Bölüm 28

7.3K 663 554
                                    

Merhabalar ben geldim

Nasılsınız?

Her zamanki gibi tabii ki bölümü kontrol etmedim. Bu yüzden yazım yanlışlarını görmezden gelin.

Hemen bölüme geçelim o zaman. Bölümün sonunda görüşürüz.

Keyifli okumalar~

Şehir merkezine uzak kuytu bir mahallenin oldukça eski olan bir apartman dairesinde, kan dondurucu bir cinayet işlenmişti. Cinayete kurban giden adamın cansız bedeni kanlar içinde yerde uzanıyorken, katil ise adamın yanı başında kanlı ellerini arkasına gizlemiş bir şekilde dizleri üzerinde oturuyordu. Bu sırada odada ayakta dikilen başka biri daha vardı. Bu kişi Taehyung'dan başkası değildi.

Taehyung'un gözlerinde barındırdığı dehşet korkunçtu. Büyümüş gözleriyle yerde kanlar içinde yatan bedene bakıyordu. Jungkook'un dakikalar önce girdiği transa, şimdi de Taehyung girmişti. O sırada Jungkook'un dolu gözleriyse Taehyung'un üzerindeydi. Dehşete düşmüş yüz ifadesinde göz bebeklerini hızlıca gezdirdi. Gözleri Taehyung'un gözbebeklerine iliştiğindeyse, Taehyung'un gözlerindeki bakış içini ürpertti.

Jungkook, ne yapacağını bilemedi. Bu olaya şahit olmasını istediği son insan Taehyung'ken, ilk şahit olan kişi Taehyung olmuştu. Taehyung'un gözlerindeki ifadeye daha fazla dayanamadı ve ayağa kalktı. Jungkook'un ayağa kalkmasıyla Taehyung'un gözleri Jungkook'u buldu. Bir kaç saniye hiçbir tepki vermeden beklese de Jungkook'un kendisine doğru bir adıma atmasıyla, Taehyung da geriye doğru bir kaç adım attı.

Jungkook kanlı ellerini hâlen bedeninin arkasında saklıyorken, Taehyung'un gerilemesiyle duraksadı. Hayal kırıklığı yüzüne yansıdı ve omuzları aşağı doğru düştü. Kalbi acıyla sızlıyorken, "Bir katil değilken de benden kaçıyordu." Diye geçirdi içinden. "Şimdi ise bir katilken nasıl ona yaklaşabileceğimi düşündüm ki?"

Mantıklı tarafı Jungkook'a bu acı gerçekleri fısıldıyorken, duygusal tarafı büyük bir yıkımın tam ortasındaydı. Taehyung'un kendisinden kaçıyor oluşu zaten Jungkook'u fazlasıyla yaralıyordu. Kendisinden iğreniyor oluşunu ise kaldıramayacağını düşündü. Bir başkası ona bu şekilde baksaydı Jungkook'un umrunda bile olamazdı. Zaten bir katil olmayı planlarken de bu tür bakışların hedefi olacağının farkındaydı. Fakat söz konusu sevdiği adamın hayran olduğu gözlerindeki iğrelti dolu bakışlar olduğunda, Jungkook'un buna katlanacak gücü yoktu.

Göz yaşları yavaşça yanağından süzülüyorken, daha fazla Taehyung'un gözlerindeki bakışlara mağruz kalmamak için biraz önce yere bıraktığı telefona yöneldi. Arkasına sakladığı ellerine bulaşmış kanı temizlemek için pantolonuna birkaç kez sürttü. Kurumuş kanı bu şekilde ellerinden arındıramayacağını çok iyi bilmesine rağmen bunu yapmaya devam etti. Taehyung'un ellerindeki kanı görmesini istemiyordu. Halbuki ellerindeki kanı silese bile her şey ap açık ortadaydı. O kanlar somut olarak ellerinden silinse bile soyut olarak Jungkook'un elleri her daim kana bulanmış olacaktı. Jungkook hiçbir şeyi saklayamazdı. Çabası boşuna ve nafileydi.

Jungkook, yerdeki telefona uzandı ve polisin numarasını tekrardan tuşladı. O sırada Yoongi, Seokjin ve Jimin de içeri girdi ve Taehyung'un yaşadığı dehşetin bir benzerini onlar da yaşadı. Hepsi kas katı kesilmiş bir Jungkook'a bir de yerde uzanan bedene bakıyorlardı. Onlar da tıpkı Taehyung gibi fazlasıyla geç kalmışlardı. Bu noktadan sonra artık geri dönüş yoktu.

Kandan midesi bulanan Taehyung eliyle ağzını kapatıp odanın bir köşesine doğru yürüdü ve kendine gelmek için bir süre derin derin nefesler aldı. Hayatında ilk kez kanlar içinde ölü bir beden gördüğü için bundan fazlasıyla etkilenmişti. Uzun süre gördüğü bu görüntünün etkisinden çıkamayacağı bariz bir gerçekti. Psikolojisinin kaldıramayacağı türden bir olaydı bu. Taehyung, kâbuslarına yerdeki cansız bedeni misafir edeceğine emindi. Fakat Jungkook'un elindeki telefondan yükselen polisin sesiyle Taehyung o an kendi akıl sağlığını düşünmeyi bıraktı ve gözleri hızlıca Jungkook'u buldu.

Ravenge Of Love | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin