17 again | taekook

16; apollon ve daphne

MERHABA
dostlar sınav haftasıymıs galiba basarılar hepinize YAPARSINIZ ASLANSINIZ HADI BITIYO HER SEY

IYI OKUMALAR!!!!

***

Kim Taehyung

Aynadan son bir kez kendime baktım. Sonunda makyajım bitmişti ve gösteriye dakikalar kalmıştı. Oturduğum sandalyeden kalktım ve heyecanla geriye doğru gidip kendime boydan baktım. İyi göründüğüm bir gerçekti.

Makyaj sayesinde beyazlaşmış tenim, başıma taktığım parıl parıl parıldayan ve ensemi kapatacak kadar uzunlukta olan dalgalı sarı peruk ve mavi lenslerimle birlikte gerçekten de Apollon olmuştum. Üzerimde dizlerimin biraz üstüne kadar gelen chiton vardı ve göğsümün yarısı elbisenin şekli yüzünden çapraz şekilde açık kalıyordu.

Jungkook salonda mıydı, gelmiş miydi hiçbir fikrim yoktu çünkü daha hiç gelen seyircilere bakmaya vakit bulamamıştım. Kulisten çıkıp hızlıca perdenin arkasına geldim ve aralıktan gelenlere baktım. Salon tıklım tıklımdı. Jungkook için ayarladığım yere gözüm kaydı. Daha boş görünüyordu.

Ne zaman gelecekti?

"Seninkini mi bekliyorsun?"

Arkamdan gelen Seonghwa'nın sesini duyduğumda hemen ona doğru döndüm. O da hazırlanmıştı. Taktığı sarı peruk sırtına kadar uzanıyordu ve başında da çiçekten bir taç vardı. Ve benimki gibi bir chiton giymişti, sadece kesimi daha farklıydı. Arkasında olan kocaman kanatları görünce kıskandım. Eros olan taraf ben olsaydım daha mı iyiydi acaba?

"Evet." dedim onu baştan aşağı inceledikten sonra ve tekrardan seyircilerin olduğu tarafa ve boş koltuğa baktım. "Hala gelmedi."

Normalde tiyatroda sergilediğimiz oyunlar beni heyecanlandırmazdı. Birkaç ayda bir oyun sergiliyorduk ve her zaman bu kadar kalabalık oluyordu ve ben bunu alışkanlık haline getirip gayet sıradan bir şeymiş gibi hiç heyecanlanmadan oynayabiliyordum. Şimdiyse öyle değildi. İlk defa bu kadar heyecanlı şekilde bekliyordum. Repliklerin hepsi aklımdaydı ama acaba unutur muyum diye düşünmeden edemiyordum.

Seonghwa omzumun üzerinden salona baktı. Tüm koltuklar doluydu. Birisi hariç. "Şuraya bak." dedi. "Manyak dolmuş burası." Evet, dediği gibi dolmuştu ama asıl beklediğim kişi gelmezse bugünün benim için pek de bir anlamı kalmazdı. Her oyun gibi gayet sıradan geçecekti.

"Çocuğu depresif şekilde bekleyeceğine mesaj atsana." dediğinde başımı ona çevirdim. Gözlerini kırpıştırıp gülümseyerek bana bakıyordu. Evet, mesaj atmak aklıma gelmişti ama onu çok sıkıyor gibi görünmek de istememiştim.

"Atayım mı?" diye sorduğumda başıyla hızlıca beni onaylamış ve açıkta kalan omzuma dokunmuştu. "Sen git telefonunu al, çocuğa yaz. Ben burada gelecek mi diye ona bakayım."

Bunu dediğinde beklemeden tekrar kulise gitmiş ve telefonumu elime almıştım. Hiçbir mesaj yoktu. Eğer gelmeseydi haber verirdi diye düşünüyordum. Uyuyakalmış olma ihtimali var mıydı?

taehyung, jungkook
whatsapp konuşması

taehyung:
geliyor musun
??