5-) Utandım

27 5 0
                                    

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Telefonuma bildirim geldi. Kimden geldiğine baktım. Berk'ten mesaj vardı.
Berkoş:
Günaydın meleğim...
Hadi hazırlan seni alayım olur mu?
Ben:
Günaydın...
Tamam hemen hazırlanıyorum.
Telefonu bıraktım. Banyoya doğru ilerledim. İşlerimi bitirip odaya gittim . Üzerimi değiştirdim. Betül teyze hâlâ uyuyordu. Not bırakıp evden çıktım.
Herşey için teşekkürler ederim Betül teyze. Benim şimdi okula gitmek için çıkıyorum. Görürüz:)
Kapıyı sessizce örttüm. Dışarı çıktığımda Berk bu sefer arabaya gelişti. Gülümseyerek baktım yüzüne o da bana gülümsedi. Bu çocuk beni her geldiğinde farklı bir araçla alıyordu beni.
" Neden bu kadar mutlusun"
" He anladım."
" Neden bu kadar mutlusun diyorum."
" Yok birşey."
" Sanırım beni beğendin."
Yüzümün kızardığını biliyordum. Başımı öne eğip Berk'in oturduğu koltuğun yanına oturdum. Kemerimi takıp yola çıktık. Okula vardığımız da Emir'in arabası yoktu. Şaşırdım.
" Sorun mu var."
" Yok merak etme "
" Melis noldu."
" Şey... Emirin arabası yoktu. Merak ettim."
Ben anlatırken Berk'in yüzü asıldı. Ne yani Emir'i anlatınca neden yüzü asıldı. Yok ya Emir'i sevmiyor diye düşündüm ve okula doğru ilerledim. Berk'te arkamdan geldi. Yanıma yaklaştı ve kulağıma fısıldadı. " Neden herkes sana bakıyor."
" Herkes bizi biliyordu yani sevgiliyken kimsenin benimle konuşmasını istemiyordu. Yani kıskançtı babası okul müdürünün tanıdığı olduğu için okulda istediğini yapıyordu. Onun içindir."
Başını olumlu halde sallandı. Sınıfta girdik ben yerime otururken Berk çantasını yanıma koydu. Ona ne yapıyorsun der gibi baktım. Tam konuşacakken hoca geldi. Dersimiz Kimyaydı ve çok sıkıcıydı. İşkence gibi geçen dersten sonra okulun kafesine indik. Berk elindeki tepsiyle iki tost ve iki tane kahve vardı. İndirdi ve bana uzattı. Kahveden bir yudum aldım. Sonra anneme mesaj attım.
Herşeye HAYIR:
Anne ben okuldayım. Haberin olsun:/
Diyerek mesaj attım. Tost ve kahvelerimizi içtikten sonra derse girdik.
***
( Okul bittikten sonra)
Annem eve saat 19.00 da geleceği için rahattım. Berkle beraber bir restoranda geldik.
" İnsan söylerdi biraz makyaj yapardım. Bak şu halime ya."
" Sen her halinle güzelsin."
Bana güzelsin dedi ayy inanamıyorum. Sevinçten havalara uçacağım.
" Teşekkür ederim iktifatın için" dedim sonra garsonu çağırdık. Gelen garson kızdı. Altında mini siyah etek vardı. Üzerindeki gömleğin düğmelerinin en az iki tanesi açıktı. Aklınca dekolte yapmış. Salak erkeklerde buna inanıyor diye düşünüp sinirlendim.
" Buyrun hoşgeldin ne alırdınız."
" Hoşbulduk. " dedi Berk ve gülümsedi.
Ya bide gülümsüyor. Kız Berk'e yav*ıyarak baktığında sahte bir şekilde öksürdüm.
" Öhö öhö. Bu kadar bakışmak yeterse garsonluğunu yap istesen güzelim."
dedim sistemle.
Berk bana anlamayan gözlerle baktı. Sonra başını eğip gülümsediğini gördüm.
" Pardon ne alırdınız"
" Biz tavuk soteli makarna alırız. " Dedi Berk. Onu başımla onayladım. Sonra garson kız yanımızda ayrıldı.
" Kıza neden öyle dedin."
" Canım öyle istedi."
" Diyorsun."
" Evet canım öyle. "
Yemekleri yedikten sonra tatlı sipariş ettik Berk yemekleri sipariş ettiği için bende tatlı söyledim.
"Tatlıları ben sipariş edeyim"
"Tabii sen nasıl istersen"
Elimi kaldırdım profiterol söyledim.
"Zevkini beğendim inşallah hep beraber yeriz."
Başımı öne eğip gülümsedim. Beni bırakması için Berk'ten rica ettim.
Eve girene kadar bekledi beni.
                              ***
Sabah okul için hazırlandım. Eskiden okula gitmek istemiyordum ama şimdi Berk olduğu için okulu çok seviyorum.
Berk'e mesaj attım.
Ben:
Berk beni bugün alma yürümek istiyorum.
Diyip mesaj yerinden çıktım.
Anında cevap geldi.
Berkoş:
Niye birşey mi oldu ???
?????
Ben:
Yok merak etme.
Berkoş:
İyi:/
Sen öyle diyorsan.
Bana şuan trip mi atıyor bu.
Gülümsedim ve mesaj attım.
Ben:
Sen bana trip mi atıyorsun...
Berk mesajıma bakmamıştı. Yüzüm asılsa da ayakkabımı giyip aşağı indim. Annemi öpüp çıktım.
Telefonumdan SEFO: YARIM KALIR'ı açtım. Dinleye dinleye okula vardım, sınıfa girmeden kantine uğradım. Nedense canım aşırı derecede çikolata istedi;iki tane karam,iki tane fıstıklı çikolata,iki tane Gold iki tane de vişneli Dido alıp çıktım. Arkamdan kantincinin sesini duymayı ihmal etmedim. Adam arkamdan"hepsini yiyemeyeceğimi mi?" Düşünüyordu.  ' Neden yiyemeyeyim ki' diye düşündüm yolda karamlarımı bitirdim diğerlerini de çantama attım öküz arkadaşlarımın almasını istemezdim tabii. Tamı tamına 34 TL verdim tabiki de arkadaşlarıma vermezdim enayimiyim ben? Şu an karar verdim aynen bunların hepsine 34 TL vererek gerçekten enayiyim :///
Sınıfa girdim. Berk'in çantası benim sıramda değildi. Çantasını alıp yanıma koydum. Bana "ne yapıyorsun" der gibi baktı ama yanıma oturdu. Ders bitene kadar öldüm ve birşeyden şüphelendim. Sakın düşündüğüm şey olmasın...
*Canımın çikolata istemesi
* Karımın ağrıması
* Ve o his
ANLAYAN ANLADI BENCE
Tenefüste olduğumuz için rahattım. Berk telefonla ilgileniyordu. Hızlıca ayrıldım ve lavaboya gittim. HAYIR olmaz şimdi olamazdı. Ne yapardım. Tuvaletten çıktım. Fakat hiç kız yoktu. Tuvalette de oturamazdım. Tek şansım Berkti...
Cebinden telefonu çıkarttım ve Berke mesaj attım.
Ben:
Berk senden birşey isteyeceğim.
Anında çevrimiçi oldu.
Berkoş:
Noldu sorun yok dimi.
Ben:
Aslında var:(
Berkoş:
Kızım söyle...
Ben:
Benim birşeye ihtiyacım var.
Berkoş:
Neye???
Ben:
Pede😣😣
Evet şuan utancım Everest'e çıkmıştır.
Cevap sadece 1 2 dakika sonra geldi.
Berkoş:

