Silahınız bile olsa bazen o işe yaramaz ya işte tam da o anı yaşıyorduk.Eğer ateş etseydik adamlardan biri illaki birimizi vuracaktı.O yüzden Efe ile son bir kez bakışıp ellerimizi havaya kaldırdık."Teslim oluyoruz."
Silahlarımızı yavaşça yere bıraktık ve ellerimiz havada beklemeye başladık.Adamlar Ferhat'ın talimatıyla silahlarını indirip bize yaklaştılar.Tam bizi yakalayacakken Efe ile harekete geçip adamlarla dövüşmeye başladık.Adamlar iyi dövüşüyordu fakat biz de iyiydik.Uzun zamandır dövüşmüyordum ve bu garip gelmişti.Adamlarla dövüşürken silahları yere düşmüştü ve Ender bunu fırsat bilip yerdeki silahı alarak Ferhat'a doğrulttu.Ferhat ise aynı şeyi yapmıştı.
"Ender!İndir şu silahını.
"Nedenmiş?!Senin gibi bir şerefsizin dünaydan temizlenmesi çok iyi olmaz mı?"
"Ender,sen silahını indirmediğin sürece ben de indirmeyeceğim!"
"İsabet olur.Hangimiz daha cesur görmüş oluruz."
"Haha cidden mi?Bunun cevabı belli sanıyordum.Adamların olmasa şu an o silah elinde bile olmazdı."
"Kes sesini!"
"Ta-mam.Birazdan komutum ile dışarıdaki adamlarım içeri gelecekler.Bakalım o zaman asistanım diye tanıttığın koruman ve Efe bundan kurtulabilecek mi?"
"Ferhat!Ya silahını indirirsin ya da sıkarım kafana."
"Sık o zaman!Sık hadi!Sık!"
Adamları etkisiz hâle getirdikten sonra yanlarına gittik.Elimize silahlarımızı tekrar alıp Ferhat'a doğrulttuk.
"Ender,bunlar ya fazla cesurlar ya da aptal.Birazdan öleceklerinin farkında olmadan bana silah doğrultmak...Garip."
"Kes sesini ve indir o silahını yoksa senin için çok kötü olur!"dedim bağırarak.
"Hah!Or*sbu korumanın ağzı iyi laf yapıyor.Tam sana layık değil mi Ender?Gündüz koruman olur gece ise..."
İyice öfkelenmiştim.Kimse benim ile böyle konuşamazdı.Ferhat'a silahımı indirmeden bir-iki adım yaklaştım.
"Ne dedin sen?"
"Yanlış bir şey söylediğimi sanmıyorum.Böyle tepki vermene bakılırsa çoktan Ender ile yatmı-"
O an kriz geçirmek üzereydim.Hiç düşünmeden Ferhat'a bir kurşun sıktım.Sinirden hızlı nefes alıp veriyordum.Acı içinde yere yığılırken Ender ve Efe şaşkınlıkla bana bakıyorlardı.
"E-Ezgi naptın?!"
"Bırak Efe.Sorun yok.Iyi oldu bu şerefsize.Hadi arka kapıdan çıkalım adamları buraya doluşurlar birazdan."
Yüz ifademi değiştirmeden oradan hızlıca çıktık.Daha sonra Ender biri ile konuştu ve kısa bir süre sonra siyah bir araba ile şirkete yöneldik.Arabada hiç konuşmamıştık.Şirkete gelince direkt olarak Ender'in odasına girdik.
"Efendim,şimdi ne yapacağız?"
Efe hâlâ şaşkın ve biraz da endişeliydi.
"Bir şey olmayacak.Ferhat sabıkalı ve kimse onu vurdu diye Ezgi'yi tutuklayamaz.Ezgi'nin silahı ruhsatsızdı.Sorun olacağını sanmıyorum."
Adam öldürmeye pek alışkın değildim fakat bu akşamki bana pek etki etmemişti.Rahat hissediyordum.Bunu Ender için yapmamış olmam daha da iyi hissettiriyordu Fakat aklım hâlâ onun söylediklerindeydi.Ender bize eve gidip dinlenmemizi söylemişti.
"Ezgi.Yanlış anlamayacaksan bu gece bende kal istersen.Hem biraz konuşuruz hem de dinlenirsin.Evin uzak hem geç oldu."
"Hayır.Rahatsız etmeyeyim.Yorgunum.Yarın uzun uzun konuşuruz."
Efe ile ayrılıp evlerimize gittik.Düşünmem gereken çok fazla şey yoktu.Sorun edeceğim bir şey olmaması rahat hissettiriyordu.Eve gelir gelmez yatıp uyudum.Bugün yaşadıklarımı tekrar gözden geçirip psikopat gibi kahkahalarla gülüyordum.
__
Selam gençler!Uzun zamandır bölüm atmadım kusura bakmayın.Bölüm fazla kısa oldu biliyorum.Oy ve yorum atmayı unutmayınn!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suçlu Koruma
Acción#Aksiyon #İntikam 14 yıl önce o yaşta yaşamayı hiçbir çocuğunun haketmediği şeyleri yaşayan Ezgi yıllar sonra yaşadıklarının intikamını almak için yıllar sonra harekete geçecektir