9

698 99 13
                                    

İyi okumalar dilerim~

Harry Felix Felicis'i iki parmağı arasında çevirirken yeşil gözlerini Horace Slughorn'a dikti.

Dumbledore ona bu iksir ustasının Voldemort'un yaptığı ve aslında onu delirten şeyin ne olduğunu bildiğini söylemişti.

Anı değiştirilmişti ve Horace Slughorn'dan aslını alması gerekiyordu.

Melez Prens'in notları ve gizli yetenekleriyle başarılı bir Yaşayan Ölüm taslağını yapmış, Felix Felixis'i, yani Sıvı Şans iksirini kapmıştı.

Yeşil gözleri kayarak sarışın varise dokundu.

Draco Malfoy sene başında ne kadar solgun, rahatsız ve gerginse şimdi o kadar rahat ve mutlu gözüküyordu.

Bir şeyler olmuştu ve sarışın bir yerlerde gezinmeyi, tuhaf işler yapmayı bırakmıştı.

Harry Voldemort'un yaptığını tahmin etse de sarışın bir işler karıştırmayı bıraktığında o da umursamadı.Bir kenarda sonra düşünmek için bastırılmıştı.

Felix Felicis bir damlasıyla bile oldukça cesaretlendirici, özgür ve mükemmel hissettiren bir iksirdi.

Harry bu iksiri Horace Slughorn'un içeceğine veya yemeğine katabilirse anıyı alabilirdi.

Voldemort son mektubunda onu bulacağını söylediğinden beri hafifçe gergindi.Kim olduğunu söylemekten endişe duyma sebebi belliydi, adamın tepkisinden korkuyordu.

Onunla konuşmayı bırakır mıydı?Yoksa saçmaladığını söyleyip tekrar öldürmeye mi çalışırdı?

İksir dersi bitti ve Harry kitaplarını toplayıp izin verildiği anda ayrıldı sınıftan.Sonraki ders Karanlık Sanatlar Karşı Savunmaydı ve Severus Snape giriyordu.

Harry onun dersine ilk girdiğinde gerçekten endişeliydi fakat sonra adamın tersine denk gelmediğinde iyi anlattığını fark etti.Elbette Remus Lupin kadar olamazdı ama geçen yıldan her türlü iyiydi.

Parmağıyla bileğindeki yazılı kelimeleri okşadı ve başını iki yana salladı.

Gilderoy Lockhart bile Dolores Umbridge'den iyiydi.

Savunma sınıfına ilk varan kişi olarak her zaman oturduğu sıraya yerleşmiş ve Felix Felicis'i iç cebine koyarak saklamıştı.

Kitaplarını düzgünce çıkarıp derse hazırlanırken ayak seslerini duydu ve başını çevirerek baktı sesin yönüne doğru.

Ofisinin hemen kapısında duran Severus Snape ona anlaşılmaz gözlerle bakıyordu.

Anlaşılmaz, yoğun ve farklı duygular.

"Erkencisiniz, Bay Potter."

Harry sesindeki alayı zar zor gizleyebildi."Size puan kırmak için fırsat veremem, Profesör Snape."

Severus Snape ona keskin bir bakış atsa da bir şey söylemedi ve bir elini arkasında tutarak ağır adımlar attı ona doğru.

Harry bozuntuya vermeyerek çenesini kaldırdı.Severus Snape ile konuşurken sahte davranmasına bile gerek yoktu, adamı gerçekten sevmiyordu.

Kendisini babası olarak gören kişilerden sadece bir tanesiydi.Babası gibi gözüktüğü için onu sevmeyen, ona zorbalık eden birisiydi.

Harry bu adama nasıl saygı duyabilirdi?

"Bay Dumbledore ile eğitiminiz nasıl gidiyor?"

"İyi."diye cevapladı ve burnunu çekti hafifçe."Bana Voldemort'u aşkla yenebileceğimi anlatmakta çok başarılı."

Little Author//TomarryWhere stories live. Discover now