DAĞDAKİ SON KIRLANGIÇ

Hayat hepimizi bir yerden sınardı. Beni yetimliğimle öksüzlüğümle sınamıştı. Geldiğimiz villaya baktım. Güzeldi , asildi ve kişi sayısına göre biraz fazla gelmişti bana. Yinede ses çıkarmadım.
-Evine Hoşgeldin Kızım.

Bunu diyen biyolojik annem Figen Cahitti.

-Hoşbuldum Figen hanım

yüzündeki gülümseme ben ona hanım diyene kadar solmazken hanım sözcüğü ile gülümsemesi yavaşça soldu. Ne yapabilirim hemen üzerine anne baba diye atlamam mı gerekiyordu. Onlara alışmam, güvenmem gerekiyordu.

koltuğa oturmuş birinin konuşmasını beklerken biyolojik babam Ensar CAHİT konuştu.

-Evin neden bu kadar büyük olduğunu merak ediyorsundur kızım. Aslında daha görmediğin 3 oğlum daha var onlar şuan işteler ama seni çok merak ediyorlar. Bugün erken çıkmaya çalışacaklar.

Toplam 7 erkek düşüncesi bile tüylerimi diken diken ederken Gözlerim şaşkınlıktan gözlerim kocaman açılmıştı. Figen hanım o kadar genç durmasına rağmen 8 evlat dünyaya getirmişti. Ben küçükken hep kalabalık ailelere özenirdim şimdi ise benim kalabalık Ailem askeriyedeki askerlerimken başıma 7 abi anne ve baba çıkmıştı.

- Ben biraz dinlenmek istiyorum da kalacağım odayı gösterir misiniz ?

abilerden biri ayağa kalkıp konuştu.

-Gel ben göstereyim sana odanı küçük hanım.

Sondaki küçük hanım lafıyla kaşlarım çatılsa da aynı hızla geri indirmiştim kaşlarımı.
Girdiğim odayı biraz incelemiş sonra bedenimi yatağa bırakmıştım. Yorgundum , kırgındım en önemlisi de artık tükenmiştim. Kıyafetlerimi hazırlayıp banyoya girdim. Sıcak suyun tenimle temas etmesiyle gerilen vücudum mayışmıştı. Bir an temizlendiğimi hissettim oysa ben o kirlenmiş küçük kızdım. bornozu giyip giyinme odasına bıraktığım kıyafetleri giydikten sonra saçlarımın ıslak olmasını umursamadan gözlerimi karanlığa teslim ettim.
...

Üzerimdeki beyaz elbise ile ormanda deli gibi koşuyordum. Nefes alış veriş seslerim ormanda bile duyulurken kalbim hızla atıyordu. Biraz daha koştuktan sonra bir ses duyuldu.
-Komutanım
bu ses, bu ses timimdeki Ferdinin sesiydi.
-Ferdi , Aslanım.
Sonra tek tek hepsinin bedeni karşıma geçti bu sefer dağdaydık.  Onların şehit olduğu yerdi burası.
Hemen Selimin yanına oturdum aynı o günkü gibi.
-Komutanım...

-Konuşma Selim yorma kendini bak simdi gelecekler bizimkiler.

-Komutanım beyaz güvercinler ne kadar güzel görüyor musunuz ?

bulunduğumuz yerde kuş bile yoktu.

-Komutanım , a-anne-me söyleyin arkamdan ağlamas-ın di-dik dursun. Komut-Komutanım siz sizde ağlamayın.

gözlerini yummasıyla ağzımdan bir feryat çıktı.

-SELİMMM  

Onların naaşlarının başında kaç saat kaldım saymadım birinin beni zorla kaldırmasıyla kaldıran kişiye baktım Fırtına timinin komutanı Asrin Yüzbaşıydı.
...
Kan ter içinde uyanmamla etrafıma baktım gün aydınlanmak üzereydi. tekrar duş alıp üzerime siyah kazak siyah pantolonumu giyip aşağıya indim. Salonda koltukta oturan bir kişi vardı.   Daha önce görmemiştim galiba görmediğim diğer abilerden biriydi. Yüz siması çok tanıdık geliyordu. Ayak sesimle bana bakarken onun suratında şaşırmış bir ifade vardı.

-Senn... Asmin KIRLANGIÇ

Bende ona bakıyordum ama tanıyamamıştım.

-Beni nereden tanıyorsunuz???

Bana uzunca bakıp derince yutkundu.

-Ben ... Ben Şehit Selim Günerinin yakın arkadaşıydım. Cenazesinde konuşmuştuk...

İsmini duymamla gözlerim doldu.  Titreyen sesimle konuştum.

-Hatırladım.

onunda gözlerinde hüzün vardı. Oturduğu yerden hızla kalkıp sıkıca sarıldı. Fark ettim ki birinin bana sarılmasına ihtiyacım vardı.

-Vay kardeş sarılması he...

arayla söylenen sözlerle birbirimizden ayrılmış söyleyen kişiye bakıyorduk bu hastanede gördüğüm abilerden biriydi. Neydi adı neydi hah buldum  Kerimdi.
Bizim gözlerimizi kızarık ağlarken görmesiyle kaşlarını çattı.

-Lan hıyar kızı ilk günden ağlattın mı ?

Bana kızacak sanırken kardeşine kızmıştı. Sonra bana şefkatle bakıp bir kolunu omzuma atarak kendine doğru çekti.

-Ağlama güzellik. Ağlayınca çok çirkin oluyorsun.

Bunu gülerek söylese de gözlerindeki şefkat belli oluyordu. Birine o gün orada bir sevgi besledim. Abim olduğunu beni ağlarken gördükten sonra şefkatle bakmasıyla hisettim.
...

Herkesin toplanmasıyla güzel bir kahvaltı yapmış sonra da herkes işine gitmişti. Evde ben ve Figen hanım birde hizmetli Kadın Sultam Hanım vardı.

-Sultan bize iki orta kahve getir canım.

sonra bana dönüp konuşmaya devam etti.

-Kahve içip konuşuruz değil mi kızım.

kahveleri sipariş ettikten sonra bana niye soruyorsunuz demek istesemde diyememistim karşımdaki kadim 24 yıl kızına hasret kalmış bir anneydi o yüzden olumlu anlamda baş salladım.

Ben geldim ilham perilerim sürekli bu kitap yazmam için ilham veriyorlar. Begenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın sizleri seviyorum hoşçakalın...
😘🤜🤛🐞🐞🤗