20.Bölüm

22 2 1
                                    

(Lal'in anlatımıyla.)

"Beni hatırladın mı?"

Kulağıma yabancı olmayan bu sesin sahibine karşı döndüğümde karşımda onu gördüm.Beni gördüğüne o da şaşırmıştı.
"Her giden mutlaka dönmez."  diyordu şarkı ama o bir şekilde karşıma çıkmıştı.Ona karşı duygu dolu bakışlarımı üzerinden çekerek konuşmaya başladım.

"Merhaba."

Gözlerini üzerimden çekip karşılık verdi.

"Merhaba, hoş geldin."

Söylediğine gülümseyerek kafamı raflara çevirdim.Kitaplara doğru tekrar yöneldim.Yazarları incelemeye başladım.

"Ne büyük tesadüf."

Söylediğime karşılık vermeden yerinde aynen duruyordu.Kafamı çevirdiğimde bana baktığını gördüm.

"Değil mi?"

"Evet."  diyip masaya oturdu.Hiç tanışmamış, iki yabancı gibiydik.Bir ay önce ne oldu ne bitti ikimizde unuttuk diye düşünüyordum, yanlış düşünüyormuşum.Onun için tamamen silinmiş biriydim artık.Kapıdan çıktıktan sonra bir daha onunla görüşmeyecektim,karşılaşmayacaktım.Alacağım kitapları raftan aldıktan sonra ödeme için yanına gittim.Kitapları koyduğum sırada konuşmaya başladım.

"Burda mı çalışıyorsun artık."

Yüzüme baktı ve masadan kitapları alarak cevap verdi.

"Evet."

"Peki okul? Yani o ne olacak."

Kitapları poşete koyduktan sonra elime tutuşturdu ve konuştu.

"Okula da devam ediyorum."

Sesindeki soğukluk moralimi bozmuştu, poşeti aldım ve kapıya doğru yöneldim.

"Sevindim adına."

Kapıdan çıkarken birden kolumu asıldı.Eren'e doğru döndüğümde bana bir şeyler diyecek gibi bakıyordu.Ben de bir şeyler söylemesini istiyordum.

"Elin..."

Elime baktığımda neyi kastettiğini anlamamıştım.

"Ne oldu eline?"

Elimi tekrar incelediğimde ne söylemek istediğini anlamıştım.Bir kaç gün önce kızlarla takılırken elimi yakmıştım ve elim kıpkırmızı olmuştu.

"Önemli bir şey değil.Küçük bir kaza."

"Anladım."

Söylediklerimden sonra rahatlamış gözüküyordu.Tekrar masaya doğru yürümeye başladı.Bana ne olduğunu, neler yaptığımı merak ettiğine emindim.Bana zarar gelmesinden endişelenmişti.Yüzümde kendiliğinden küçük bir gülüş oluştu.Kapıyı açıp Eren'e döndüm.

"Teşekkür ederim."

Eren,başını kaldırıp bana baktı.Niye? dercesine kafasını salladı.Ona cevap vermeden kitapçıdan çıktım.Bugün yaşadıklarım sanki rüyanın bir parçası gibiydi.Telefonumu cebimden çıkarırken kitapçıya doğru bir kızın yaklaştığını gördüm.Kumral saçlı, siyah deri ceketli bir kız.Kitapçıya, yanıma doğru geliyordu.O sırada Eren kapıyı açıp bana seslendi.

"Lal!"

Arkamı döndüğümde Eren'in yüzünde bana seslendiğine pişmanmış gibi bir ifade oluştu.Ne söyleyeceğini merak edip yerimde dururken Eren'in gözü arkamdaki kıza kaydı.

Yılanların GölgesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin