Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ogedaygirisken: Hadi hazır bu akşam Survivor yokken Nisa'nın dedikodusunu yapalım :) Akşam 20.00'da sürpriz misafirlerle canlı yayındayız.
—•—
Telefonumu masanın üstündeki vazoya yaslayıp canlı yayını başlattım. İnsanlar yavaş yavaş dolarken gülümsedim.
"Selamlar herkese."
Yorumları okurken güldüm. Gelen yorumların çoğu "Nisa da bulmuş mis gibi adamı" tarzı yorumlardı.
"Evet, baya bi' kişi olduğuna göre başlayalım isterseniz soru cevaba?" Yorum kısmına göz gezdirdim, çoğunluk başlayalım diyordu.
"Şimdi ben çok anlamam bu işten o yüzden arkadaşlarıma sordum. Şu yandaki kutucuk soru kutucuğuymuş sanırım oraya yazabilirsiniz ki yorumlarla karışmasın."
Söylediğim an sorular yağmaya başladı. Sorulan sorulara göz gezdirdim.
"Gelen soruların çoğu Nisa'yla nasıl tanıştığımızı soruyor. Kısaca anlatayım o zaman hemen." Gülümseyip yorumları görebilmek için soru kısmından çıktım.
"Nisa aslında geçen sene katılacaktı Survivor'a. Geçen sene seçmelere falan girip kabul edilmiş ama ayak bileğini sakatladığı için tehlikeye atmak istememiş ve erteleme kararı almış."
"Normalde biliyorsunuz Çekya'da yaşıyor ve orada okuyor. Geçen sene okulundan dolayı çok hazırlanamamış Çekya'da. Acun Medya bir sene ertelemesini kabul edince o da bu bir seneyi boş geçirmemek için hazırlanmaya karar vermiş, ve bu hazırlık sürecinde İstanbul'da olmak istemiş. Zaten bileği için de Acun Medya ona burada bir fizyoterapist ayarlamıştı. Kendisi benim yakın arkadaşım İhsan oluyor."
Kameranın arkasındaki İhsan'a güldüğümde koşarak gelip kafasını uzattı.
"Selam herkese. Benim o Nisa'yı kurtaran kahraman. İhsan ben." El salladığımda yorumlar eniştem gibi arkadaşlarının da maşallahı var, gibi mesajlarla dolmuştu.
"Neyse işte, git hadi bi şey anlatıyorum." İhsan'ı yollayıp tekrar ekrana döndüm.
"Nisa'nın tedavisi sırasında konuşurlarken İhsan Nisa'nın Survivor için hazırlanmaya başlayacağını, bir antrenör aradığını duyuyor ve bana haber veriyor. Ben de tamam diyorum. Öyle yani." Gülümseyerek ekrana baktım.
Tekrar sorular kısmına girip göz gezdirdim. Sorulardan birine tıklayıp ekrana sabitledim.
"Ben kürekçiyim arkadaşlar, asıl uğraştığım spor o. Hala devam ediyorum kendi kürek kulübüm var, ona ek olarak da arkadaşımın spor salonunda ders veriyorum."
O soruyu ekrandan çekip bakınmaya devam ettim.
"Çekçe anlamamla ilgili çok sormuşsunuz. Nisa öğretmedi arkadaşlar, kürek takımındayken bir süreliğine Çekya'da bir kulübe transfer olmuştum. Orada öğrendim."