Hangi marka olsun?
Ciddi ciddi bunu mu soruyordu. Ne diyecektim. " Git ne alıyorsan al mı? "
Ben:
Berk ne olursun yapma zaten utanıyorum.
Git ne alırsan al ama çabuk ol.
Berkoş:
Kızım niye utanıyorsun normal birşey tamam hemen getiriyorum. Sana ceketinin   
İçinde vereceğim haberin olsun. Takma kafana hadi bb..
Ben bu çocuğa aşık olmayayım da ne yapayım. Emire söylesem banane derdi. Emir derken neden ortalıkta yoktu. Bu sıkıntıydı  Emir ortalıkta yoksa birşeyler dönüyordu. Sıkıntıyla nefes verdim. 15 dakika sonra Berk seslendi.
" Melis"
Tabiki de lavabonun içine girmedi kapıdan seslendi. Öyle birşey olsa bizi sevgili sanacaklardı. Benim için sıkıntı olmasa da Berk için sıkıntıydı. İşimi halletmek için lavaboya girdim o sırada içeri iki tane kız girdi içlerinden biri "bu çocuk kimin sevgilisiyse dışarıda bekliyor." Tuvalette tek kız ben olduğum için kızlar anlayıp güldüler. Berkle beni sevgili sanmışlardı. Dışarı yüzüm yerde bir şekilde Berk'in yanına gittim ona bakamıyordum ama o bana gülüyordu.
"Berk ne gülüyorsun Allah'tan senden bir şey istedim. Bir daha istersem iki olsun."
Hâlâ gülüyordu ve ben utancımdan yerin dibine girmiştim.
"Tamam meleğim utanma bir daha ağzımı açmıycam." Dedi ama hâlâ gülüyordu.
"Allah seni kimsenin diline düşürmesin."
D

