10.Bölüm (Yağmur Damlaları)

8 1 0
                                    

Yazım yanlışları olabilir. Af ola. Yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın. İyi okumalarrr.

Alp,

Sonunda Aleyna bana izin vermişti. Onu sonunda öpebilecektim. Ama o iki yüzlü Kardelen olmasaydı evet bunu yapabilecektim.

Tam Aleyna'yı öpmek için ona yaklaşırken ismimi çığlık gibi söyleyen bir kız sesi duyulmuştu. O an ikimiz de andan çıkıp sadece bağıran kişinin kim olduğuna bakmaya çalışmıştık. Sonrası zaten Kardelen'i görmemizle şok geçirmemiz olmuştu.

Kardelen'i gözündeki rimel ağlamaktan akmıştı. Ne için ağlamıştı ki? Belki de gösteriş yapmak için suyla kendisine ağlamış edası veriyordu. Ama inanın bana ne halt ettiği umrumda değildi. Şu an Aleyna ile ilk kez yaşanacak bir ânımın içine etmişti. Bu yüzden ona aşırı sinirliydim.

Aleyna'ya baktığımda gözleri dolmuş bir şekilde o da bana bakıyordu. İşte bu gerçek bir acı çekişti. Onun ağlaması içimde burukluk bırakıyordu.

Aleyna beni göğsümden ittirip aceleyle sahneden inmeye başladı.

"Aleyna dur !" diye her ne kadar bağırsam da işe yaramamıştı. Bu da yetmemiş ve arkasından koşup kolundan tutmuştum. Mekanın çıkışında duruyorduk.

"Alp bırak beni!" diye bağırdı gözlerinden yaşlar süzülürken.

"Seni asla bırakmam duydun mu beni? İçeride sandığın gibi bir şey yok!" dediğimde bir kez daha ittirdi beni.

"Bırak Allah aşkına... İkimizin arasındaki bu şey her ne ise bitti anladın mı?.." eliyle yüzünü sildi ve devam etti. "Bırak beni..." sesindeki tükenmişlik her ne kadar canımı yaksa da ve onu bırakmak istemesem de onu zorla tutamazdım.

Aleyna'nın kolunu yavaşça bıraktığımda, bıraktığım an hızla yürümeye başladı. Onu bu halde bırakmak kalbimi yakıyordu. Ama emindim ki aynı şeyi ben yaşasam yalnız başıma kalmak isterdim. Gözümden süzülen bir yaşı elimin tersiyle sildikten sonra mekana geri girdim.

"Nerde o!" diyerek büyük bir gürültüyle inlettim mekanı. Aleyna için yapamayacağım şey yoktu. Bu gün ağlamasını sebebi o süzme salak Kardelen yüzündendi. Eğer o gelmeseydi hiç bir bok olmayacaktı. Biz de Aleyna ile mutlu olacaktık.

"Beyefendi sakin olun lütfen." diye bir garson kolumdan tuttu. Kolumu hışımla çektim ve hedefime kilitlendim. Oradaydı.

Hızla Kardelen'i kolundan tutup tuvalete sürüklüyordum.

"Alp, canımı yakıyorsun dur!"

"Sen bunu hak ettin!" dedim dişlerimi sıkarken.

Kızlar tuvaletine girip kapıyı kapattım. Zaten tuvalet tek kişilikti. Geniş bir alanı vardı.

"Neden geldin?!" diye bağırdım.

"Alp ben sensiz yapamıyorum, bak çok pişmanım. Mutlu olabiliriz... Seni o kızdan daha mutlu yapabilirim." dediği an elimi duvara vurdum. Üzerimdeki kıravatı alıp yere attım.

"Bana bak Kardelen, bizim senle aramızda hiçbir şey yok anladın mı? Onu bu küçük beynine iyice sok."

Kardelen burnunu çekip koluma ellerini doladığında başını hayır anlamında salladı.

"Bak hayır anlamıyorsun. Biz mutlu olabiliriz!" kolumu Kardelen'in ellerinden çektim.

"Bak seninle düzgün konuşucam, benle sen mutlu olamayız, sen seni gerçekten seven biriyle ve seninde onu gerçekten sevdiğin biriyle mutlu olursun. Ama bak bana, benim kalbim başka birine ait. Ben Aleyna'yı seviyorum." dediğimde aklıma Aleyna'nın mavilikleri geldi. Sahnede birbirimize bakışmamız geldi. O an zor da olsa gülümsedim. Ama Kardelen bu anı da bok etmişti.

İki Kalp Bir Hayat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin