Merhabalar ben geldim
Keyifli okumalar~
Yorucu bir okul gününün ardından Taehyung hızlı bir şekilde kampüsün bahçesinde ilerliyordu. Bu sırada da gözleri etrafta dolanıyor, sevdiği alfanın bedenini görmeye çalışıyordu. Jungkook'un kendisine okulun önünde olduğuna dair attığı mesajdan beri sabırsızca hareket ediyor, onu bir an önce görmek için adeta can atıyordu. Hâlbuki son bir haftadır olduğu gibi dün gece geç saatlere kadar onunla birlikteydi. Fakat aradan geçen saatler Taehyung'un Jungkook'u özlemesi için fazlasıyla yeterli olmuştu.
Bir süre oldukça büyük olan kampüste ilerledi. Nerdeyse çıkış kapısına varmıştı ki gözleri kocaman ceylan gözlerle buluştu. Jungkook, Taehyung'un kendisini fark etmesiyle gözleri kısılana dek gülümsedi. Bir insanın gözlerinin içi gülebilir miydi? Ya da o gözleri gökyüzündeki bütün yıldızlardan daha parlak olabilir miydi? Söz konusu Jeon Jungkook'un Taehyung'a yönelttiği aşk dolu bakışlar olduğunda bu hiç de imkansız bir durum değildi.
Taehyung, tıpkı Jungkook gibi yüzüne sıcak bir gülümseme yerleştirdi ve koşar adımlarla Jungkook'un yanına vardı. Jungkook'un elleri saniyesinde Taehyung'un belini bulmuş ve bedenini kendisine doğru çekmişti. Taehyung bu durumdan hoşnut bir şekilde kıkırdadı ve ellerini Jungkook'un geniş omuzlarına koyarak konuşmaya başladı. Önce, "Hoş geldin." Dedi. Daha sonraysa, "Okula gelmen benim için sürpriz oldu." Diye devam etti.
"Okula devam etmek için öğrenci işleriyle konuşmaya geldim." Diye cevap verdi Jungkook. Bu sırada bir eliyle Taehyung'u sıkıca kavrarken, diğer eliyle ise sırtını yavaşça okşuyordu. "Gelmişken seni de görmek istedim. Çok özledim seni. Ayrıca..." Dedi ve duraksadı. Ardından biraz geriye doğru çekildi ve Taehyung'u başta aşağıya doğru hızlıca süzdü. Taehyung'un üzerinden kahverengi bir takım elbise vardı. Belinde ise takımla aynı renkte bir kemer vardı. Jungkook, Taehyung'un kahverengi takım elbise içinde ne kadar hoş göründüğünü düşündü. Özellikle ceketin üzerinden bağlanarak ince belini ortaya çıkaran kemer Taehyung'a fazlasıyla yakışmıştı. "Okula bu kadar şık geldiğini bilseydim, her gün seni almaya gelirdim."
Taehyung, Jungkook'un gözlerindeki hayranlık dolu bakışlardan dolayı omegasının hareketlendiğini hissetti. Hâlbuki Jungkook sadece onu süzüyordu. Eli bile artık sırtında hareket etmiyor öylece belinde duruyordu. Yine de omegası sadece alfanın bakışlarıyla bile deli gibi heycanlanmıştı. "Tarzımı beğenmene sevindim."
Jungkook, "Çok beğendim." Dedi ve gözlerini Taehyung'un saçlarına çıkardı. Bir eli havalandı ve Taehyung'un alnını örten saç tutamlarından birini geriye doğru itti. Bu sırada bakışları ise Taehyung'un gözlerindeydi. Jungkook, Taehyung'a o kadar derin bakıyordu ki, Taehyung göz bebeklerinin titrediğini hissetti.
"Planımız ne?" Diye sordu Taehyung.
"Önce bizim eve uğrayalım. Annem seni görmeyi çok istiyor. Daha fazla geciktirmeyelim. Daha sonra da senin evine uğrar eşyalarını alır geceyi geçireceğimiz yere gideriz."
......
On beş dakikalık yolculuğun ardından Jungkook arabayı evinin önüne dikkatli bir şekilde park etti. Daha sonra ise bakışları hemen yan tarafında oturan Taehyung'u buldu. Taehyung hem fazlasıyla gergin hem de heycanlıydı. Daha önce Jungkook'un annesiyle bir kaç kez konuşsa da bu sefer durum diğerlerinden daha farklıydı. İlk kez Jungkook'la aralarında bir şeyler varken karşısına çıkacaktı. Bu durum ister istemez onu geriyordu. Nasıl davranacağını ve ne söyleyeceğini bile bilmiyordu. Bir saat önce yaklaşık yüz elli kişinin bulunduğu amfide fazlasıyla büyük bir öz güvenle ders anlatan o kişi değilmiş gibi davranıyordu. Bütün öz güveni bir anda yok olup gitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ravenge Of Love | Taekook
Fanfiction-omegavese / texting & düzyazı / tamamlandı- Bütün okul tarafından zorbalık gören Taehyung, yıllar önce kendisini aşağılayarak terk eden sevgilisi Jungkook'la tekrardan bambaşka biri olarak karşılaştığında, intikamını Jungkook'u kendisine aşık edip...