyacıda çırak olarak çalıştım abla. Annem babam abur cubur almayayım diye harçlıklarımı kesince mecbur kaldım." dedi tatlı ve çocuksu sitemiyle.

İç geçirerek geri çekilen İnci, çocuğun merdiven inerken zorlandığı için kızaran tombul yanaklarını avuçladı ve sevecen gözlerle iç geçirdi.

"Böyle çok ama çok tatlısın. Ama sağlığın için biraz zayıflaman lazım Mert'cim."

Gözlerini deviren Mert, "Boya gidecek boya." diye geçiştirdi oğlan İnci'yi ve kafasını içeri doğru uzattı. "Abim burada mı? Ekmek almaya çıktıydı ortalarda yok."

Anlaşılan Berkay ekmek alma görevini savsaklayıp onlara kahvaltıya gelmişti. Kıkırdayarak içeri seslendi İnci.

"Berkay, kardeşin çağırıyor."

İnci'nin seslenmesiyle eş zamanlı olarak üst kattan merdiven boşluğuna doğru "Baban işe gidecek adam sofrada ekmek bekliyor kaç saattir Berkay!" diye bağırdı anneleri Feraye de tiz sesiyle. "Ayyy! Bu çocuklardan bezdim, aklı olan çocuk mocuk yapmaz!"

"Öyle deme Feraye abla, yolluyorum şimdi." diye bağırdı İnci de üst kata dikti gözleriyle.

O sırada İnci'lerin karşısında oturan ve uzatmalı üniversite öğrenciliği asla bitmeyen Emre, kapısını açarak sirke satan suratıyla dışarı çıktı.

Güneşi YakalaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin