MAFYANIN SEVDİĞİ 2'

35"

Az sonra doktor ve Kaan geldiğinde doktor sorunun halledildiğini söyledi bizde eşyalarımı alıp hastaneden çıktık.

Arabaya bindiğimde Kaan akrabayı çalıştırırken ona dönüp konuştum.

"nasıl hallettin sorunu"

"salaklar soy ismini yanlış yazıyolarmış bu bilgilerle başka kızda varmış sanırım onunla karıştırmışlar."

"Kaan ben salakmıyım? Sorun olduysa başka şey deneselerdi"

"hastaneye girerkende sorun oldu zaten olur öyle şeyler yorma sen kendini arkana yat dinlen"

"Kaan Bi açıklama yaparmısın?"

"bilge boşver dedim yavrum"
Dedi sesini yükselterek.

Önüme dönüp sustum. Anlaşılan cevap alamayacağım.

**

Gözlerimi açıp yatakta diğer tarafıma döndüm.

Burak arayıp evin güvenli olduğunu söyleyince eve geldik.

Kaan odaya girip yatağımın kenarına oturdu.

Başıma doğru eğilip dudağımın kenarına öpücük kondurduktan sonra konuştu.
"yemek hazır güzelim kalk hadi."

"canım istemiyo uykum var"

"tamam yemeğini ye uyu"

"istemiyorum" dediğimde başını kaldırıp bişeyler mırıldandı.

"öğrenmeden hiç bişey yapmicaksın deme"  başımı sağa sola sallayıp konuşmasını bekledim.

"tamam o zaman yemeğini ye söylicem"

"güveniyim mi"

"bilmem güvencekmisin yoksa inat ettiğinde yaptığımız Bi kural vardıya hani onumu yapalım?"

"ne kuralı?"

Ellerimi tek eliyle başımın üzerinde tutup dudağımı öpmeye başladı öpüşü boynuma inerken bende durması gerektiğini söylüyordum. En sonunda çekildiğinde ellerimi ondan kurtarıp dudaklarımı koluma sildim.

"napıyosun sen ya!"

"ne kuralı dedin bende gösterdim."

"söyleyede bilirdin ben senin deney tahttan değilim istediğin zaman iğrenç dudakları bana değdiremezsin!"

"iğrenç ha? Geçen gün öpüşüme karşılık verirken öyle demiyordun ama."

Yanaklarım alevlenirken hemen yataktan kalkıp odadan çıktım.

Banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra tekrar aşağı odama girdim.
Kaan odada yoktu.

tayt onun üstüne ise uzun beyaz bir tişört giyindim. Odaya göz gezdirdim telefonumu olmadığı aklıma geldi.
Saçlarımı açıp aşağı indim.

Kaan masanın başında oturmuş yemek yiyordu.
Bende masaya oturup tabağı dan bir çatal aldım.

Kaan'ın gözleri üzerimdeyken yavaşça yemek yemeye devam ettim.
Doyduğumu hissettiğimde Kaan kalkıp kapıya doğru ilerledi.

"Kaan! Söyle hadi"
Diyerek onu durdurdum.

"hazırlan, İstanbula gidiyoruz" diyerek  kapıdan çıktı.

İstanbul mu!
Ne yapıcaz ki?
Belki kaçabilirim oradayken?
Ama Kaan, ben kaçarsan ona ne olucak... Kendine gel bilge sanane ondan kendini düşün.

Yukarı çıkıp kol çantama rahat Bir iki tane rahat kıyafet koydum, converslerimi giyip aşağı indim. Kapının önüne geldiğimde Kaan arabadaydı.

Hemen yanına oturup heyecanla sordum.

"neresine gidicez İstanbulun"

"sizin oraya"

"NE! ANNEMİN YANINA Mİ?"

"Kulağımı siktin bilge niye bağırıyosun"

"heyecandan şey oldu... Kaan beni özgürmü bırakıcaksın"

"hayır ufak bir ziyaret"

Bu ziyaretin maksadı ne?
Birden bire ne oldu?
Annemin haberi var mı?
Ama... Artık o kadını görmek istemiyorum ki?

Allah'ı nolur yardım et...