"İki haftalık gezi için bu bavul biraz fazla büyük değil mi güzelim?"
Ayağımla bavulumu çekerken gözlerimi devirdim, sabahın köründe buraya gelmiş, abimi ve beni uyandırmıştı. Şimdi ise kafamın dibinde bana sataşıp duruyordu, huysuzlanmıştım.
"Küçük bir bavul bu, görmüyor musun hyung?"
"Hmm." Yaslandığı koltuktan kalkarak bana doğru adımlamış, kollarını arkamdan belime sardığında duraksamıştım. Jungkook ani hareketler yapmaya bayılıyordu, her ne kadar abim bu anları bozmayı sevse de dengem şaşmıştı.
Bir şey söyleyemedim, ensemde hissettiğim nefesiyle kolları arasına daha çok sinmiştim. Bu hoşuna gitmiş olmalı ki ufak gülüşü kulağımı okşamıştı. Kolları arasında sesimi çıkartmazken o dudaklarını boynuma doğru ilerletmiş, sürterek derince nefes almıştı. "Hyungun bu kokuyla nasıl baş edeceğini bilmiyor."
Güldüm. Abim bu hâlimizi görse büyük ihtimalle ilk önce Jungkook'u, daha sonra beni kovalardı. Kolları arasında ona doğru dönerek boynuna doğru uzandığımda, aşağıya doğru gelen ayak sesleri yüzünden ayrılmak zorunda kalmıştık. Abim sırtına taktığı çantası ve ikonik güneş gözlükleriyle heyecanlı görünüyordu.
"Bana bakın yapışık bebeler, oraya gittiğimizde benden uzak durun ki insanlar beni sizin bir şeyiniz sanmasın. Sonra rezil ediyorsunuz beni, özellikle sen Jungkook."
"Yine canın yumruk çekiyor bakıyorum."
"Çok sıkıcısın, her zamanki gibi."
"Yeter, çok konuşuyorsunuz. Hadi artık geç kalacağız." İkisinin de konuşmasını bölerek bavulumu çektiğimde abim, ayakkabılarını ayağına geçirir geçirmez dışarıya çıkmıştı. Peşinden ben de onu takip ettiğimde kendi evimizin kapısını Jungkook kilitleyerek bize dönmüştü. "Sana ne ara yedek anahtarı verdiğimi hatırlamıyorum."
"Ben verdim." Bavulumu abime vererek arabaya koyması için yardım ederken saçlarımı karıştırmıştı, gerçekten bana kıyamadığı için Jungkook'a sataştığına emindim. Ya da değildim, bilmiyorum. Onlar küçüklükten bu yana didişirlerdi.
Kendileri kavga edip dururlardı ama başkaları onlara sataştığında, işte sorun o zaman başlardı. Bir keresinde bir çocuğu ağlatana kadar özür dilemesi için yalvartmışlardı, birileri onlara zorbalık yapmadığı sürece kimseye zararı dokunmayan, sürekli beraber dip dibe gezen iki çocuktular o zamanlar. Gerçi, şimdi de pek bir farkları olduğunu sanmıyorum.
Ben daha liseye başlamadan önce, ikisi de okulda kavgaya karışmışlardı. Annem ve babam onları olaydan kıl payı kurtarmış, bir güzel de azarlamışlardı ama asla akıllanmıyorlardı.
"Öne oturacağım."
"Alt tarafı okula kadar benim arabamla gideceğiz, illa yapışacaksın bana."
"Susacak mısın? Başım şişti piç herif." Abim söylenerek yan koltuğa yerleştiğinde ben çoktan arka koltuğa oturmuştum bile. "Hayır anlamıyorum ne diye kendi arabamla gitme iznim yok? Sessiz sakin varacaktık işte kamp yerine."
"O zaman okulca yapmanın anlamı ne hyung?" Bana aynadan bir bakış attığında kıkırdayarak koltuğa sinmiş, abimin ikimize attığı sorgular bakışlarla karşılaştığımda duraksamıştım. Bir şeyi de gözden kaçırsa ölürdü sanki, gözü sürekli üstümüzdeydi herifin resmen.