edim ve ona trip atar gibi yanından ayrıldım hemen arkamdan bana sarıldı ve ben ne yapıyor diye donakalırken ceketini belime sardı. Nefesi boynuma gelirken tüylerim diken diken oldu çünkü onunla ilk kez böyle yakınlaşmıştık.
"Berk ne yapıyorsun"
Yüzüm yanıyordu resmen ve bunu oda görüyordu.
"Galiba... pantolonun da biraz leke var."
Utancım beni daha ne kadar rezil edebilirdi bilmiyordum ellerimle yüzümü kapattım Berk hemen önüme geçti ellerimi yüzümden çekti.
"Hadi gel gidelim bu kadar rezil olmak yetti"diyip birlikte dışarı çıktık. Resmen okuldan kaçtık bunu yapmıştık hemen beni arabasına bindirdi. En yakın mağazaya girdik kendime bir pantolon denedim ve satın aldım. Berkle tekrar arabaya bindik.
"Madem okulu astık hadi sahile gidelim" ben ne diyeceğimi bilemezken ağzım benden izinsiz konuşmaya başladı.
"Olur ama çok uzun kalamam"
Hemen hedefini çevirdi ve sahile sürmeye başladı. Sahile geldiğimizde indik ve bir banka oturduk çantamda ki çikolatalar aklıma gelince çantamı açtım ve çikolataları çıkardım. Berk beni izlerken çikolataları görünce gülmeye başladı. " Meleğim bugün sen hiç kantine uğramadın ki ne zaman aldın?"
" Şey...benim canım sabah çok çekti de
Okula gelmeden kantine uğradım." Büyük bir kahkaha attıktan sonra yine trip attım. " Ama ya sen böyle dalga geçersen işimiz var seninle..."
" Asıl benim işim var seninle ne zaman biter bu şey"
" Berk git şurdan."
Diyip omzuna vurdum.
" Ya kıyamam sana meleğim." diyip beni kendine çekti ve sarıldı ama bu öyle sarılmak değildi. Kafasını saçlarımın içine daldırdı. Derin derin nefes alıp verdi. Yine yüzümün kızardığını biliyordum.
" Hadi çikolata yiyelim yoksa dayanamayacağım. "
Biz çikolataları yerken Berk'in telefonu çaldı.
" Pardon " diyip biraz ileride konuşmaya gitti. Dediklerinden hiç birşey anlamadım. Fakat bir sorun vardı. Kötü birşey olabilirdi ama neydi, kimdi arayan ....






Evet yeni bölümden merhabaaa...
Arkadaşlar  yeni bölüm geldi. Biraz geç oldu ama geldi.
Sizden istediğim birşey var 👉👈
Arkadaşlar bölümü okuyorsun ama oy kullanmıyorsunuz. Sizi zorlayamam fakat okunup oy almaması beni çok üzüyor lütfen bana yardım edip oy kullanın. Tekrar diyorum sizi zorlayamam. Bu sizin içinizden gelen birşey olması lazım.
Kitaba geçelim.
Sizce kim aradı?
Melisin bu durumu kötü mü oldu
Berk sizin hayalinizdeki kişi olabilir mi?
Cevaplarınızı  bekliyorum. İnşallah yazarsınız

AŞKI BULMAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin