Merhaba güzel okuyucularım.. Nasılsınız? Ben çok iyiyim. Çok uzun zaman sonra tekrar kavuştuk. İlginiz ve destekleriniz için size çok teşekkür ederim. Hepiniz birer hazinesiniz. Mesajlarınızı ve yorumlarınızı gün geçtikçe görmek ve okumak beni öyle güzel hissettirdi ki kitap tekrar yayınlandıktan sonra üstüne 1M daha ekleyip katlandık. Sizler iyi ki varsınız.
İyi okumalar..
༺♡༻
Çalan kapı ziliyle birlikte yattığım yataktan gözlerimi fal taşı gibi açarak doğruldum.
Ne yani gelmiş miydi?
O kadar hızlı bir şekilde yatağımdan kalkıp, üstüne merdivenleri aşıp kapıya ulaştım ki, kapıyı açtığım an ensemden tutup dudaklarıma yapışan dudaklarla dengemi sağlayamayıp bir iki adım geriledim. Beni sabitlemek isteyen Ares ise boşta kalan kolunu o an belime sarmış ve beni kendine daha sıkı yapıştırmıştı.
O sırada kapanan kapının tok sesiyleyse Ares'in ayağıyla kapıyı kapattığını anlamış oldum ki, şu an asla bunu düşünecek halde değildim.
Sevgilim gelmişti.
Öpüşünün başımı döndürüşü anlık olarak geçmiş ve ben teslim olurcasına kaldırdığım ellerimle onun yanaklarına temas ederek öpüşmemizi derinleştirmiştim.
Dudaklarını seviyordum, dudaklarını emmek ve dişlerimle o dolgun eti kıstırıp kanamasını sağlamak beni gittikçe ateşliyordu. Bu tadı da seviyordum.
Geri geri ilerleyen bedenim şu an sadece Ares'in kontrolü altındaydı. Belimden aşağıya doğru temas eden ve kalçalarımda sürünen elleri beni kucaklamasını kolaylaştırmıştı. Yaklaşık 10 saniye sonra ise Ares'in koltuğa oturmasıyla kucağına daha çok yerleşmiş kadınlığım, ait olduğu yer ile temasını kuvvetlendirmişti. Erkekliğinin şişkinliği ise kadınlığımda bir ileri bir geri sürtünmemle artmaya devam ediyordu.
Dokunuşları da bir anlık hırçınlaşmış kalçamdaki eliyle etimi çok sert sıkmasıyla bir tokat atması da bir olmuştu. "Ah, acıttın" İnlemeye benzer çıkardığım ses ardından parmakları hareket etmiş orayı kısıkça okşamaya başlamıştı.
Dudaklarımdan koptuğu saniyede, gözlerimiz birbirine kamçılanmış ve Ares alt dudağını ağzının içine aldığı erkeksi bir hareketin ardından, "Sana beni sınama demiştim" dedi.
Başım çapraz bir açıyla eğilmiş parmaklarım ise saçları arasına karışmıştı. Büzdüğüm dudaklarıma içi gider gibi bakarken, "Belki de ben sınanmanı istiyorumdur sevgilim" diyerek kısa bir ses ile cilvelendim. Konuşurken yerimde hareketlenmem beni erkekliğine biraz daha sürtmüş, ıslak yarığımın arasına tamamen yerleşmesini sağlamıştı. Bu hareket ikimizide istemeden inletti. "Ah"
"Doymadın mı benim güzel Matei'm?"
Sorusuna karşılık üzgünmüş gibi attığım kedi bakışlarımla "Doyamadım" diyerek yanıt verdim.
Kaldırdığı sağ işaret parmağını yüz hizama getirerek önüme gelen ince perçemlerimi kulağımın arkasına sıkıştırdı ve "Aslında ben bir hafta yürüyemezsin diye düşünmüştüm" dedi.
Bu kendinden oldukça emin tavrı beni sinir etmişti. Omuzuna pek de hafif olmayan bir tokat atıp kucağından inmeye çalışmamla alaycı tavrı artmış üstüne üstlük o güzel inci gibi dişlerini göstererek kahkahalar atmaya başlamıştı.
"Ya bırak" Üstünden inmeye çalıştıkça belimi daha da sıkı sarıyor ondan kopmamam için baskısını arttırıyordu. Fakat hâlâ gülüyordu yahu bu adam!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DANSÇI +18 | TEXTİNG
Aktuelle LiteraturLizen: (fotoğraf) Lizen: Baksana Lizen: İç çamaşırımdan bile belli ıslaklığım Lizen: Ona bile bulaştırdım Lizen: Çok kirli bir kız oldum Ares: Şu gördüğüm sulanmaya kirlilik demek haksızlık Ares: Telefonu sikeceğim şimdi. Zor zapt ediyorum. Ares: B...