Arabada sürekli didişmelerimiz sonucunda okulun önüne geldiğimizde herkes otobüslere doluşmuştu bile, gözlerim otobüse binerken boş yerde gezindi. İleride, sadece Yoongi'nin yanının boş olduğunu gördüğümde direkt olarak oraya ilerleyecektim ki, orta koltuğa oturan abimi kaldıran Jeon beni cam kenarına itmişti. Abim şaşkınca ona bakarken Jungkook yanıma oturarak sırıttı. "Yürü git Yoongi'yle otur."
"İyi, tüm yolculuk boyunca seni çekecek değildim zaten."
"Ben de seni seviyorum dostum."
Gülerek ikisinden de bakışlarımı çekmiş, başımı pencereye çevirmiştim lakin Jeon'un elleri uslu durmamış, ellerime uzanarak ona odaklanmama neden olmuştu. "Gece beraber kalalım, hem Taehyung'a ne zaman söylemeyi düşünüyorsun?"
"Hyung."
"Bana baş başkayken Jungkook de."
"Abimin kızmayacağını biliyorum, sadece utanıyorum işte."
"Geçen gece hiç utanmıyor gibiydin oysa." Kurduğu cümleden sonra elimi karnına geçirdiğimde, yalandan acıyla öne eğilmişti. Acımadığına emindim, vücudu taş gibiydi aptal herifin. "Güzelim, hırçınlaşmana gerek yoktu."
"Aynı odada kalalım." Bozuk plak gibi yeniden aynı şeyi tekrarladığında başımı olumlu anlamda salladım, yoksa susmayacaktı. Gözlerim yan koltukta bize bakan kıza kaydığında kaşlarımı çattım, aslında direkt olarak Jungkook'a bakıyorlardı. Hemen ona döndüm, başımı boynuna doğru sokuşturarak sıkıca sarıldığımda şaşırsa da kollarını hızlıca belime dolamıştı. Onu bu yüzden seviyordum, normalde teması sevmezdi ama asla benim temasımdan kaçtığını görmemiştim.
Tanıştığımızdan bu yana böyleydi, ona beslediğim sevgi abimden farklıydı. Onu abim olarak hiçbir zaman görmemiştim, son zamanlarda onun da beni aynı yönden gördüğünün farkındaydım. Sadece geçen gece kanıtlamıştım bunu, benim yatağımda, benim adımı sayıkladığında.
Jungkook fevri biriydi, aşırı kıskanç, sinirliydi. Çevreme insan yanaştırmadığı anları hatırlıyordum, nereye gitsem bir sürü soru sorar, neden orada olduğumu açıklamamı isterdi. Ama asla kabul etmezdi bana karşı hislerini, bu şeyleri yaptıktan sonra sürekli abim olduğunu savunup dururdu.
Aptalın tekiydi.
Ona onu sevdiğimi detaylıca anlatmak istiyordum, onunla konuşmak, onu sakin bir şekilde öpmek istiyordum. Beni sevdiğini biliyordum, ilk adımı yine de ben atmamalıydım. Zaten yeterince adım atmıştım ona.
"Jeon."
"Efendim."
"Sana benden başkası yasak."
Gülüşünü işittiğimde başımı boynundan kaldırarak gezdirdim gözlerimi yüzünde, ciddiye alması gerekiyordu. "Ciddiyim, yanına biri yaklaşırsa bile ona dönüp bakarsan bozuşuruz."
"Bakıyorum da birileri benden daha kıskanç davranıyor."
"Sana layık olmaya çalışıyorum."
Elini yanağımda gezdirdi. "Bebeğim, bana layık olmaya çalışamazsın. Benim sana layık olmam gerekiyor, sen zaten yeterince güzelsin, parlıyorsun."
Gözlerim dolarken başımı hızlıca yeniden boynuna gizleyerek sarılmıştım ona, böyle şeyler söylemesi hem beni, hem de şu an deli gibi ötüp duran kalp saatimi etkilemişti. "Anlaşılan kalbin hızlandı."
"Eğer susmazsan yumruk yersin."
"Bebek yumruğu."
"Hey!"
"Pekâlâ."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
fuego, jjk&pjm
FanfictionJungkook, Taehyung'un kardeşine karşı çok kıskançtı. Jikook #1 - 280422 Kookmin #1 - 300422