-5-

93 10 0
                                    

Sağdaki Mert'in arabası mercedes
Soldaki Kayra'nın arabası audi i8

Sınıfa doğru yürürken ders çoktan başlamıştı. Aras'ın yaptığına çok sinirlenmiştim. Sakinleşmek için bahçeye çıkıp basketbol sahasına gitmiştim. Bir kaç şut atarak rahatlamaya çalışmıştım. Eski lisemin basketbol takımındaydım ve cidden iyi oynadığımı erkekler bile kabul ederdi.

Derin bir nefes aldım, bu yılı sakin geçirip üniversite sınavında iyi bir dereceye girecektim. Annemin tüm hayallerini gerçekleştiricektim. Evet problemli bir insandı kimseyle konusmazdı ama benim konusmayı hiç kesmemişti. Bahçede yatarak hayal kurardık sürekli.

Kapıyı çalarak içeri girdim. Sınıf aynı anda kafasını kaldırarak bana baktı. Oğuz bile gelmiş sınıfa soran gözlerle bana bakıyordu. Ona aldırış etmeden gözlerimi Aras'a diktim. Kafasını bile kaldırmamış önünde ki kitaba birşeyler yazıyordu. Hocaya özür dileyen bakışlar atarak yerime geçtim.
Oğuz'a bakmadan yerde duran çantamdan test kitabımı çıkardım. Matematik en sevdiğim dersti, bi eşit ağırlık öğrencisi olmama rağmen matematik ve geometride oldukça başarılıydım.
Nöbetçi öğrencinin gelmesiyle çözdüğüm testen kafamı kaldırdım. Uzun boylu, sarı kısa saçlı, erkek gibi ama oldukça sempatik bir kızdı. Elinde ki kağıtla birlikte hocanın yanına ilerledi birşeyler söyledikten sonra bize doğru döndü ve boğazını temizledi.

" Arkadaşlar, yarın okuldan sonra okul spor takımları seçmeleri yapılacaktır. Katılmak isteyen öğrencilerin yarın okula seçmelere girecek branşa uygun spor kıyafetlerini getirmeleri gerekiyor. Seçmeler salon sporları kapalı spor salonumuz da, açık alan da yapılan sporlar okulun futbol sahasında yapılacaktır." dedi. Kız soran gözlerle sınıfa bakınca elimi kaldırdım, gülümseyince konuşmaya başladım.

"Seçmeler için adımını bir yere yazdırmamız gerekiyor mu? Ve branşlar da katılım sayısına göre mi takım oluşturuluyor?" dedim.

"Panoya branşların altına isim listesi artık. İkinci soruna gelirsek evet katılıma ve sporcuların başarı seviyesine göre takım oluşturuluyor."dedi, kimseden ses çıkmayınca hocaya gülümseyip sınıftan çıktı.

İşte bu çok güzeldi! Yüzüme yerleştirdiğim kocaman gülümsemeyle arkama yaslanıp kollarımı göğsümde birleştirdim. Sınıftaki erkekler basketbol ve futbol takımı hakkında konusurken, kızlar voleybol takımıyla ilgili konuşuyorlardı. Umarım kız basketbol takımı vardır. Sınıfa bakılırsa hiç bir kız basketbolla ilgilenmiyordu. Yoksa erkek takımına girmeye bile hazırdım. Hayatım boyunca hep erkeklerle yarışmak zorunda kalmıştım. Gerekirse basketbolda da yarışır hatta 2 kat daha antreman yoğun antreman yapardım.
Zilin çalmasıyla elimde ki kalemle sınıftan fırladım. İnsanlara çarpmamak için zik zak çizerek koşturmaya başladım. Spor salonunun ordaki panoyu görünce adımlarımı yavaşlattım. Panonun orda Melis'i görünce şaşırdım, öğleden sonra derse girmediğini yeni farketmiştim. Bwni görünce koşar adımla yanıma geldi.

"Heyy yoksa voleybol takımına mı gireceksin?" dedi sıkıca sarıldıktan sonra.

"Hayır, üzgünüm. "dedim yüzümü bıruşturup üzülmüş gibi yaparken. Melis yanımıza gelen kızla konuşmaya başlayınca panoya doğru yürümeye başladım. Gözlerim kız basketbol yazısını ararken beklediğim yazıyı görmemle yerimde zıpladım. Hemen adımı ilk sıraya yazdım. Boynumda hissettiğim nefesle tüylerim diken diken oldu.

" Basketbol oynadığını bilmiyordum." dedi. Arkamı dönmemle Arasla göz göze gelmem bir oldu.

"Benim hakkımda daha hiçbir şey bilmiyorsun Çakır."dedim sert bir sesle. Tepkim hoşuna gitmiş olacakti sırıtmaya başladı.

BaşkAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin