396 27 38
                                    


Sabah alarmına kalkıp bildirimlerime bakmaya başladım. Bilinmeyen numara aramış, 4 am civarlarında. Kim ki bu?

Rehbere kaydedip WhatsApp'tan profiline bakmamla göz devirmem bir olmuştu. Bu çocuk başa belaydı cidden.

*chat*

Ne istiyorsun?
Neden aradin?


Yalnizca merak etmistim, dun evde yoktun.

Bundan sana ne?


Baban cok kotu Jaemin, istersen gel.

O adam benim babam falan degil artik, ne haliniz varsa gorun.


Ama Jaemin
Gece boyunca uyumadi, senin adini sayiklayip durdu.
Bunu yasamayi hakediyor mu?
Hic mi hatri yok uzerinde?
Annem ile aralarindaki seyi biliyorsun, lutfen yapma bunu ona.

görüldü

*chat the end*

Haklı gibiydi. Bunca yıl bana özenle bakmıştı, hasta olsam evi ayağa kaldırırdı. Üstümde emeği çoktu babamın. Sanırım gitmeliyim, evlatlık görevi...

_

Evimizin kapısındaydım. Elimde papatya demeti ile kapıyı çalıp çalmamak arasında kalmıştım. Hayır, bunu yapmalısın Jaemin. O senin baban... Huh, ve... kapıyı çaldım. Açan Jeno olmuştu. Bütün sevinciyle gülümsüyordu. Nezaketen ben de gülümsedim.

"Bir teşekkür borçluyum sanırım, sen olmasan hatamı fark edemeyecektim. Sağ ol." Gülümsemesi daha da genişledi.

"Her insan hata yapar, önemli olan fark etmek değil mi? Jaeyoon amca içerde, eminim ki seni görünce mutlu olacak."

"Umarım..."

İlk defa düzgünce konuştuk Jeno'yla. Woaw...

İçeriye girmemle babam gözlerini benimkilere dikti. Gözleri ağlamaktan kıpkırmızı olmuştu. Ben gülümsemeye çalışırken o daha çok sinirli gibi bakıyordu. Gülümsemem solarken konuşmaya başladı.

"Dayanamıyorum Jaemin. Katlanamıyorum sana. Evlatlıktan reddediyorum seni, kaç yıl baktım sana? Karşılığı bu muydu? Nankör..."

↬noćnik

takane no hana, nominHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin