VENÜS

Bölüm 3

Bölüm 3|V mi, 2 mi?

Üstündeki bornozu çıkarıp Mike'ın eline bıraktıktan sonra çıplaklığına aldırmadan topuklularının üstünde bir kuğu gibi süzülerek podyumun üstüne çıktı.

Siyah iç çamaşırı takımıyla sabit dururken fotoğrafçının her köşeden fotoğrafını çekmesini bekliyordu.

Kostüm için buradaydı. Haftaya afiş çekimi vardı ve vücut ölçülerini almaları gerekiyordu.

Herkes İnci'nin etrafında dört dönerken içeri giren uzun boylu adamı kimse fark edememişti.

Cihangir sakin adımlarla ilerledi ve ışıklar altında duran kızıl kadını izledi. Herkesin önünde hiç çekinmeden iç çamaşırlarıyla bekliyor, ölçü almak için vücudunda gezinen elleri umursamıyordu.

Genç adam öfkeyle soludu. Daha bir hafta önce elinin altında şefkatle okşadığı bu kusursuz bedenin herkesin ulaşabileceği yerde olması sinirlerine dokunmuştu.

Düşünceleri bencilceydi, biliyordu. Tüm mankenlerin ölçüleri alınırken aynı şeylerin yapıldığını biliyordu. Hatta kendi ölçüleri alınırken de bu yapılıyordu ve hiçbir zaman bunu umursamamıştı. Ama o zamanlar umrunda olmayan şey şimdi bu kadın karşısında en belirgin düşünce haline gelmişti.

Atılıp kadının ince belini sarmak, onu o podyumdan indirip bir odaya sokup saatlerce sevişmek istiyordu.

Gerçi kadının bunu istediğinden şüpheliydi. En son onu kesin bir dille reddetmişti. Bu reddediliş karşısında çılgına dönüp hiç acımadan kadının kalbini kırmıştı.

Ama elinde değildi. O pürüzsüz beyaz tenin tadına bir kere bakmıştı ve bağımlısı olmuştu. Şimdi öylece bırakamıyordu.

Böyle bir adam değildi o. Birlikte olduğu kadınlara anlam yüklemez, mümkün olduğunca bir daha asla görüşmezdi. Hatta hiçbir kadınla sevişmezdi bile. Sadece tatmin olma ihtiyacıyla yatakta bir kaç saat geçirir sonra da arkasına bile bakmadan giderdi.

Ama bu kızıl tanrıça dengesini alt üst etmişti. Onu daha otel odasına götürdüğü anda sıradan bir sekse içi el vermemiş açlıkla sevişmişti. Üstüne gece boyunca teninden bir saniye ayrılmamış, tüm sevişmeleri boyunca gözlerini genç kadının mavi gözlerine kenetlemişti. Kadının kendini iyi hissetmesi için bir şair kadar güzel sözler bile dökmüştü. Ki o bir kadın için cümle kurmaya bile uğraşmazdı. Gecenin sonunda ise en büyük tavizi vermiş, genç kadını kollarının arasına alıp uyumuştu.

Bu onun aslalarının en başında gelirdi. Bir kadınla uyumak tehlikeliydi ona göre. Sekse anlam yüklemelerine sebep olur, peşine düşerlerdi. Sırf bunu önlemek adına seks sonrası tek bir kadınla bile uyumamıştı.

Ama İnci, bu konuda da ilke imza atmış, adamın yanında uyumasına sebep olmuştu. Genç adam hiç tereddütsüz kadını kollarına alıp uyumuştu. Kadın peşine takılır diye bile korkmamıştı. Aksine garip bir arzuyla bunun olmasını istemişti.

Sabah kalkıp romantik bir kahvaltı yapmayı hatta belki akşamına yemek yemeyi bile düşünmüştü.

Ama güneş doğup adam güne gözlerini açtığında, karşılaştığı büyük bir boşluk olmuştu.

Kadın gitmişti.

Hem de ilk defa gitmesin diye düşler kurduğu kadın gitmişti.

Durumu kabullenmesi biraz zamanını almıştı. Önce süitin içinde kadını aramış bulamayınca da hayal kırıklığıyla bir sigara yakmak istemişti. Ama sigarası da yoktu. Anlaşılan genç kadın dert bırakmış ama dermanını bırakmamıştı.