MAFYANIN SEVDİĞİ 2'

31"

Telefonumu alarmıyla gözlerimi açıp yerimden hafif kalktım.

Telefonumu alıp alarmı kapattım.
Yan tarafımda uyuyan kaan'a baktım.

Gece saat bire gelirken tiktok hesabımı açıp biraz dolaşıp uyumuştum. Demeki Kaan daha geç gelip yanıma yatmış. Sebep?

Telefonumu elime alıp biraz bakınktan sonra tiktok girdim.

Videoma yeni beğeni ve takip istekleri gelmişti.

Bu videonun büyüyeceğini hiç düşünmemiştim. Acaba silsem mi?

Ortadaki artı tuşuna bastım ve şarkı seçmeye girdim.

"ah canım sevgilim" dedim kendi kendime.

O şarkıyı açıp nakarat kısmını söylerken video çektim.

Tabi yanımda bay ukalada vardı!

Gözlerim çok hafif kızarıktı ve dudaklarımda biraz şişlik vardı.

Ama doğal halim gerçekten çok hoş görünüyordu.

Videonun altına 'uygarların efendisi' yazıp paylaştım ve yataktan kalktım.

Üzerime siyah bol bir swit giyip altıma kot dar bir pantolon giyindim.

Saçımı açık bırakıp taradım.
Dudaklarıma parlatıcı, gözlerimde maskara sürüp çantama gerekli şeyleri koydum.

Aşağı inip mutfakta kendime tost yaptım ve yemeye başladım.

Tostum bittiğinde tam çıkacaktım ki telefonum aklıma geldi.
Hemen üst kata çıkıp odamın kapısını yavaşça açtım, sehpadan telefonumu aldığımda Kaan gözlerini açtı.

"nereye gidiyorsun"

"okula gidiyorum"

"bekle ben bırakıyım"

"e şey bırakıcaktı neydi onun ismi"

"selimin işi var bu gün"

"tamam hadi hızlı ol geç kalıcam."

"yarım saat geç kalırsan bir şey olmaz"

"dersten geri kalırım"

"geri kalsan bile mezun olacağını biliyorsun"

"hile sevmiyorum"

"olsun zaten bir yılın kalmış boşuna gidiyorsun"

"bir yıl mı daha en az 2 yılda üniversite var ki bende bu zeka varken iki yıllığa gitmem."

"üniversite hâyallerine pek kapılma derim"

"niyeymiş o?"

"e gitmiceksin"

"off Kaan sabah sabah moralimi bozma gitmek istiyorum ve gidicem o kadar yıl boşuna okumadım ben!"

"tamam yavrum sen bunları düşünme okulun bitince anlarsın ne demek istediğimi... Yada görürsün" diyip odadan çıktı.

Ne demişlerdi.... Heh buldum, deliye he demek sevapmış aynen kaan!

Aşağı inip kapının önünde kaan'ı beklemeye başladım.

On dakikanın sonunda Kaan siyah boğazlı kazağın üzerinde takım elbise çeketi altında ise pantolonla siyahlara mükemmel gözüküyordu. Arabaya binip ilerlemeye başladığımızda Kaan konuştu.

"bu gün beraber çıkıcaz okuldan yine."

"tamam"

"nereye gidicez merak etmiyormusun?"

"dün söndürdün merakımı."

"yapma böyle güzelim önemli bir mevzu vardı, yanımda gelemezdin."

"umrumda değil gezmeye meraklı değilim zaten"

"dün öyle demiyordun ama kabinde vicut gösterisi falan" dedi sırıtarak.

"saçmalama Kaan yok öyle bişey."

"tamam, kesin öyledir."

"off kan sana nefesimi boşuna harcamiycam" dedim araba durduğunda. Pencereden dışarı başımı çevirip kaçak okuluma baktım.

Kaan çenemde tutup beni kendine çevirdi ve aramızda santimler varken fısıldadı.

"o zaman nefesimizi daha dolu şeylere harcayalım."

"nasıl y-"

Dudaklarımı buluştuğu da ilk defa onu itmek istemedim. Sadece gözlerim kapalı bir şekilde onun beni öpmesine izin verdim.

Hafif geri çekildiğinde bende arabanın kapısını açtım.

"iyi dersler" dedi hiçbişey olmamış gibi.

bense "sağol" demekten başka bişey diyemedim.

Yalan yok etkilenmiştim.
Hemde baya...