Little Author//Tomarry

16

Upuzun bir bölüme merhaba deyin, canlarım!

Nasılsınız?Ramazan da başladı, kendinize dikkat edin, bol bol su için.

İyi okumalar dilerim~

Akşam yemeğine kadar yatağının perdeleri arkasında kitap okudu, merak ettiği şeyleri araştırdı, zihnini tamamen uzaklaştırdı sabahki konuşmadan.

Öyle düşüncelere ihtiyacı yoktu, birkaç aptal yetişkinin kendisine riskleri onlardan daha iyi bildiği halde sözde tavsiye vermesine ihtiyacı yoktu.

Voldemort'a yazarken ne yaptığını biliyordu.

Adamın isterse onu kolayca kandırabileceğini biliyordu.

Koca burnundan önünü göremeyen Dumbledore'un aksine Voldemort'u gerçekten tanıyordu.

Bu yüzden hem kendine, hem adama bir şans vermeye karar vermişti.

Yaptığı şey tehlikeliydi ve ölümüne yol açabilirdi.

Ama Harry o zamanlar o kadar bıkmıştı ki onu caydırması gereken şeyler sinek vızıltıları gibiydi kulağında.

Snape ve Dumbledore'un aksine adamı gerçekten tanıyordu.

Voldemort hakkındaki her anıyı gördüğünde kişiliğinin hatlarını çizebilmiş ve henüz tamamlanmamış olsa da bir resim oluşturabilmişti.

Mektuplara devam ettikçe bu resme ayrıntıları ekleyecekti.

Ama şimdi midesini doldurması gerekiyordu.

"Snape ile ne konuştunuz dostum?Söylemiyorsun."diye sızlandı ve tavuk kanadına çatalını batırdı arkadaşı Ronald."Yoksa kimseye anlatmaman için büyüledi mi?Bu büyüyü zevkle bozarım!"

"Büyülenmedim, Ron.Sadece kavga ettik, beni babamın oğlu olmakla suçladı falan.Her zamanki şeyler."

Hermione kahverengi gözlerini keskin bir şekilde kızıl arkadaşına dikti."Profesör Snape, Ronald."

Sonra kıvırcık saçlı kız yeşil gözlü gence döndü.

"Bu tuhaf.Bunu derslerde veya farklı yerlerde yapabilirdi.Neden özellikle çağırdı ki?"

Harry balkabağı suyundan içti ve omuz silkti.Hermione her zaman zekiydi."Hakkımda hoşlanmadığı bir şey öğrendi."

"Bir süredir mektuplaşman ile alakası var mı?"

Yeşil gözlü oğlan başını salladı aşağı yukarı."Birisiyle görüşüyorum."

Hermione kolayca gülümseyip arkadaşının kolunu okşadı."Adına sevindim, Harry!Yine de derslerini unutma."

"Mione bana unutturmaz."diye kıkırdadı oğlan.Her şeye rağmen Hermione'yi seviyordu, gerçekten."Ve böyle söylediğime bakmayın, sadece mektuplaşıyoruz.Henüz bir şey yok."

"Senden büyük birisi mi?Kim?Cinsiyeti nedir?"diye fısıldadı kız, merak ve heyecanla."Sorduğuma bakma!Aşk cinsiyetsizdir."

İşte bu yüzden Harry bu kızı seviyordu."Benden büyük.Kim olduğunu o izin verene kadar söyleyemem, mahremiyetine saygısızlık etmiş olurum ve cinsiyeti erkek."

Ronald karşısında tuhaf bir ses çıkardı.

Hermione ona keskin bir bakış attı."Harry son zamanlarda çok mutluydu, ders notları bile arttı.Arkadaşı olarak onu desteklemelisin, Ron.Sana doğru gelmiyor olabilir ve bu senin sorunun.Bunun için Harry'e sakın farklı davranma, kızarım!"

Sonra yüzünde gülümsemeyle Harry'e döndü.

"Lütfen gelişmeleri anlat, Harry."

"Yapacağım, teşekkür ederim, Mione."