👨👩👧👦İyi okumalar👨👩👧👦
4. BÖLÜM
YAZGI ARSLAN'DAN
Onlarla yaşamamızı istiyorlardı ama ben bunu istemiyordum. Yaşadığım yerlerden ayrılmayı sevmezdim. Tanımadığım insanlarla kalmak işte o daha kötüydü, Ama biz istemesek de bizi alırlardı. İşi zora koşmaya gerek yoktu
Yağız da benim düşündüğümü düşünüyordu, biliyordum. Gözümü yavaşça açıp kapattığım da onlara döndü
"Tamam, sizinle geleceğiz "
İkisi de çok mutlu olduğu her hallerinden belliydi ama anlamıyordum gerçekten mi mutlulardı yoksa yine numara mıydı?
" Eşyalarınızı toplayın gidelim gerçi çok şey almayın evde bir sürü şey var sonra birlikte alışverişe de gideri"
Biyolojik annemiz hızlı ve hevesli bir şekilde konuştuğunda biyolojik babamız gülerek onu kendine çekti saçlarına bir öpücük kondurup gülerek konuştu
"Hayatım sakın ol, hadi çocuklar herkes sizi bekliyor" Yağız elimi tutup beni içeri götürdü. Odaya girince dolaptan büyük bir çanta çıkardı
"Evde ki eşyaları ne yapacağız"
"Bir ara almaya gideriz ama onlarla karşılaşmak istemezsen sadece ben giderim"
Onlarla karşılaşma fikri bile kalbimin hızını artırıyordu. Korkuyordum bana kızmalarını istemiyordum ama yağız'ı oraya tek başına göndermezdim ona da kızarlardı
"Bakarız" Bu zamana kadar yaptığım en iyi şey geçiştirme cümlesiydi.
Birlikte eşyalarımızı toplamıştık tabi hepsi sığmamıştı Yine de ihtiyacımız olan çoğu şeyi almıştık. Yağız dolaptan mavi kot pantolon ve siyah düz tişört ve kareli gömlek alıp odadan çıktı. Bende dolaptan siyah kot pantolon siyah ince kazak aldım. Hızla Üstümü değiştirdim. Başka bir eve gitme fikri bile kriz geçirmemi tetikliyordu
Başka yerlerde kalmak beni strese sokuyordu
Saçlarımı açıp ellerimle taradım ve sıkı bir atkuyruğu yaptım. Dün ördüğümüz küçük tutamlar iyi görünüyordu
Çantaları alıp odadan çıktığımda yağız'ı gördüm. Odanın önünde hazır bir şekilde beni bekliyordu
"Sakiniz demi?"
Başımı evet anlamında salladığımda Çantaları aldı
Yaşına göre fazla kasları vardı. Üvey babam onu küçüklüğünden beri bir sürü spora göndermişti. Yağız onların mükemmel çocuğuydu, bense mükemmel olmak zorunda olan çocuktum.
Biyolojik ailemiz ile evden çıktık aşağıda apartmanın tam önünde bir araba vardı. Zengin olduklarını gösteren bir araba
Birlikte arabaya bindiğimizde ellerim terliyordu. Terden kurtulmak icin pantolonuma siliyor derin nefesler alıyordum
Yağız bir sorun olduğunu anladığında elini elime kenetledi. Bana yaklaşıp kulağıma fısıldadı
"Ben yanındayım korkacak bir şey yok"
O ne kadar bunları dese de içimde ki korku geçmiyordu
👨👩👧👦🧬👨👩👧👦🧬
Uzun süren araba yolculuğunun ardından araba durmuştu. Yağız'ın elini tutarak arabadan indim ve önümde ki kocaman eve baktım. Burası çok güzeldi ama çok büyüktü ve bu durum içimde ki korkuyu arttırdı
Eve doğru ilerlerken bakışlarımı bahçeye çevirdim
Çok güzeldi çimenler yeni biçilmişti ve evde bahçıvan olduğunu belli edecek şekilde güzel çiçekler vardı. Çiçekleri severdim. Toprağa dikmeyi onları sulamayı severdim üvey annem ise bu işin hanımefendileri göre olmadığını söyleyip izin vermezdi
Biyolojik annemiz kapıyı çaldıktan 20 saniye sonra kapıyı güler yüzlü sarı saçlı bizim yaşlarımız da ve bize çok benzeyen bir kız açtı
"Hoş geldiniz" Kızın neşeli gülümsemesi ve enerjisi öyle güzeldi ki kim olduğunu umursamamıştım ama gerçekler yüzüme çarptı. Gülümseyerek biyolojik anne ve babamıza sarıldı sonra bizim önümüzde durup elini uzattı
"Uzun zamandır gelmenizi bekliyorum ben yağmur sizin üçüzünüzüm"
Dedikleri ile yağız'a baktım o da şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. biz hep ikizdik, birden bire üçüzümüzün olması çok tuhaf değil miydi?
SON
NASILDI?
İKİZLER ASLINDA ÜÇÜZMÜŞ BU KONU DA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?
SİZCE AİLE DE KAÇ KARDEŞLERİ VAR?
BUNDAN SONRA NE OLACAK?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ailem(iz)
ChickLitbu hikaye yıllar önce hastanede çıkan bir karışıklık sonucu karışan ikiz bebekler 16 yıl sonra ailelerine kavuşan. geçmişte yaşadıkları olaylardan dolayı utangaç çekingen ve sinir hastası yazgı, söz konusu kardeşi olduğunda gözü kimseyi görmeyen yağ...