8

790 97 26
                                        

İyi okumalar dilerim~!

Yanağına dokunarak parşömeni defalarca okurken tanıştığı genç, ışık mensubu erkekleri düşünüyordu.

Küçük yazarının sadece el yazısına bakarak erkek olduğunu anlayabilirdi.

Bu yüzden cinsiyetinden hiç şüphe etmeden düşünüyordu.

Onun hakkındaki bilgiler normalde kim olduğunu açığa çıkarabilecek kadar önemli olmalıydı ama sihirli olmayan ev hayatını kimse bilmiyorsa ve Voldemort'a gösterdiği kişiliğini diğerlerinden saklıyorsa işe yaramazdı.

Işık mensubu olmasından ve Slytherin'lere karşı nefret duyması söylendiğinden Gryffindor bölümünde yer aldığını söyleyebilirdi.

Lucius ona Gryffindor bölümünün 16 yaş ve üstü erkeklerinin listesini getirdiği zaman küçük yazarının kibirli baykuşu sarışın lorda öyle bir bakış atmıştı ki Voldemort kişisel olarak bir sorunu olup olmadığını merak etti.

Bu baykuş mektup yazmaya başladığı zamandan beri farklı gösterilse de hep o kibirli ve zeki bakışı ona dikerdi.

Bazen tüylerini okşamasına izin verir, omzunda oturup Nagini ile bakışırdı.Neyse ki bu zeki baykuşun onunla sorunu yoktu.

Parşömen kırk kişilik bir listeyi gösterdi ve Voldemort acele etmeyerek inceledi hepsini.

Tüy kalemini mürekkebe bastırarak tanıdığı kişileri işaretlemeye başladığında bu liste beş kişiye düşmüştü.

Tanıdığı çoğu Gryffindor ile ebeveynleri dolayısıyla tanışıyordu ve küçük yazar muggle akrabaları ile kaldığı için hızlıca eledi onları da.

Harry Potter'ın isminin altında yazan Neville Longbottom'ın üstünü sildi hızlıca.O çocuk ona asla mektup yazamazdı.

Kızıl gözleri baş düşmanının ismine doğru takıldı ve kaşları çatıldı hafifçe.

Onunla kim olduğunu bilerek küçük yazarının yaptığı gibi konuşan çok az kişi vardı.(Nadiren olsalar da gerçekten onunla normal bir şekilde konuşmayı tercih edenler vardı.)

Bunlardan birisi de Harry Potter'dı.

Ailesi ölmüştü, Voldemort'un kendisi öldürmüştü ve nerede kaldığı hakkında hiçbir fikri yoktu.

Şımartıldı demişti Severus.

Gerçekten öyle miydi?

Düşmanının isminin kenarını işaretledi.Küçük yazarının Harry Potter olma ihtimali oldukça fazlaydı ve araştırması gerekecekti.

Ama ya küçük yazarı Harry Potter ise?

Voldemort nasıl tepki vermeliydi?

Çocuğun düşündüğünden ne kadar farklı olduğuna şaşırmalı mıydı?Yoksa yaptığı aşk itirafı hakkında çıldırmalı mıydı?

Kızıl gözlerini kapatıp başını iki yana salladı hafifçe.

Araştıracaktı ama muhtemelen Harry Potter değildi.Olması mantıksız olurdu.Voldemort onun ailesini öldürmüştü, kendisini de öldürmeye çalışmıştı, defalarca.

Harry Potter onunla küçük yazar gibi konuşabilen bir çocuktu sadece.

Küçük yazarı o veletten daha fazlasıydı.

(Ama ihtimal verdiği diğer kişilere baktığı her saniye Harry Potter'ın küçük yazarı olduğuna inanmaya başlıyordu.)

***

P,

Beni çay partisine zorlayamazsın, ben bir karanlık lordum.

Ama evet, malikanem ve çay partisi yapabileceğin çiçek bahçem var.

Ve bildirmek isterim ki kim olduğunu aramaya başladım, bu mektupta olmaz ama sonrakinde kim olduğunu tahmin edebilirim.Yani şaşırma.

Bana verdiğin bilgiler ne kadar saklanmış gözükse de öyle değildi.Muggle akrabaları ile kalan çok az kişi vardır ve listemi çoktan daralttım.En ihtimal verdiğim kişiler hakkında araştırma yapmak gerekiyor.

Ve bulursam, baykuşun benim yazmamı beklemeyi bırakabilir.

O şeytani baykuşun diğer tüm baykuşlarla aynı olmasına şaşırmadım.Baykuşun şeytani ve zeki, Nagini ile bakışmayı seviyor, biliyor muydun?

Son birkaç gündür 'Usta, güzel kuş geldi.'diyor ve ben mektubu okurken ikisi bakışıyor.

Nagini'ye onu yememesini söyledim, merak etme, baykuşun güvende.

Sonunda bana karşı savaşmayacağını duyduğum için sevindim.Uzunca bir süredir kimseyle böyle konuşmamıştım, sohbete biraz düşkün olduğumu itiraf edeceğim.

Bunun dışında çocukken dediğin tarzda kitapları okumayı severdim.5 yaşındayken okumayı kendi kendime öğrenmeye çalışırken en başta masallar veya çocuk hikayelerini okuyordum.Tabi yetimhanedeki kitap sayısı azdı, kitap getiren bağışçılar ise çok nadirdi.Bu yüzden yetimhanedeki bütün kitapları bitirdikten sonra gazeteleri okuyordum.

Hogwarts'tan döndüğümde zamanımı okuyarak geçirmek istesem de muggle savaşı vardı ve siren sesleriyle sığınaklara kaçmak rutinimiz olmuştu, bu yüzden asla istediğim kadar okuyamadım.Hogwarts dışında tabiki.

Muggle savaşını görmediğin için şanslısın.

Ortadan kaybolmak istemeni garipsemiyorum ve aslında doğru bir seçim bile olabilir.Anladığım kadarıyla huzurlu, sakin bir hayat istiyorsun.

İleriki yıllarda Britanya'da olaylı yıllar olacak fakat kaçman için fırsat vermeye çalışacağım.

Veya kim bilir, seni kaçırabilirim.

Çok kötü karanlık lord seni kaçırdığında ve kuleye hapsettiğinde tanıdıklarının ne düşüneceğini çok merak ediyorum.

Sana temin ederim ki evimde hoş karşılanacaksın.

V.

Not : Bu P senin isminde olan bir harf mi?Yoksa keyfi mi koyuyorsun?

Sonraki bölümde görüşmek üzere, kendinize iyi bakın!

Little Author//TomarryWhere stories live. Discover now